Başlıkta geçen bu söz, “Beş Çarpı Beş Düşünmek” bir kitabımın ismi. O kitapta tam 101 bölümde ve 505 başlıkta yazmış olduğum fikirlerimi bulabilirsiniz. Buna göre bir başlıktaki hususu 5 ayrı maddede izah ediyorum.
Başlıkta geçen bu söz, 'Beş Çarpı Beş Düşünmek' bir kitabımın ismi.
O kitapta tam 101 bölümde ve 505 başlıkta yazmış olduğum fikirlerimi bulabilirsiniz. Buna göre bir başlıktaki hususu 5 ayrı maddede izah ediyorum.
Bu yazıda da 5 bolümde ve 25 başlıktaki fikirlerimi okuyacaksınız. Yine bir başlıktaki hususu yine 5 ayrı maddede izah etmiş oluyorum.
Bu 5x5 fikirlerimi inşallah birkaç ay içinde çıkacak ve ismini de 'Beş Yıldızlı Tefekkür' olarak belirlediğim ve yine içerisinde yekun olarak 505 başlıktan oluşacak kitabımda bulacaksınız, inşallah.
Böylece, 505 ilk kitabımda ve 505 de ikinci kitabımda 5'erlik başlıklarda fikirlerimi sunmuş olacağım. Toplamda 1010 fikir okumuş olacak, iki kitabımı da okuyan.
Haydi hayırlısı diyerek o 1010 fikirden 25'i işte aşağıdadır.
- KALPLER VE KALELER
1-
Kalpler kale gibidir. Kalplerin ve kalelerin kapısı içeriden açılır.
Kalplerin kapısını da, kalelerin kapısını da dışarıdan zorla açmaya kalkarsanız kırarsınız.
2-
Kalplerin kilidi açılmadan kalelerin kilidi açılmaz.
Önce yürekler fethedilmelidir.
3-
Kalpler ve kaleler ilgi ve bakım ister. İlgilenmediğiniz ve bakmadığınız kalp hayata küser, ilgilenmediğiniz ve bakmadığınız kale çürür gider.
4-
Kaleler ve kalpler kolay kolay dışarıdan fethedilmez. Her ikisinde de içeride tuttuklarından zarar görürsün.
Dışarıdakilere karşı tedbir alır zarar görmezsin. Ancak içeridekine karşı tedbir almadığından zarar görürsün. Kalplerin ve kalelerin düşmanları içeride tuttuğun ve dost bildiğin kalleşlerdir.
5-
Kalbini ve kaleni güçlendir. Kalbini akıl ve şuurla, kaleni asker ve surla güçlendir.
Güçlü ol. İradeli ol. Ruhen ve bedenen, toplum ve Devlet olarak güçlü ol.
- İMAN VE SAĞLIK
1-
Dualarımda kendim ve sevdiklerim ile tüm dostlarım için istediğim iki büyük dilek.
Evet, iman ve sağlık diliyorum.
Her şeyin temeli bu ikisidir. Ruhun hayatı için iman, bedenin hayatı için sağlık en başta şarttır.
2-
İman ve sağlık hem fertlerin ve hem de toplumların huzuru için sigortadır.
İman ve sağlık var ise huzurludur tüm toplum ve halk.
İman ve sağlık var ise huzurla yat, huzurla kalk.
3-
İmandan sonraki hem büyük değer sağlıktır.
İmansız bir beden, bu Dünya'da insan için hamallıktır.
Bu Dünya'da imanın önemini anlatan şu şiire hep hayran olmuşumdur.
İmandır o cevher ki İlahî ne büyüktür...
İmansız olan paslı yürek, sinede yüktür!
Mehmet Akif Ersoy.
4-
İmanın yok, tüm Dünya senin olsa bu anlamsızlıktır.
Sağlığın yok, en yüksek makam ve mevkiidesin. Sağlığın yok, çok çok zenginsin. Adım atacak mecalin yok. Bu da anlamsız bir durumdur.
Ecdadımızın şu seslenişi muhteşem bir tespittir.
Halk içinde muteber bir nesne yok Devlet gibi. Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.
Kanuni Sultan Süleyman
5-
Sevgili Peygamber Efendimizin (asm) dualarında iman ve sağlık, huzur ve afiyet içerisinde bir hayat dileği çok çok mühim yer tutar.
Biz de Sevgili Peygamber Efendimiz (asm) gibi iman sağlık, huzur ve afiyet dileyelim bu Dünya'da. Ondan sonra hepsi de gelir. Bu ikisi yoksa hayat boştur.
- COĞRAFYA KADER MİDİR?
1-
Gelişmiş ve teknolojik olarak ilerlemiş Ülkeler, Avrupa. Amerika ve Asya kıtalarında mevcuttur. Bu saydığım kıtalarda gelişmemiş ve teknolojik olarak geri durumda olan Ülkeler mevcuttur. Bu açıdan baktığımızda coğrafya kader değildir.
Ancak Avrupa Ülkeleri çoğunlukla gelişmiş ve teknolojik olarak ileri durumdadır. Bu açıdan baktığımızda coğrafya kaderdir.
2-
Soğuk ve sıcak iklimlerde yaşayan insanların karakterlerini gözönünde bulundurarak, Orta Asya dağlarındaki insanların çevik ve atılgan, Ortadoğu çöllerinde yaşayanların tembel ve miskin olduklarını düşünebilirsiniz. Bu düşünceye göre coğrafya kaderdir. Ancak dağlarda tembel ve miskinler, çöllerde çevik ve atılganlarla karşılaştığımızda coğrafya kader değildir.
3-
Coğrafyanın insan bedeni ve kaderi üzerinde tesiri olsa da asıl belirleyici olan akıl, ilim ve çalışkanlıktır.
4-
Coğrafya bir Baba gibidir. Elinden tutar okula götürür, elinden tutar meslek öğretir, elinden tutar işyeri açar. Ondan sonrası evlada aittir.
Coğrafya bir yere kadar, kader.
5-
"Her şey tamam, güneş var, toprak var, tabiat var, Allah her şeyi vermiş, ben yan gelip yatayım" düşüncesi rehavete yol açar.
"Hiçbir şeyim yok, her yer dağ-taş, güneş dahi az meydana çıkıyor, çalışmaktan başka çarem yok. Bu zorlukla mücadele etmeliyim" düşüncesi mücadele azmini kamçılar.
Hayır bildiklerimiz şer, şer bildiklerimiz hayır olabilir. Bu açıdan baktığımızda da coğrafya kader değildir. İnsan perdenin arkasını iyi idrak etmelidir.
- TALEP VE İHTİYAÇ
1-
Her ihtiyaç aynı zamanda bir taleptir, istektir.
Ancak her talep, her istek gerçek bir ihtiyaca dayanmayabilir.
Kapitalist dayatmalar, alışveriş manyaklığı ve yoğun reklam bombardımanı, arzu, talep ve istekleri ihtiyaçmış gibi gösteriyor.
2-
Esasta insanı ihtiyacı beştir. a)Yeme-içme, b)Giyinme-barınma, c)Eğitim-öğrenim d)Güvenlik-korunma, e)Sağlık-huzur.
Bunların dışındaki her şey lükse girer ve arzu ile isteklerdir.
3-
Kapitalist iktisat teorisi: İnsan ihtiyaçları sonsuz, ancak Dünya'daki kaynaklar sınırlıdır.
İslam iktisat anlayışı: İnsan ihtiyaçları sınırlıdır, Allah'ın nimetleri sonsuzdur, sayamazsınız.
Kapitalist iktisatçılar, talepleri ve arzuları ihtiyaçmış gibi göstererek şerefsizlik yapıyorlar.
İslam iktisatçıları gerçek ihtiyaçlara göre üretim öngörüyorlar.
4-
(Yusuf dedi ki;) "Ben yine de nefsimi temize çıkarmıyorum. Çünkü nefis şiddetle kötülüğü emreder. Ancak Rabbimin rahmetiyle koruduğu başka. Muhakkak ki, Rabbim bağışlayıcı ve merhametlidir." (Yusuf Suresi, 53)
Talepleri, arzuları sınırlamadığınız zaman nefis her türlü melaneti, her türlü rezilliği ister ve onu ihtiyaçmış gibi görmeye başlar.
5-
Dünya'da örnek alınacak kişiler, kanaatkar ve en zaruri ihtiyaçlarını esas alarak yaşayanlardır.
Dünya'da uzak duracak insanlar, isteklerini, taleplerini, nefsini ve hevasını tanrı edinmiş hırs içinde debelenen zavallılardır.
- İSLAM VE CAHİLİYE
1-
İslam'ın karşısında İslamsızlar olsa, işimiz kolay.
Anlatırsın ve anlarlar.
İslam'ın karşında artık İslamsızlar değil cahiller var.
Anlatıyorsun, anlamıyorlar.
Not: İslam hakkında ne olumlu, ne de olumsuz hiçbir fikri olmayanlar İslamsızdır. İslam'ın karşısında, ona düşman hale getirilmiş güruh var ki, onlar cahillerdir.
2-
İslam'ın karşısında yer alan cahiller, bilgiyle cahil olmuşlardır.
İslam'da okuma yazma olmayana ümmi, yanlış bilgiyle İslam'a saldırana cahil denilir.
3-
İlim bilgidir, cahillerde de olur. İrfan, Allah'ı bilmektir. Cahillerde olmaz.
4-
En güzeli hem ilim, hem irfandır.
Adı İslam'dır.
Kişide irfan olmazsa, o noksandır.
Noksan kişilere cahil denilir.
Unvanı profesör de olsa noksan ise cahildir.
5-
İslam'dan önceki dönemin adı cahiliyedir.
Halbuki o zamanda da insanlar çağına uygun bilgi ve tekniğe sahipti. İslam olmadığı için o döneme "cahiliye" denilmişti. Bilgi azlığından dolayı değil.
İslam yoksa cahiliye mevcuttur.
Nasıl ki Asr-ı Saadet'ten önce cahiliye dönemi varsa şu anda da cahiliye dönemi mevcuttur. Cahiliye hükümrandır ve kurum ve kuralları ile Batı'dan taklit kanunları ile iktidardadır, maalesef.
İnşallah cahiliye gidecek ve İslam hükümran olacaktır. Buna adım kadar eminim. Yaşayanlar ve ömrü yetenler İslam'ın hükümranlığını görecektir.
Biz de göreceğiz, inşallah. Bunun için dua edelim, inşallah.
Vesselam.