Emek verilen her meslek kutsaldır bunda hiçbir beis yok. Ancak polis, asker gibi vatanın ve milletin huzuru için canını ortaya koyan görevlerde bulunanları hep ayrı tutmuşumdur.

Emek verilen her meslek kutsaldır bunda hiçbir beis yok. Ancak polis, asker gibi vatanın ve milletin huzuru için canını ortaya koyan görevlerde bulunanları hep ayrı tutmuşumdur.

En ufak bir hadisede hemen 'Polise haber verelim' cümlesi çıkar ağızlardan…

'İstanbul'daki bir AVM'ye bırakmak isterken düzenek ellerinde patladı. Polis, teröristlerin hücre evini bastı. Bomba malzemeleri ele geçirildi. Orman yakmak için düzenek hazırlayan teröristlerin de aralarında olduğu 11 PKK'lı gözaltına alındı.'

Bu vb. birçok haberde 'polis'lerimiz canını her zaman tehlikeye atarak ülkemizin milleti ile birlikte bölünmez bütünlüğünü, güvenliğini anayasa düzenine göre sağlar.

Böylesine kutsal bir görevi olan polislerimiz, evinin geçimini düşünmemelidir.

Memurlar 2023'ün 2. yarısı için yüzde 6 toplu sözleşme zammı almıştı. Temmuz ayı enflasyonu yüzde 9,43 çıkınca memurların aldığı zam da ne yazık ki ilk aydan eridi.

Memur-Sen, memur ve memur emeklilerine 2024 yılı için üçer aylık dönemler itibarıyla refah payı dahil birinci üç ayda yüzde 35, ikinci üç ayda yüzde 10, üçüncü üç ayda yüzde 15, dördüncü üç ayda ise yüzde 10 artış talebinde bulundu.

Toplu sözleşme sürecinin Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararının alınması da dahil olmak üzere en geç Ağustos ayının son işgünü tamamlanması bekleniyor.

Bu arada Emniyet-Sen'in başlattığı bir kampanya dikkatimi çekti.

Sosyal medyada her gün farklı bir etiketle etkinlikler gözüme çarptı. Destek de çok fazlaydı.

Onlardan biri olan @EGMninpromosyonu etiketli etkinlikte teşkilatın sayısının çok üzerinde bir rakama ulaşılmış ve 400 bini geçmiş.

Bu da toplumumuzda şahsım gibi düşünen çok sayıda kişinin varlığına işaret ediyor.

Kampanyayı yürüten Emniyet-Sen Genel Başkanı ve Polisin Sesi Platformu Sözcüsü Faruk Sezer taleplerini de net dile getiriyor.

Beş yıllık 18 bin lira, beş yıllık 22 bin 500 lira, beş yıllık 27 bin 500 lira, beş yıllık 30 bin lira gibi anlaşmaların kesinlikle ekonomik şartlara uygun olmadığını dile getiriyor ve haklı…

Talepleri ise oldukça anlaşılır;

1- Bütün il ve ilçelerin sözleşmeleri revize edilerek yenilenmeli

2- Sözleşme süresi 3 yıl olmalı

3- En az 50.000 lira promosyon ödenmeli

4- Ve paranın tamamı peşin olarak ödenmeli.

Ekonomistlere cevaplaması için çağrı da yapılmış…

330 bin personeli olan bir kurum, bir banka ile 5 yıl için ayda 300 lira ödemeli maaş promosyon anlaşması yapmışsa, bu anlaşma ekonomik şartlara göre personelin faydasına mıdır?

Birçok kurum ve kuruluşun 3 yıllık süreliğine, 3 bin kişi için, 5 bin kişi için 25 bin, 30 bin hatta 41 bin 500 liraya anlaşma yaptığı düşünülürse, EGM'nin 5 yıllığına aylık 300 liraya anlaşma yapmasında ekonomik fayda var mıdır?

Tüm bunların toplamında polislerimizin yaşanan ekonomik sıkıntıdan etkilenmemesi gerekiyor. Evet toplum olarak sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Ekonomik olarak toplumda birçok insan sıkıntı içerisinde. Her memur, işçi alın terinin karşılığını almalı ama polislerimiz de 'geçim sıkıntısı' kelimesi ile asla karşı karşıya gelmemelidir.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşrifleriyle, Polis Akademisi Mezuniyet Törenini gerçekleştirdiğini söyleyerek '2.089 yeni mezunumuz Emniyet Teşkilatımızın gücüne güç kattı. Bizim polisimiz başka ülkelere göre çok daha büyük bir sorumluluk taşır.

Çünkü bu kutsal üniformayı taşımak, bazen dağların yücesinde, bazen kanyonların derinliğinde, bazen de engin denizlerin maviliğinde olmayı gerektirir. Aziz milletimizin her bir ferdi de, dalda mahsur kalan kedi de, kanadı kırık kuş da görev alanımızdadır. Bizim için her can özel, her can kıymetlidir.

Polis Akademisi Polis Meslek Yüksekokulu mezunu kahramanlarımızı tebrik ediyor, görevlerinde başarılar diliyorum.' demişti.

Sayın Bakan'ın da dediği gibi bu kutsal üniformayı giyen kahramanlar başka ülkelere göre çok daha büyük bir sorumluluk taşır.

Sorumluluk bilincinde merhamet de vardır

O nedenle bir gazeteci olmanın ötesinde bu vatanın bir ferdi olarak polislerimizin en iyi şartlarda aileleri ile birlikte yaşamlarını sürdürmesi talebini sonuna kadar destekliyorum. Bu konunun da yakın takipçisi olacağım.

Sonuna kadar hak etmiyorlar mı?

Bu soruya herkesin vereceği cevap 'ediyor' olacaktır.

Öyle ise polislerimizin sesine ses olmak için biz de kalemimizi bu konuda da dosdoğru tutmayı sürdüreceğiz.