On’da Dokuz
Toplum olarak son dönemlerde ekonomi haberleriyle yatıp ekonomi haberleriyle kalkıyoruz. Dolar ne kadar olmuş, enflasyon oranları nasıl çıkmış, işsizlik rakamları artmış mı, cari açık ne kadar başlıklı haberler, en çok okunan haberlerin arasında. Hatta geçtiğimiz hafta açıklanan Kasım ayı enflasyon oranları sonrasında bu konularla en ilgisiz kişilerin dahi enflasyon endeksinde bulunan alt rakamları incelediğine şahit oldum. Geçirdiğimiz süreç malum. Bu noktada insanların yaklaşımları anlaşılabilir. Fakat bu noktada yapılması gereken de belli. Durmadan çalışmaya ve üretmeye mecburuz. Zira başka türlü bu cendereden çıkmamıza imkân yok. Fakat millet olarak belki de en kötü huyumuz bu konuda heyecanımızın düşük olması. Bulunduğum ortamlarda hususi olarak da genç kardeşlerimizle muhabbet ettiğimde büyük çoğunluğunun hedefinin kamuda memur olmak olduğunu görüyorum. Büyük kısmı, bir müessese kurup ticarete atılmak şöyle dursun özel sektörde çalışmayı dahi kesinlikle düşünmüyor. Tek hedefleri bir an önce atanıp memur olmak. Tabii kendilerince çok haklı gerekçeleri var. İş hayatında yaşananları ve mevcut koşulları düşündüğümüzde gayet haklılar. Elbette ki devletin işini iyi yapan memurlara ihtiyacı var fakat gençlerin gözünde hayata dair tek seçeneğin memuriyet olduğu algısını aşmamız gerekiyor.
Dün yine bu konuları düşünürken gözüme bir etkinlik takıldı. İstanbul’da YediHilal Derneği’nin Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) ile birlikte düzenledikleri Ticaret Mektebi adlı organizasyon yaramıza merhem olacak cinsten. Bazı hadisciler kaynağının zayıf olduğunu belirtse de Efendimizin ‘Rızkın Onda Dokuzu Ticarettedir’ hadisinden sloganını alan program Ticaret Mektebi On’da Dokuz adıyla duyuruldu. Programla ilgili olarak bir arkadaşın "Filan yere iş başvurusunda bulunacağım referans olur musun" diyen değil "ihracat yapıyor ve ahlaklı ticaretin nasıl yapılacağını tüm Dünya'ya gösteriyorum. Farkındayım, Muhammed-ul Emin'in meslektaşıyım" diyen bir gençlik hayal ediyoruz diyerek programın duyurusunu yapması çok hoşuma gitti. Cesaret, Sabır, Şükür ve Ticaret Ahlakı alt başlıklarında düzenlenen programın açılışında YediHilal Genel Başkanı Mustafa Enesoğlu ve MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Kerim Altıntaş, proje kapsamında "Usta-çırak ilişkisine dayalı, ticaret ahlakına sahip, helal-haram sınırına dikkat eden ve özellikle gençlerde tacirlik ile ilgili yeni ufukların çizilmesi"ni içeren düşünceyi ortaya koymak istediklerini belirttiler.
Şu düsturu bir kez daha hatırlamamız ve asla unutmamız lazım; ekonomik sıkıntılardan kurtulmak için daha fazla çalışmamız, daha çok üretmemiz, daha fazla tüccarla, daha fazla ihracat yapmamız gerekiyor. Bunu yaparken de iş ahlakını elinden bırakmayıp “Doğru tacir, kıyamet günü Arş’ın gölgesindedir” sözüne mazhar olabilecek kişilerin sayısını arttırmak için el birliği ile gayret göstermemiz gerekiyor. Böylesi bir faaliyete imza attıklarından dolayı YediHilal Derneği’ni ve MÜSİAD’ı tebrik ediyorum.
Vira Bismillah
Nasip olursa her hafta bu köşede sizlerle hasbihal edeceğiz. Doğruyu destekleyip, yanlışı da ortaya koyma gayreti içerisinde olacağız. Sizleri de bekliyoruz…