Katil durmuyor. İçinde insanların sığındığı kumaştan yapılan çadırları bombalayıp insanları diri diri yaktı.
Gazze Şeridi'nin merkezinde bulunan Deyr el-Belah kentindeki Aksa Şehitleri Hastanesi'nde yerinden edilmiş sığınmacılar kalıyordu.
Öylesine kötüler ki, her gün daha kötüsünü yapmaktan çekinmiyorlar.
Dünyanın tüm mekanizmaları İsrail’e karşı durmuş durumda!
Diri diri masum insanları yakacak kadar aşağılık olan Siyonistlere ses çıkarılmaması vahşette sınır tanımamalarına neden oluyor.
Çaresizlik ve Gazze’de olmak bir senedir Gazze’de sürekli yan yana geliyor.
Ölümün en ağır şekilde sana ve ailene gelmesini açlık ve susuzluk içinde beklerken tüm dünyanın buna seyirci kaldığını bilmek daha da can yakıcı!
Sürekli planlar yapıyor alçaklar.
İsrail, Barış Gücü'ne saldıracak kadar ileri gittiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği gibi İsrail’in bu saldırıyı yapacak kadar küstahlaşması konunun ciddiyeti için kafi.
Erdoğan” Kendi personellerini dahi koruyamayan bir BM görüntüsü uluslararası sistem adına utanç ve kaygı vericidir. Güvenlik Konseyi'nin İsrail'i durdurmak için daha neyi beklediğini açıkçası biz de merak ediyoruz.
Siyonist emeller peşinde koşan İsrail hükümeti, ABD ve Avrupa'nın desteğini aldığı sürece saldırılarını durdurmayacak.” dedi.
Evet durmayacak. Sonu olmayan bir başlangıç için düğmeye bastıktan sonra o son onların sonu olacak diyemiyoruz mevcut koşullarda!
Şimdi de işgalci İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze`nin kuzeyine insani yardımların ulaştırılmasını engelleme planını değerlendirmeye başladı.
Associated Press haber ajansı, planın emekli generallerden oluşan bir grup tarafından Netanyahu`ya sunulduğunu aktarırken planda, İsrail`in Gazze Şeridi`ni ikiye bölerek yeni bir yönetim kurulana kadar kuzeyi kontrol altında tutması öngörülüyor.
Ard arda toplantılar yapıyorlar.
Plana göre, Gazze’nin kuzeyinde kalan siviller savaşçı olarak sınıflandırılacak ve İsrail askerlerinin onları öldürmesine izin verilecek. Yiyecek, su, ilaç ve yakıta erişimleri engellenecek.
Konuya vakıf İsrailli yetkililer, planın bazı bölümlerinin uygulamaya konulduğunu söyledi.
Plan, Filistinlilere Gazze Şeridi`nin kuzeyinin üçte birini, yani Gazze şehrini de kapsayan bölgeyi kapalı askeri bölge ilan etmeden önce, bölgeyi terk etmeleri için bir hafta süre veriyor.
İsrail, yıl boyunca süren ölüm ve yıkım kampanyası boyunca kuzeye yönelik çok sayıda tahliye emri verirken bölge sakinleri, İsrail güçlerinin kimsenin kuzeye giriş çıkışına izin vermemesi nedeniyle kendilerinin Gazze`nin geri kalanından izole edildiğini söylüyor.
BM`ye göre 30 Eylül’den bu yana kuzeye yiyecek, su veya ilaç taşıyan hiçbir kamyon da girmedi.
Filistinlilerden çok az kişi uydu son tahliye emrine. Kalanlarda gidecekleri güvenli bir yer olmadığı ve asla geri dönemeyecekleri nedeniyle büyük bir endişe içerisinde ne olacağını bekliyor.
Oxfam`ın Gazze ofisinde çalışan 26 yaşındaki Filistinli yardım görevlisi, “bütün Gazzeliler bu plandan kokuyor. Yine de kaçmayacaklar. Bir daha aynı hatayı yapmayacaklar. Güvenli olmadığını biliyoruz. Bu yüzden kuzeydeki insanlar gitmektense ölmenin daha iyi olduğunu söylüyor`` dedi.
BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Başkanı Philippe Lazzarini, pazar gününden bu yana yalnızca 100 civarında Filistinlinin kuzeyden kaçtığını belirterek, “en az 400.000 kişi bölgede mahsur kaldı. Neredeyse hiçbir temel malzeme bulunmadığından açlık yayılıyor” dedi.
Gazze’de İsrail yeni planı ile katliamlarına devam edecek.
Vahşete göbekten bağlı olan İsrail, diğer yandan Lübnan’da da durmayacak. İsrail’in nüfusuna baktığımızda bir avuç Yahudi dünyaya yön veriyor sözü yerli yerine oturuyor.
Dünya sınırlı ve sonlu olsa da İsrail ölümsüzlük iksiri içmiş gibi sahte inançlarının gereğini yapıyor.
Coğrafyaya, dünyaya ve mekana verdikleri değerin yolu onlar için öldürmekten geçiyor.
“Bunu Gazzelilere yapmayacaktın” diyen dünya güçleri olmadığı için insanlığın dünya cehennemi oldular.
Çiçeklerin açmadığı bir dünyada geçmiş mi tarih mi diyecekler bunca katliama!
Tahammül etmek böyle bir şey değildi oysa!
Ölüm bir mezara gömülmek ise insanlık için son olarak herkese sıra gelecek.
Özellikle İslam dünyası unutmamalıdır ki “Bu dünyada İsrail ne diyorsa o olur.” diyorlarda ahiret yurdunda hüküm sadece Allah’ın olacak.
Allah istese İsrail’i yok edemez mi elbette buna muktedirdir ama o zaman dünyanın imtihanı ne olacak?
