Aşağıda bir şiirim mevcuttur.

İsmi Ey Çanakkale.

18 Mart Çanakkale Zaferimizin 109. yıl dönümünde aziz şehid ve gazilerimizi rahmet ve minnetle yaderken, ruhlarına Fatihalar takdim ederken, bir şiirimle de Çanakkale Destanı’na dikkat çekmek istedim.

Eevet, ecdadımızın ruhları şad olsun. 

Evet, ecdadımızın şanlı zaferleri ve destanlara konu olacak kahramanlıkları ezelden ebede bize ve Müslüman Gençliğine örnek olsun.

Zaten tüm Müslümanlar olarak Çanakkale’nin önemini biliyoruz. 

O bir kaledir. İsmi gibi kaledir ve o kale Müslüman Dünyasını koruyan bir kaledir. 

Anadolu düşerse, tüm Dünya Müslümanları da düşer ve esarete duçar olur.

O nedenle Anadolu yalnız bizler ve Türkiye’de yaşayan Müslümanlar için değil, tüm Dünya Müslümanları için kale, barikat, engel ve sığınak mahiyetindedir. Çok çok mühim bir konumdadır.

İşte Çanakkale Destanı o mühim konumu bizlere hatırlatıyor.

Bu durumu bir şiirimle de hatırlatmak istedim.

EY ÇANAKKALE!

Nasıl anlatsam seni, Ey Çanakkale!

Sen ne kelimelere sığarsın, ne dile.

Bu zorluğa rağmen ben, bile bile.

Haykırmalıyım hep nesilden nesile.

 

Herkes duysun, Çanakkale geçilmez.

Kahramanlar birbirinden seçilmez.

Din için nasıl ecel şerbeti içilmez?

Ey Anadolu sana paha biçilmez.

 

Niye destan yazdık düşünsene, niye?

Ezan dinmesin, bayrak inmesin diye.

Haber salındı, her şehre, her köye.

Kınalı Kuzular vatan uğruna hediye.

 

Ey Türk Genci, Ey Türk Çocuğu iyi dinle.

Düşman üzerine gelse milyonla, yüzbinle.

Şuna inan ve şuna güven tüm kâlbinle.

Zafer hep senindir, zafer her daim seninle.

 

Haçlılar, Çanakkale’de geldiler dize.

Şafak söktü, gece döndü gündüze.

Çok şükür tüm Milletçe çıktık düze.

Bu zafer sonsuza dek bayramdır bize.

 

Her şeyden önce şurası mühim ve asıl.

Bu zaferi anlamaz hiçbir kuru akıl.

Anlamak için iman denizine açıl.

Destanlar unutulmaz geçse de nice yıl.

 

Çanakkale destan üstüne destandır.

Anadolu bize ebedi bir vatandır.

Bizi ayakta tutan Allah'a imandır.

Anadolu bize hem vatan, hem candır.

 

Çanakkale kilit üstüne kilittir.

Milletim tarihlerden beri yiğittir.

Buna tüm Dünya ezelden şahittir.

Allah yolunda ölenler elbet şehittir.

 

Çanakkale mühür üstüne mühürdür.

Milletim bu topraklarda ebedi hürdür.

Bizi temsil eden hilal ile güldür.

Vatanına göz dikeni, vur da öldür.

 

Çanakkale ebeden Bize bir namustur.

Çanakkale her daim düşmana kâbustur.

Çanakkale umut üstüne umuttur.

Haydi sen de bir sevinç türküsü tuttur.

Haydi sen de bir sevinç türküsü tuttur.

 

Kırk bir kere maşallah, kırk bir kere.

Selam olsun Çanakkale’deki her askere.

Vesselam.

Not: Yukarıdaki şiirimde 41. mısradan sonra “Kırk bir kere maşallah, kırk bir kere. Selam olsun Çanakkale’deki askere” diye sesleniyorum ve en sonunda “Vesselam” diyorum. 

Allah bizlere hem Dünya’da ve hem de Ahirette “selam” esenlik, afiyet, sağlık ve güvenlik nasip eylesin.

Amin.