YALPALAYARAK yol alınmaz yiğidim. Alınsa da menzile varılmaz. Geç kalınmış olur. Çok geç hem de…

YALPALAYARAK yol alınmaz yiğidim.

Alınsa da menzile varılmaz.

Geç kalınmış olur.

Çok geç hem de…

Mahmuzla atını aslanım, vakit durma vakti değildir.

Yorgunluklara yüz verme zamanı değildir.

Konfora yaslanmak er kişinin karı değil. Zarar hanesine yazılır.

Titre ve kendine gel.

Gözünü yıka ve yola koyul.

Çünkü…

Gözünü karartmayanın göz aydınlığı olmaz.

ÖTEKİ öyle demiş, beriki böyle söylemiş.

İş mi bu yahu.

Kim ne derse desin, kim ne ederse etsin.

Sana ne bundan…

Âlemin sözüne baraj mı yeter!

Bükülen torbalar kafi mi gelir!

Sen kendi ateşine bak.

Ve…

Sürekli harla.

Zira…

Gözünü karartmayanın göz aydınlığı olmaz.

YÂR dersin, yaren dersin.

Vuslat dilersin.

Emeksiz yemek olur mu hiç?

Gayret olmadan dağların aşıldığı ne vakit görülmüş?

Gündüzün kan ter içinde geçmeden…

Gecelerine katran karası sürülmeden…

Ve…

Rüyaların alevlenmeden kavuşma olur mu?

Olsa bile bunun bir tadından söz edilebilir mi?

Hak edilmeyen şeyler kişiye yoldaş olur mu?

Zahmetsiz rahmet diler mi er kişi hey!

Demem o ki…

Gözünü karartmayanın göz aydınlığı olmaz.

KARART gözünü.

Bu esaslı bir niyet demektir.

Sahih başlangıçların kapısını açmak anlamına gelir.

Kendinden ötede var olan ile var olmaya azmetmektir.

Onunla bir olmak, birlenmek için başta kendinden olmak üzere her şeyden vazgeçmek demektir.

Zira aşık bilir ki; her vazgeçiş yeni bir buluştur.

Taze bir buluşmadır.

Yenilenmektir.

Kendin olmaya karar vermek ve bunu uygulamaya koymaktır.

Çekinme, korkma, geri durma.

Karart gözünü.

Çünkü…

Gözünü karartmayanın göz aydınlığı olmaz.

DİK dur, eğilme.

Öteye beriye değil kendine odaklan.

Ve yoluna…

Geç kalmak savrulmaktır.

Savrukluktur.

Bunu kendine yakıştırma.

Seni bekleyene layık görme bunu.

Cismi toprak olsa da adı yaşayanları düşün.

Onlar gözünü karartıp gönlünü yar ile aydınlatanlardı.

Gözünü karartmadan göz aydınlığının olmayacağını bilenlerdi.

Sende bil.

Ya Selam!