RAMAZAN bizi içsel olarak dönüştüren bir devrimdir.
Her sene rahmet ve bereketiyle gelerek talip olan bizlerde olağanüstü değişimlere, dönüşümlere sebep olur. Yeter ki, ciddi olalım, kararlılığımızı sürdürelim.
…
RAMAZAN hicret devrimidir.
Kalmamamız gereken yerleri terk etmemiz için teşvikçimizdir. Bulunmamamız icap eden yerleri gerimizde bırakarak yüzümüzü gitmemiz gereken ışıltılı yöne dönmemiz için destekleyicidir. Aymazlıktan sorumluluğa, tembellikten gayrete, hoyratlıktan edebe, cehaletten bilmeye ve buna uygun davranmaya hicret etmektir. Boş vakit öldürmekten ömür sermayesi algısına, televizyondan kitap okumaya hicrettir. Ve uykudan uyanık olmaya…
…
RAMAZAN fethi öngören bir devrimdir.
Bu kutlu ayda insan kendisinin fatihi olmaktadır. Düşman güçlere kaptırmış olduğu akıl kalesini geri alır. Nefsin ve şeytanın üflemeleriyle duygulanımı değişmiş, hissiyatı şaşmış, istikametini kaybetmiş olan kalbini Kur’an-ı Kerim’in lütfuyla yeniden teslim alır.
Şirkin askerlerini tahrip eder. Nifakın neferlerini telef eder. Bozgunculuk demek olan münafıklığın alametlerini mevsimi geldiğinde budanan ağaçlar gibi budar ve fesada uğramaktan kendini kurtarır. Manevi hastalıklara karşı vahiyle aşılarını tamamlayarak kendini arzularına esir düşmekten, nefsin saldırılarına mağlup olmaktan kurtarıp ruhunun ve kalbinin fatihi olur. Ki, en büyük bir devrimdir.
…
AÇILIM devrimidir Ramazan…
Saçılmadan, dağılmadan, ana özelliklerini kaybetmeden, muhteva erimesine maruz kalmadan, eksilmeden kurtulmak için kendini hakikate açmakla olur açılım devrimi. İlahi vahye uymayan her türlü ön anlamalar ormanını yangına vermektir bu. Önyargı dağlarını yıkmaktır. Kapatmış olduğumuz bilinç tünellerini açmak, tahrip olan şuur yollarımızı tamir etmektir.
Kendimizi kendimizde kapattığımız kuyuların kapaklarını açmaktır. Çevreye bakmaktır. Sosyalleşerek topluma karışmaktır. Yankı odasından çıkarak başka sedalar işitmektir. Ki, en geniş devrimdir.
…
ŞUURLU tercihler devrimidir Ramazan…
Bilinçsizliğe paydos demektir. Düşünmeden sahiplenmeleri reddetmektir. Tevhide uymayan ne varsa hepsine şuurlu bir karşı duruştur. Şirke geçit vermemektir. Şerre set olmaktır. Şirrete tokattır. Kötülüklere karşı dik durmaktır. Münkere ve münkire kıyam etmemektir. Konfora direnmektir. Rahatlığa yüz vermemektir. Yüzeyselliğe itibar etmemektir. Derin bir tefekküre geçiş ve takva demek olan sorumluluk bilincini şuurla kuşanıştır. Ki, kapsayıcı bir devrimdir.
…
ALDATANLARA artık aldanmama devrimidir.
Hangi kisvede olurlarsa olsun gerçeğini görme hususunda vahiyden onay alarak ret veya kabul deme evresine geçmektir. Uydurma sözlerin, hakikat diye satılan yalanların darağacında sallandırılmaya ciddi itirazdır. Lisanın lafzına değil altına gizlenen tahrip edici anlamları deşifre etme devrimidir. Taklitte kalmaya artık razı olmama ve tahkike geçme azminin son durağıdır.
Felsefi ve mitolojik anlatımları kendi çerçevesinde sabit tutarak, gerektiği kadar istifade edip din alanını istila ederek tahrif ve tahrip etmelerine karşı gecikmiş olsa da güçlü bir kıyamdır.
Dürüstlük satan yalancıları açığa çıkarmaktır. Tevhit diyen şirk ehlinin yüzündeki şeytani maskeyi yırtmaktır. Edep, adap sloganı ile bizlere fark ettirmeden kulluğun çizgisinden saptırıp en büyük edepsizliği yaptıranlara artık aldanmayarak en büyük darbeyi vurma devrimidir. Perdenin gerisini ve orada saklanıp gölge oyunu yapanların iplerini keserek kendimize yapılmasına izin verdiğimiz zulmü durdurma direncidir. Ki, kendimize yönelik en büyük merhamet devrimidir.
…
FITRATIMIZLA buluşma devrimidir Ramazan. Ruhumuzun esaslı bir revizyona tabi tutulmasıdır. Arınma programına girip tortularımızdan kurtulup buhurdanlardan muhabbet kıvamında tütmektir. Kâinatın farkına varmaktır. Tabiatta bizimle komşu kılınan diğer varlıkların farkına varıp onlarda tecelli eden esmalar üzerinden kâinat kitabını okumaktır. Hiçbir şeyin doğasını bozmama idrakine ulaşmaktır. Allah’ı Kur’an’da kendisinin istediği gibi tanımaktır. Tenzih ve teşbih sınırlarını aşarak kulluk edebini aşmamaktır. Hayatı ve ölümü anlayarak anlam dirilmesini yaşama devrimidir Ramazan. Cennet ve cehennemin hayatın öte yakasında olanına ulaşmadan evvel burada kendi tercih ettiğimiz tutumlarla ya depresyon derelerinde cehennemi yaşamak ya da huzurun gönül açan bahçelerinde cenneti yaşama devrimidir Ramazan.
Kısacası; Ramazan ayırma, ayrıştırma devrimidir. Tabuları yıkarak kendimizi layık gördüğümüz tabutlardan çıkma devrimidir. Özgürlüğün tadına varıp iradenin sorumluluğunu alarak hayata esenlik katan barış elçisi olma devrimidir.
Ramazan bir iman devinimidir. Bu sebeple değişim, dönüşüm, kendilik bilincine ilerleme, zorluklara karşı metin olma, insanlık haysiyetini âli tutarak aziz misafir olma hikmetini idrak etme devrimidir. Nefsin işgal ettiği her devri, dönemi, çağı, zamanı geri alarak meydana gelen mevcut boşlukları ilim ve ubudiyet ile doldurup telafi etme devrimidir.
Ramazan’ın bu devriminin bizde gerçekleşmesi için evvela cesur, samimi, kararlı ve sebatlı olmamız gerek. Yeniyi önemseyen aynı zamanda geçmişin doğrularını sahiplenip parlatan bir vizyona sahip olmamız lazım. Zihni derinlik ve sebep sonuç ilişkisini kavramış bir tefekkürü de yanına koymalıyız. Sonuna geldiğimiz şu mübarek günleri, anlatmaya çalıştığımız ama bu kadarıyla asla sınırlı olmayan bir kavrayışa sahip olarak tamamlayıp kendimize ârif olup bayrama ulaşanlardan oluruz inşallah.
İşte o zaman Ramazan bizim devrimimiz, kendimiz ise kendimizin devrimcisi olacaktır.
Ya Selam!