DÜN aydınlatan kandil olan yüce kitabımızdan bahsetmiştik. Aydınlanmak ve aydınlatmak ancak onu anlamak ve onunla yaşamakla mümkün.
Bu ise vahyi hayatımızın, kalbimizin, ruhumuzun, aklımızın iffeti saymakla ancak elde edilir.
Madem öyledir, iffetin için gerekeni yapmalısın.
…
AHLÂK-I HASENE erleri için yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim iffetin kendisidir.
Kaynağıdır.
Gözesidir.
Haya tüm unsurları ile oradan kaynamaktadır. Dolayısıyla güzel ahlak yolunda yürümeyi kendine hedef seçmiş olan kişi öncelikle yüce kitabımızın tümünü kavrama gayretine girer.
Zira yaşama prensiplerini onun belirlediği umdeler çerçevesinde belirler.
Hayatının rotasını böyle çizer.
Pusulasının şaşmaz oluşu buna bağlıdır.
İmanını muhafaza etmek demek olan bu yaklaşım korunamazsa yara alınmış olur.
İçeriye şeytan rahatlıkla sızar ve türlü hilebazlıklarla bizi yolumuzdan şaşırtabilir.
Bu tuzağa yakalanmamak için güzel ahlak yolcusu kendisini garantiye almak ister. Bu ise vahye vakıf olmak ve onun himayesine girmekle mümkündür.
…
KALBİN iffeti böyle sağlanır.
Aklın iffeti bu şekilde muhafaza edilir.
Dilin iffeti böyle elde edilir.
Bedenin iffeti yine böyle temin edilir.
Kısacası iffete dair tüm unsurlar ancak Rabbimizin yüce buyrukları çerçevesinde yerine getirilebilir.
Güzel ahlak yolcusu için Kur’an-ı Kerim korunmadan iffet temin edilemez ve muhafaza edilemez.
Bu sebeple ilk görev vahyi sağa sola çekiştirmemek, ona nefsi yorumlar getirmemek, hevaya uydurmak için tevillere sapmamaktır.
Bu esasen imanın da korunmasıdır.
İkrarın devam ettirilmesidir.
Yüce Rabbimizle Kur’an üzerinden yaptığımız misakın gereğidir.
…
EY HAKİKAT yolunun Kur’an-ı Kerim’i koruyup ona tereddütsüz uyan tereddütten arınmış âri yolcusu!
Helal olmayan şeylerden ancak onun ışığı altına girerek korunabilirsin.
Hoş olmayan şeylerden uzak durmak vahyin kılavuzluğu ile gerçekleşir.
Helal ile yetinme erdemi ancak Kur’an’ı içselleştirmenle mümkün olur.
Şeytanın çetrefilli ve süslenmiş çeldirici tuzaklarını ancak vahyin bilinciyle aşabilirsin.
Nefsin seni her yandan kuşatan aldatıcı vaatlerinden uzak durup isteklerine gem vurman ancak gerçek iffetin olan Kur’an’a sımsıkı sarılmanla gerçekleşir.
Kur’an senin için en güçlü settir.
Ona bağlı olduğun sürece hiçbir yecüc ve mecüc o seddi aşamaz.
İffetine ulaşamaz.
Faziletin muhabbet bağında yaşaman buna bağlıdır.
Günahlara karşı direnci yani sabrı kuşanmayı ancak böyle kazanabilirsin.
Kanaat libasını bu şekilde giyebilirsin.
Cömertlik hasletini bu prensiplere uyarak elde edebilirsin.
Hırslarına fren yaptırmayı diliyorsan yol budur.
Riyadan beri kalmak istiyorsan eğer yöntemin bu olmalıdır.
İçindeki haset ve fesat yangınını söndürmeyi diliyorsan iffetin olan Kur’an’ı ciddiye almalısın.
Eğer yüksek erdemler yolunda istikâmet üzere yürümek ve hakikatle vuslat edip mutluluk yurdunda karar kılmak istiyorsan en birinci önceliğin budur.
Haram lezzetlere karşı duyarsızlık geliştirmen iffetlerin iffeti olan vah-i mübine uygunluğun ile ölçülür.
Onu bize getiren ve uygulayan Sevgili peygamberimizin Kur’an-ı Kerim’e verdiği değeri ve onu nasıl sakındığını asla hatırından çıkarmamalısın.
Ki hedefine ulaşabilesin.
Ve güzel ahlak yolunda yürüyerek sana verilen ömür sermayesini heder etmeyesin.
Bak işte Ramazan’ın yedinci gününü gördük bile.
Ya Selâm.