Yakın tarihte yaşanan faili meçhullerin, cinayetlerin, suikastlerin hep Çarşamba gününe denk gelmesi sadece bir tesadüf mü yoksa altında özel bir anlam mı yatıyor? Siyasi ve ideolojik cinayetler, imza bırakmak için mi Çarşamba gününe denk getiriliyor?

Filistin davasının en önemli temsilcilerinden olan Hamas Lideri İsmail Haniye, Çarşamba günü şehit edildi. Hatırlarsanız Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki ekibin içinde bulunduğu helikopter de 25 Mart 2009 tarihinde yani Çarşamba günü düşürülmüştü.

18 Nisan 2007 Çarşamba günü, Malatya’da Hristiyanlık içerikli kitap dağıtımı yapan Zirve Yayınevi’nde üç misyoner katledilmişti. Yayınevi çalışanlarından Necati Aydın, Uğur Yüksel ve Alman uyruklu Tilmann Ekkehart Geske, boğazları kesilerek öldürülmüştü. Bu katliam da Çarşamba gününe denk gelmişti.

Yine 2007 yılında Yüksek Öğretim Kurumu’na saldırı girişiminde bulunulmuştu. 25 Nisan Çarşamba günü gerçekleştirilen saldırıda YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç’i öldürmek isteyen Nurullah İlgin, başarısız olmuş ve yakalanmıştı.

10 Mayıs 2006 Çarşamba günü ise Cumhuriyet Gazetesi’nin Şişli’de bulunan merkez binasına el bombaları ile saldırı düzenlenmişti.

Tam 1 hafta sonra yine Çarşamba günü Danıştay’a saldırı düzenlemiş, 17 Mayıs 2006 tarihinde gerçekleştirilen silahlı saldırıda, Danıştay İkinci Daire Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin hayatını kaybetmişti.

18 Aralık 2002 tarihine gidelim. Gün yine Çarşamba. Ankara Üniversitesi öğretim üyesi araştırmacı yazar Dr. Necip Hablemitoğlu evinin önünde başına ateş edilmesi sonucu öldürülmüştü.

24 Ocak 2001 Çarşamba günü ise Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan, 4 koruması ve şoförü ile birlikte otomatik silahlarla düzenlenen saldırı sonucu öldürülmüştü.

Geriye doğru biraz daha gidelim…

3 Eylül 1997 Çarşamba: Türkiye Gazeteciler Sendikası üyesi Ayşe Sağlam, Terince’de öldürüldü.

17 Şubat 1993 Çarşamba: Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis’in bulunduğu askeri uçak Ankara Güvercinlik üssünden kalktıktan hemen sonra düştü. Bitlis ile beraberindeki üç subay ve bir astsubay hayatını kaybetti.

29 Temmuz 1992 Çarşamba: Gazeteci Çetin Ababay, Batman’da başından vurularak öldürüldü.

30 Ocak 1991 Çarşamba: Jandarma Asayiş Birlikleri Kolordusu Komutanı emekli Orgeneral Hulusi Sayın, kimliği belirlenemeyen kişi veya kişilerce düzenlenen suikast sonucu öldürüldü.

Türk Hukuk Kurumu Başkanı Prof. Muammer Aksoy 31 Ocak 1990 tarihinde Çarşamba günü, Ankara Bahçelievler’deki evinin az ilerisinde kurşunlanarak öldürüldü.

Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Hiram Abas’a yönelik suikast da yine Çarşamba günü gerçekleştirilmişti. Hiram Abas, 26 Eylül 1990 sabahı işe gitmek için yola çıktığında, İstanbul’daki evinin yakınlarında belediye işçisi gibi giyinmiş kişilerin açtığı çapraz ateşin ortasında kalarak olay yerinde hayatını kaybetti.

Hatta daha da geriye gidelim: Cumhuriyet’in ilk yıllarında, son anda ortaya çıkartılarak engellenen Atatürk'e yönelik suikast girişimi de yine bir çarşamba günü 16 Haziran 1926'da gerçekleştirilecekti.

Dünyada Çarşamba günü işlenen cinayetlerin birçok örneği var ancak her birine girmek şimdilik mümkün değil. Sadece 1 örnek verebilirim: 9 Haziran 2004 Çarşamba günü gerçekleştirilen Köln Keup Caddesi katliamı! Almanya’da aşırı sağcı Nasyonel Sosyalist Yeraltı terör örgütü tarafından düzenlenen bombalı saldırıda 8’i Türk, 10 kişi hayatını kaybetmişti.

Bir zamanlar TRT ekranlarında ana haberi sunan Erhan Çelik, “Karanlık Çarşamba” adlı bir kitap yayınlamıştı. Polisiye roman türündeki bu kitapta, Türkiye’de infial yaratan cinayetlerin Çarşamba gününe denk gelmesi konusunu işlemişti.

Bu konu Paris’te çekilen bir filme de konu olmuş.

Serdar Yıldırım’ın yönetmenliğini yaptığı “Paris’te Çarşamba’ adlı filmde bu konu işlenmiş, dünya ve Türkiye gündemini sarsan cinayetlerin, saldırıların Çarşamba gününe denk gelmiş olmasına dikkat çekilmiş. Filmi, Paris’te öldürülen 3 PKK’lı kadın teröristten bahsediyor olmasından dolayı Türkiye’ye yayınlayamamışlardı. Gayet isabet olmuş. Filmi izlemedim ancak basına yansıyan senaryo içeriğinde dikkatimi çeken tek şey Çarşamba detayı oldu.

Tüm silahlı ve bombalı suikastların, şüpheli kazaların Çarşamba gününe denk gelmiş olması uzun zamandır kafaları karıştırıyor. Bütün bu olayların gerçekleşme gününün Çarşamba oluşu bize fazlasıyla manidar geliyor. Güvenlik güçlerinin de dikkatini çeken ‘Çarşamba Laneti’ konusunda henüz bir yanıt bulunamadı.