SİZİN var mıydı, bilmiyorum. Umarım vardır. Benim yoktu.

Bu yokluk azımsanamayacak kadar kayıplar yaşattı. Hayatı kenarda yaşamama sebep oldu.

Bunların neler olduğunu fark etmek, kabul etmek, telafi etmeye niyetlenmek, ardından bu cesareti göstermek hiç kolay olmadı.

Bu da kendi içinde hercümerci yüksek bir süreç…

Tökezleyip düşmeler yaşanıyor, umut paraşütünün elden kaçtığı hissiyatının ağır bastığı zamanlar oluyor. “Yine mi kaldık buralarda” duygusunun yıpratıcılığı ile başa çıkmak ise hiç kolay olmuyor.

HAYATIN mânâsını kavramak ne kadar buz kırıcı cümlelere sahip olduğumuzla yakından alakalı.

Yaşama anlam katmak aynı şekilde buz kırıcı cümleleri oluşturabileceğiniz işlek bir akla, hisseden bir kalbe sahip olmanızla ilişkili…

Yaptığımız her işi eğlenceli hâle getirip verimi arttırabilmek yine bununla bağlantılı…

Kısacası meseleyi görmezlikten gelmek hiç lehimize sonuçlar doğurmuyor.

Bu bakımdan düşünce masamıza getirmekten başka çıkar yol görünmüyor.

BİR meşk akşamından sonra baş başa kaldığımız o ağabey “Ben sizler gibi olamadım, buz kırıcı cümlelerim olmadı hiç” demiş olmasaydı muhtemelen bende üzerinde düşünmeyecektim.

Oysa bana öyle görünmüyordu.

Fikri, zikri, duruşu, hayata bakışı, konuşması, hadiseleri değerlendirmekteki geniş analiz yeteneği, duyarlılığı her zaman dikkatimi çekmiş olan bu tefekkür sahibi kişi bile böyle düşünüyorsa varın gerisini siz hesap edin.

Anlaşılan o ki, her düşünce ve anlayış mertebesinden değerlendirilmesi gereken, muhasebenin elden bırakılmaması lazım gelen mühim bir husus bu.

Konuyu gündeminize taşımam bundan...

BUZ kırıcı yaklaşım ön anlamalarımızı gözden geçirmemize sebep oluyor. Buna bağlı olarak önyargılarımızın oluşmasını önlüyor, oluşanların ise çözülmesine sebep oluyor.

Dolayısıyla buz kırıcı olma anlayışı, önceden doğru hedefler koymamıza, sağlıklı amaçlar belirleyebilmemize kapı aralıyor.

Bu başarılabildiği vakit ise yeteneklerimizin farkına varıp onları geliştirme fırsatları çıkıyor karşımıza. Kendimize kapanıp kapaklanma söz konusu olmaktan çıkıyor.

GÜDÜLENMEKTEN kurtaran buz kırıcı olma anlayışı ezberlerimizi bozduruyor. Doğru bildiğimiz yanlışları tashih etmemize imkân sağlıyor. Bu ise yeni gözlemlere ve zengin deneyimlere taşıyor bizi.

İletişim alanlarımızı genişletiyor. Potansiyelimizi gösteriyor. Tek kanatlı kuş olmaktan kurtarıp kültürümüzü genişletme motivasyonu veriyor. Dolayısıyla geçmiş ile geleceğin bağlarını serin kanlı ve sağlıklı kurmaya bizi yönlendiriyor. İlim, görgü ve tarih terazisine çıktığımızda hangi yanımızın ağır bastığını görüp kendimizi dengeye getirebiliyoruz.

Kendilik bilinci üzerinde çalışanların “Merkezlenmek” olarak tarif ettikleri itidal anlayışı bu olsa gerek.

BUZ kırıcı olmayı ancak mücadele gücünü zaafa uğratmayanlar başarabildiklerinden bir nevi tembelliğe paydos denilmiş oluyor. Gelgitler son buluyor. Çünkü ikilemleri görme ve tartışma zemini oluşuyor. Kaygı ve korkularla yüzleşme ve hemen ardından onlarla nasıl baş edileceğini öğrenmek kişiye özgüven kazandırdığından metin oluyor, dirayetini ayağa kaldırıyor.

SORU ve sorgulama buz kırıcıların temel niteliklerinin önde gelenlerinden. Bu sorgulama doğruluğu kesin teşhis edilenlerin pekiştirilmesini netice verirken şek ve şüphe barındıran temelsiz bilgilere ve yine onu besleyen duygulara kapı kapatılmış oluyor. Kişi bu eylemin bir faili haline geldiğinde artık sistem işlerlik kazandığından sürekli kaynak karşılaştırması yapmaya başlıyor ve sahih olmayan, kesin kanıta dayanmayan ne varsa elenecekler listesine dahil ediliyor.

Kur’an-ı Kerim’e samimiyetle talebe olmaya çalışan kişi içinden çıkamadığı hususlarla karşılaştığında konuyu bilenlere çekinmeden müracaat ediyor ve uzman görüşü ile tereddütlerini giderme yolunu hep açık tutuyor.

Bu aynı zamanda kişinin kendi kalitesini yükseltme çalışması olarak da değerlendirilebilir.

Sürekli öğrenme bilincine erişen kişi buz kırıcı olma heyecanını asla kaybetmiyor. Bu mücadelenin içinde olmak ona hayatın tam içinde yaşama, hadiseleri tevil edip anlama gibi bir özellik kazandırıyor.

Okudukları ile evrenin işleyişini insan üzerinden yorumlayan bu kişiler elde ettikleri bilgileri gurura kapılmadan, nefsine yenilmeden doğru kullanma becerisi elde ediyorlar.

İşte tüm bunlar kendilik bilinci anlayışı ile “Ben kimim” sorgulamasını güncel tuttuğundan kendi performansını ölçme ve değerlendirme yetisini kazandırıyor.

Buz kırıcı olmayı küçümsememelidir.

Buz kırıcı olmak aynı zamanda put kırıcı olmaktır çünkü.

Ya Selam.