Kudüs'ün eski adı olan Sion! Siyonizm kelime olarak bu kökten türemiştir. İdeolajik saplantıları olan örgütün zemindeki amacı tahrip edilmiş kutsal kitap Tevrat'ta sözü edilen ve Türkçe karşılığı “İsrail Diyarı” (İbranicede ‘‘Eretz Yisra'el’’) ismi ile anlatılan topraklardır.
Kudüs'ün eski adı olan Sion! Siyonizm kelime olarak bu kökten türemiştir. İdeolajik saplantıları olan örgütün zemindeki amacı tahrip edilmiş kutsal kitap Tevrat'ta sözü edilen ve Türkçe karşılığı 'İsrail Diyarı' (İbranicede ''Eretz Yisra'el'') ismi ile anlatılan topraklardır.
Bahsi geçen bu kara parçasında Filistin sınırlarının tamamını kapsayan sözüm ona özgür, hür ve bağımsız, demokratik ilkeye aidiyet gösteren, yahudi milliyetçiliğini kapsayan bir Yahudi devleti kurmak düşüncesi olmuştur. Düşüncenin somut çerçevede yer bulması 19.yy ortalarında Rusya'da, Yahudilere karşı başlatılan soykırım ve katliamlar neden olarak gösterilmiştir. Bu nedenden sonra pratik sonucu devlet kurmaya kadar giden düşünceler, akımlar, tartışmlar ve planlar zinciri 1800' lü yıllardan günümüze kadar devam etmiştir. Dünyanın farklı ülkelerinde o ülkenin vatandaşı olarak hayat süren Yahudilerin artık kendilerine ait bir devlet çatısı altında bir araya gelmeleri fikri yaygınlaşmıştı. Şimdi dünyaca ünlü isim(düşünür, iş insanı) kitlesinden yahudileri tanıyalım:
Yahudiler (siyasal siyonistler) için neler söylenmiş,ona bakalım: Meşhur otomobil fabrikatörü Henry Ford, yazdığı eserinde'Yahudi' için şunları dile getirmektedir: 'Protokollarında; her insan cemiyetini imha etmek ve onların hükümlerini dağıtmak Yahudiler için ebedi bir devlet kurarak dünyaya hakim olmak gayesi dikkati çeker,
'İmansız' ismiyle vasıflandırdığı bütün dünya milletleridir. O bütün bu milletlerin aleyhindedir. Serbestlik parolasının gayesi dini, iktisadi, siyasi hayatı ele geçirmek, kısaca insan cemiyetlerini perişan etmektir. Eğer bu telkinler verilmeye başlanmışsa milletler bütün ulvi hislerini kaybedeceklerdir. Bugün siyasi hayat sarsıntılar içerisirindedir. Bu hakikat daha fazla saklanamaz. Birçok tarikat, isyancılar, Yahudilerin aletidir. Gerçekten birçok hakikatler bu iddiayı kuvvetlendirecek mahiyettedir. Tarih bunun böyle olduğunu kabul edecektir'(Anadol, 2004: 123-124).
M.Ö.4-M.S. 65 tarihleri arasında yaşamış olan Seneka şöyle der: 'Bu kavmin öyle adetleri vardır ki, başka memleketlere de yayılmıştır. Mağlup olurlar, ama kendi kanunlarını galiplere kabul ettirirler'(Anadol, 2004: 124).
Miladi 821 tarihinde yaşamış olan İslam alimi Manavi, 'El Maulid' isimli eserinde şöyle demektedir: 'Bir Yahudi'nin müttefik olabileceğini beklemek, bir fahişede bakirelik aramaktan farksızdır.'
Yine bir İslam alimi Mirza Hasan Han da(M.:1689) şöyle demektedir:
'Nefesi ölüm kokan bu behimi kavime karşı şimdiye kadar çoktan önlem alınmalıydı. Bunun hala yapılamamış olmasını havsalama sığdıramıyorum. İnsanlara saldıran vahşi hayvanların, insana benzer tarafı olsa bile, derhal imha edilmeleri gerekmez mi? Yahudi'nin ne zaman saldıracağı asla bilinmez'(Anadol, 2004: 125)
Martin Luther (1483-1546) Yahudiler hakkında şunları söylemektedir: 'Yahudilerin soluğu, kafirlerin altın ve gümüşü kokar. Çünkü onlar kadar doyumsuz bir başka kavim dünya yüzünde, ne vardır, ne olacaktır ve bu güneşin altında daha ne kadar yaşayacaklarsa, başkası hiçbir zaman olamayacaktır'(Anadol, 2004: 126)
Devam diyor M.Luther: 'Goyim'lere( Yahudiden başka herkese) karşı besledikleri müthiş kin onlara ta beşikten beri ana babaları ve Hahamları tarafından aşılanmıştır. Bu kin onların kanına girmiş, bütün varlıklarını sarmış, iliklerine işlemiştir. Artık ne yapsalar ondan kurtulamazlar. Ebediyen öyle kalacaklardır ve bunu kimse değiştiremeyecektir'(Anadol, 2004: 126)
Siyonizm, 'Arz-ı Mevud' idealine paravan olabilecek her türlü vasatı ve yolu mübah gördüğünü, Irak'ın kuzeyindeki Kürtlerin Yahudi olduğunu ispatlamaya çalışmasından anlıyoruz. Irsî(genetik) açıdan Kürtlerin Yahudi olduğunu ispatlamak için DNA'ları üzerinde araştırmalar yapıldığını ifade eden araştırmacı Kevin Brook, 2001 yılında İsrailli, Alman ve Hintli bilim adamları tarafından gerçekleştirilen bir dizi deneyden bahseder. Zikredilen ülkelerin bilim adamları tarafından gerçekleştirilen bu araştırmalar için Yahudi ve Müslüman Kürtler, Filistinli Araplar, Seferdi Yahudiler, Eskenazi Yahudiler, İsrail'in güneyindeki bedevilerden toplam 546 Y-kromozomu numunesi toplanmış.
Daha sonra buna aralarında Rus, Beyaz Rus, Polonyalı, Berberi, Portekizli, İspanyol, Arap,Ermeni ve Türk deneklerin de yer aldığı 12 halktan 1321 numune dahil edilmiş.
Araştırma sonuçları Seferdi Yahudileriyle Kürtler arasında babadan geçen genetik akrabalık tespit ediliyor. Brook'un buradan varmak istediği netice akademik sınırların biraz dışında: 'Bu heyecan verici araştırmalar gösteriyor ki Kürtler ve Yahudiler binlerce yıl öncesinde ortak babadan geliyorlar. Bu durum ümit ederiz ki Kürtleri ve Yahudileri birbirlerinin kültürlerini öğrenmeye ve Kuzey Irak'ta son yıllarda sahip oldukları dostluk ilişkilerini sürdürmeye teşvik eder'