Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen sağlık sorunlarının başında gelen migrene karşı hangi tedbirlerin alınacağı merak ediliyor. Peki, migrene ne iyi gelir?

Migren Nedir?

Migren, genellikle başın bir tarafında hissedilen şiddetli, zonklayıcı baş ağrıları ile karakterize edilen kronik bir nörolojik rahatsızlıktır. Baş ağrısına genellikle mide bulantısı, kusma, ışığa ve sese karşı hassasiyet eşlik eder. Migren atağı birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilir ve bu süre zarfında kişi günlük aktivitelerini yerine getirmekte zorluk çeker. Migren, her yaşta ortaya çıkabilir ancak en yaygın olarak 20 ila 40 yaş aralığında başlar. Dünya genelinde, kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmektedir.

Migren Türleri

Migren farklı şekillerde kendini gösterebilir ve çeşitli alt türlere ayrılır:

Aura ile Migren: Bazı kişilerde migren atağından önce aura adı verilen görsel ya da duyusal bozukluklar yaşanır. Aura genellikle ışık parlamaları, kör noktalar veya karıncalanma gibi semptomlar içerir.

Aurasız Migren: Migrenin en yaygın türüdür. Aura olmadan baş ağrısı başlar ve genellikle tek taraflı, zonklayıcı bir ağrı şeklinde hissedilir.

Kronik Migren: Ayda 15 gün veya daha fazla süren migren atakları olarak tanımlanır. Kronik migren, zamanla daha şiddetli hale gelir ve kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürür.

Menstrüel Migren: Kadınlarda adet dönemi öncesinde veya sırasında östrojen seviyelerindeki değişikliklere bağlı olarak ortaya çıkan migren türüdür. Hormonal dalgalanmalar menstrüel migrenin ana nedenlerinden biridir.

Basit Migren: Diğer yaygın migren türlerinden farklı olarak, bu türde baş ağrısına eşlik eden aura veya diğer nörolojik semptomlar görülmez.

Migren Kadınlarda Neden Daha Yaygındır?

Kadınlar, hormonal dalgalanmalar nedeniyle erkeklere göre daha sık migren yaşarlar. Özellikle östrojen seviyelerindeki değişiklikler, migrenin tetikleyici faktörlerinden biridir. Menstrüasyon, gebelik ve menopoz gibi dönemlerde östrojen seviyelerinin hızla değişmesi, kadınlarda migrenin daha sık görülmesine neden olur.

Birçok çalışma, kadınların migren geçirme olasılığının erkeklerden üç kat daha fazla olduğunu göstermektedir. Bu durumu açıklayan en önemli faktör hormonal değişikliklerdir. Östrojen, beyindeki serotonin seviyelerini etkileyerek migrenin ortaya çıkmasına neden olabilir. Özellikle menstrüasyon dönemlerinde östrojen seviyelerindeki ani düşüşler, migren ataklarını tetikleyebilir.

Regl ve Migren İlişkisi

Menstrüel migren, hormonal değişikliklere bağlı olarak kadınlarda adet döngüsüne yakın zamanlarda ortaya çıkan bir migren türüdür. Genellikle adet dönemi başlamadan birkaç gün önce başlar ve adet döneminin ilk birkaç gününde devam eder. Bunun başlıca nedeni, östrojen seviyelerinin bu dönemde hızla düşmesidir.

Menstrüel migren, diğer migren türlerine göre daha uzun sürebilir ve şiddetli olabilir. Araştırmalar, kadınların yaklaşık %60'ının adet döngüsü sırasında migren yaşadığını göstermektedir. Menstrüel migreni önlemek ve yönetmek için hormon düzenleyici ilaçlar ve yaşam tarzı değişiklikleri önerilmektedir.

Migrenin Tedavisi Var Mı?

Migrenin kesin bir tedavisi yoktur; ancak semptomları hafifletmek ve migren ataklarının sıklığını azaltmak için birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Tedavi planları genellikle akut tedavi ve önleyici tedavi olarak ikiye ayrılır:

Akut Tedavi: Migren ağrısı başladığında semptomları hafifletmek için kullanılan ilaçlar. Bu ilaçlar arasında ağrı kesiciler (ibuprofen, aspirin, parasetamol), triptanlar ve antiemetikler (bulantı önleyici ilaçlar) yer alır. Akut tedavi, migren ağrısını hafifletmek ve günlük işlevselliği korumak için kullanılır.

Önleyici Tedavi: Migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltmak için günlük olarak kullanılan ilaçlar. Bu tedavi yöntemleri arasında beta blokerler, antidepresanlar, antikonvülsanlar ve CGRP inhibitörleri bulunur. Önleyici tedavi genellikle kronik migren hastalarına önerilir.

Migrene İyi Gelen Bitkisel Tedaviler

Migren semptomlarını hafifletmek için kullanılan bazı bitkisel tedavi yöntemleri de bulunmaktadır. Bu doğal yöntemler, migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltmaya yardımcı olabilir. İşte migrene iyi gelen bazı bitkisel çözümler:

Zencefil: Zencefil, mide bulantısını hafifletmek ve baş ağrısını azaltmak için yaygın olarak kullanılır. Migren semptomlarını hafifletici etkisi ile bilinir ve zencefil çayı şeklinde tüketilebilir.

Feverfew (Gümüşdüğme): Feverfew, baş ağrısı ve migren tedavisinde yaygın olarak kullanılan bir bitkidir. Migrenin şiddetini azaltmaya yardımcı olabilir ve uzun süreli kullanımda migren ataklarının sıklığını düşürebilir.

Magnezyum: Migren hastalarında magnezyum eksikliği yaygın bir durumdur. Magnezyum takviyesi, migren ataklarını önlemek için önerilir.

Riboflavin (B2 Vitamini): Bazı çalışmalarda riboflavin takviyesinin migreni önlemeye yardımcı olduğu bulunmuştur. Migreni olan kişilerde riboflavin seviyelerinin düşük olduğu görülmüştür ve bu nedenle takviye önerilir.

Migren Tedavisinde İğne Tedavisi (Migren Enjeksiyonu)

Migren tedavisinde kullanılan enjeksiyon tedavileri, migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltmak için oldukça etkilidir. Migren tedavisinde en yaygın kullanılan enjeksiyonlar arasında CGRP inhibitörleri ve botulinum toksin (Botoks) yer almaktadır:

CGRP İnhibitörleri: CGRP (kalsitonin genle ilişkili peptid), migren sırasında beyin ve sinir sistemindeki ağrıyı tetikleyen bir proteindir. CGRP inhibitörleri, bu proteinin etkisini engelleyerek migrenin ortaya çıkmasını önler. CGRP inhibitörleri enjeksiyonları genellikle ayda bir veya üç ayda bir uygulanır.

Botoks Enjeksiyonları: Botulinum toksini (Botoks), kasların gevşemesini sağlayarak migren ataklarını önler. Özellikle kronik migren hastalarında kullanılan bu yöntem, baş ve boyun bölgesine enjekte edilerek ağrıyı tetikleyen kasların gevşemesine yardımcı olur. Botoks enjeksiyonları genellikle üç ayda bir uygulanır ve migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltır.

Türkiye’de Migrene Botoks Uygulaması

Botoks migren tedavisinde Türkiye’de de yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Botoks enjeksiyonları, özellikle kronik migren tedavisinde tercih edilmektedir. Bu tedavi yöntemi, migren ataklarını önlemek ve baş ağrısının sıklığını azaltmak amacıyla uygulanır. Türkiye’de birçok sağlık merkezi ve uzman hekim, botoks tedavisini kronik migren hastalarına önerir. Botoks uygulaması genellikle ayda bir veya birkaç ayda bir tekrarlanır ve düzenli uygulama ile migren ataklarının belirgin şekilde azaldığı gözlemlenir.

Botoks tedavisi, baş ve boyun bölgesine enjeksiyonlar yapılarak gerçekleştirilir. Migreni tetikleyen kasların kasılmasını engelleyerek, migren ataklarının başlamasını önler. Türkiye’de migren tedavisinde botoks enjeksiyonları, hastaların yaşam kalitesini artırmak ve migrenin olumsuz etkilerini en aza indirmek amacıyla uygulanmaktadır.

Migren için hacamat işe yarar mı?

Hacamat, geleneksel bir tedavi yöntemi olup migren ve baş ağrıları için bazı insanlar tarafından tercih edilmektedir. Hacamat, deri üzerine yapılan küçük kesiklerle kanın alındığı bir tedavi yöntemidir ve bu süreç, vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olmayı amaçlar. Migren tedavisinde alternatif bir yöntem olarak görülse de, bilimsel çalışmalar hacamatın etkinliği konusunda yeterli kanıt sunmamaktadır.

Birçok uzman, migren gibi kronik rahatsızlıkların tedavisinde modern tıbbi yöntemlerin öncelikli olduğunu belirtmektedir. Hacamat, migren semptomlarını hafifletebilir ancak bu etkiler kişiden kişiye değişebilir. Özellikle, migrenin altında yatan nörolojik mekanizmalar nedeniyle, hacamatın migreni tamamen tedavi etmesi beklenmemelidir.

Hacamat gibi alternatif yöntemleri denemeden önce, mutlaka bir doktora danışılması ve mevcut tedavilerle birlikte uygulanıp uygulanamayacağına dair bilgi alınması önerilir. Migren tedavisinde ilaçlar, botoks enjeksiyonları, yaşam tarzı değişiklikleri ve diyet gibi daha kanıtlanmış yöntemler yaygın olarak tercih edilmektedir

Migrene İyi Gelen Yiyecekler ve İçecekler: Migreni Hafifleten Besinler Nelerdir?

Migrene iyi gelen yiyecek ve içecekler arasında çeşitli besin grupları öne çıkmaktadır. Özellikle magnezyum açısından zengin gıdalar migren ataklarını önlemeye yardımcı olabilir. Bu nedenle ıspanak, badem, avokado gibi gıdalar önerilmektedir. Omega-3 yağ asitleri içeren somon balığı gibi yağlı balıklar, iltihaplanmayı azaltarak migreni hafifletici etki gösterebilir.

Su tüketimi de önemlidir; susuz kalmak migreni tetikleyebilir. Bitkisel çaylar arasında ise özellikle zencefil ve nane çayı baş ağrısını hafifletmeye yardımcı olur. Ayrıca, kafein bazı kişilerde migreni hafifletirken, aşırı tüketimi ters etki yapabilir.

Kaynak: Haber Merkezi