Kıbrıs'ta 1974'te yaşanan olayların anlatıldığı iddia edilen Kıbrıs Rum Kesimi yapımı "Famagusta" dizisinde, tarihi gerçekler çarpıtılarak Türk askerleri işgalci olarak gösterilmesi, Türk kamuoyun tepkisine neden olmuştu.

 Türkiye'nin adada Rumların yaptığı katliamlara son vermek ve barışı getirmek adına 1974’te Kıbrıs Barış Harekâtı’nı gerçekleştirmişti ancak dizide konunun çarpıtılması, NETFLİX platformunun eğlence aracı olmaktan çıktığı ve bazı odaklarca provokatif emeller için kullanıldığını görmekteyiz.

Bu Netflix’in ilk vukuatı da değil. Bir hatırlayalım.

2019 yılı yine eylül ayıydı. “The SPY” adlı dizi ile algı operasyonu yapılmak istenmişti.  Mossad ajanı Eli Kohen’in hayatının anlatıldığı ‘the SPY’ adlı dizide 'bölünmüş Türkiye haritası' gösterilmişti. Yayınlanan haritada terör örgütü PKK’nın kullandığı sözde 'Kürdistan sınırları' olarak belirtilen Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi ile Suriye’nin kuzeyi ayrı bir "devlet" olarak lanse edilmiş, aynı dizide ‘Lübnan Limanı’ denilerek de İstanbul’dan bir görüntü izleyicilere yansıtılmıştı…

Bugün olduğu gibi o günde Türk kamuoyunda dizi yuhalanmış ve tepkiler ortaya konulmuştu.

Gelelim şimdiye…

 Yine yayınlanacağı iddia edilen dizi hakkında çıkan haberler, dizinin tamamen yalan üzerine inşa edilmiş kurguya dayalı olduğunu göstermektedir. Durum böyle olunca yetkili makamlardan süratle tepki açıklamaları servis edildi.

Dışişleri Bakanlığı "Dizi, tarihi gerçekleri çarpıtmak suretiyle Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin kara propagandasına hizmet etmektedir." açıklamasıyla tepki gösterirken, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, dijital platformların Rum propagandasına alet olmaması gerektiğini ve tarihi gerçeklerin senaryolarla örtülemeyeceğini vurgular bir açıklama yapmıştı.

Ayrıca KKTC Meclis Başkanı Zorlu Töre, ''1974'de Famagusta ismiyle Maraş kentini dile getirmeye çalışması ve bunun üzerine dizi yapması tamamen taraf tutuculuktur. Bu işin kökeninde FETÖ ile iş birliği vardır diye düşünüyorum. Türkiye'nin Gazze tutumu karşısında belki de Siyonizmin bir parmağı vardır bu diziyi göstermeye karar vermesinde.'' ifadelerini kullanarak hem diziyi hem de maşalık yapan NETFLİX denilen platformu eleştirmişti.

Soruyorum size! Türkiye bu saçmalığa müsaade edecek midir?

Dijital platformlar, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜ ) denetimi kapsamına girmiyor mu?

Hemen cevap verelim, RTÜK isterse bu olaya müdahale edebilir.

Şöyle ki; 1 Ağustos 2019 tarihinde Radyo, Televizyon ve İsteğe Bağlı Yayınların İnternet Ortamından Sunumu Hakkında Yönetmelik’i Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. Yönetmelik, internet üzerinden yayın hizmetlerinin sunulmasına, iletimine, yayın lisansı ve yayın iletim yetkisi verilmesine ve söz konusu yayınların denetlenmesine ilişkin detaylı düzenliyordu. Bu kapsamda Netflix, BluTV ve Puhutv gibi dijital platformlar RTÜK denetimi kapsamına girmişti.

O halde Türk toplumu olarak beklentimiz; bizim milli, manevi ve tarihi değerlerimizle örtüşmeyen, Netflix gibi provokatif eylemlere aracılık eden platformalara gerekli müdahalenin yapılmasıdır.