BEKLİYORSUN biteviye. Aylar oldu, yıllar geçti, ekilen fidanlar nicedir meyveye durdu. Rüzgâr dallarını kırdı, güneş kavurdu, sel alıp götürdü umuttan yana neyin varsa.
BEKLİYORSUN biteviye.
Aylar oldu, yıllar geçti, ekilen fidanlar nicedir meyveye durdu.
Rüzgar dallarını kırdı, güneş kavurdu, sel alıp götürdü umuttan yana neyin varsa.
Saçın darmadağın…
Gözlerin ferinden ne vakittir yoksun…
Dizlerinse bir adımı atmak için bin defa tereddüde düşmekte…
Ve…
Sen hala yıpratan duygular durağındasın!
…
SEVDİN…
Delicesine üstelik.
Kimseleri gözün görmedi aşkın fırtınalı sandalına bindiğinde.
Söylenenleri duymadın, ikazları görmedin, tereddütleri dikkate almadın, pişmanlıkları hesap etmedin.
Bunları yanlı yaklaşımlar olarak değerlendirdin.
Kırıldın seni sakınanlara…
Küstün.
Yer yer kızgınlıklar izhar ettin.
Ve…
Sen hala yıpratan duygular durağındasın!
…
FEDAKÂRLIKLAR sana düştü hep.
Bundan gocunmadın, alınmadın, yapmanı düşündüğün şeyleri yerine getirme hususunda hiç yavaşlamadın.
Geri adım atmadın.
Ümitsizliğe yakalanmadın.
Sonuna kadar harcadın enerjini…
Veren olmaktan mutlu olmayı denedin, bunu istedin.
'Herkes kendi gönlünden sorumludur' dedin, zihninde başkaca bir fikri barındırmadın.
Ve…
Sen hala yıpratan duygular durağındasın!
…
ÜZÜLDÜN ama üzmedin.
Yıprandın ama zerre miktar yıpratmayı hatta bunu yansıtmayı aklının bir köşesinden bile geçirmedin.
Çünkü bunu hiçbir vakit kendine yakıştırmadın.
Layık görmedin.
Hatta kendi üzülmeni yer yer içinde büyütüp kutsallaştırdın.
Oradan beslenmeyi yeğledin.
Melankolik davranışlarını sana iyi niyetle hatırlatanlar olduğunda bunu önemsemedin.
Depresyonun karanlık labirentlerinde dolaştın ama herkese aydınlık mesajlar vermeye çabaladın.
Ve…
Sen hala yıpratan duygular durağındasın!
…
İHMAL edildin ama ihmal etmedin.
Hayallerini yine sevdiğinin varlığı ile süsledin, tezyin ettin.
O ihmal ettikçe sen emeğini çoğalttın.
Gayretini ateşledin.
Hız verdin.
Ve…
Sen hala yıpratan duygular durağındasın!
…
HATIRLAMADI seni hiç.
Ama sen ise hiç onu unutmadın, gönlünden çıkarmadın.
Yürek sarayının en mutena yerinde oturttuğun tahttan indirmedin.
O seni yok saydıkça sen var saydın.
Bak artık ak düştü saçlarına, çekildi gözlerinin feri…
Tutunmadan duvara yürüyemiyorsun artık. Nefeslerin yetmiyor yürümeye ve sık sık molalar veriyorsun.
Yetmedi mi kendini yıpratan duygular durağında yıprattığın.
Yetmedi mi, umut diye umutsuzluğa gark oluşların.
Yetmedi mi hakikat diye hayale sarılmaların.
Ve…
Sen hala neden yıpratan duygular durağındasın!
Ya Selam!