DİRİLİŞ

Tekkelerde mütehammil olunmayı öğretirlerdi.
Ne demek diyeceksiniz "mütehammil olunmak?
Yani dostların nazını çekmek ve farklı düşünenlere tahammül etmek.
Mesela tekkelerde uygulanan ve sıkça ifade edilen dört prensip vardı;
Bunlardan birisi "Yezülü" ilkesiydi.
Yani "bu da geçer" demek.
Çağımızın temel hastalıklarından birisi olan ve psikologların seferber oldukları bir illet olan stresten kurtulmanın birebir şifası olan bir tekniktir "yezülü" ilkesi....
"Bu da geçer"....
Tekkelerde bu ilke örneklerle ve yaşanarak anlatılırdı.
“Takma kafana, bu da geçer”.
Bu dünya üç günlüktür ve dört günlük dert edecek kadar uzun değildir…
İkincisi; "errizku alallah" ilkesi.... Yani "rızkı veren Allah'tır"...
İnsanı hırstan koruyan ve rahatlatan bir eşsiz bir prensiptir bu ilke....
Şunun bunun ayağına basmaya gerek bırakmayacak kadar asil bir ilkedir "errizku alallah" ilkesi....
Debelenmeye gerek yok. Çalış fakat debelenme...
Gayret göster ama asla hırslı olma…...
Stresi önleyen ilke olarak etti mi iki?
Şimdi sırada üçüncüsü;
"Tevekkeltü alallah" yani "Allah'a dayan ve güven"...
Bazıları "tevekkeltü" ilkesini "teekkeltü" olarak anlıyorlar...Yani "ye ve yat"
"Allah'a tevekkül et" demek hırsa kapılmadan, azimle üzerine düşeni yapacaksın ve gerisini Allah'a bırakacaksın demektir.
"Tevekkeltü alallah" ilkesi insanı muhteşem şekilde rahatlatır.
Tecrübeyle sabittir ki, öyledir.
Dördüncüsü "Ya sabur" ilkesidir.
Bu ilke olmadığından hapishanelerimiz hiç boşalmıyor.
"Ya sabur" ilkesi az bilindiğinden ülkemizde evlenenlerden daha çok boşananlar var.
Tekkeler Müslüman Türk milletinin direnç noktalarından biriydi.
Ahilik sistemiyle ümit ederiz ki, tekrar ihya olacaktır.
TÜRK MİLLETİ DİRİLİŞ SAFHASINDADIR.
Diriliş, tekrar ihya olmaktır.
Dirilmek, doğrulmaktır.
Kıyamdır.
Kıyam, ibadettir.
Biliyorsunuz, namazın rükünlerinden ikincisi "kıyamdır".
Rükün demek "namazın içindeki farz" demektir.

Türk milleti Müslümandır ve Müslüman kalacaktır.

Türklüğün özü ehl-i sünnettir.