TEOG’un kökünü kurutacak formül
Cumhurbaşkanımız kangren olmuş yaraya neşter attı ve “TEOG’u kaldırın!” dedi.
Millî Eğitim de pürtelâş yeni bir sistem arayışına girdi. Ama problem şuydu: Kendileri de imtihan cenderesinden gelen bürokrasi, imtihansız bir sistemi bir türlü bulamıyordu. Çünkü -bilgisayar teknolojisinden ödünç alalım- zihinlerde bu oyunu oynatacak program yüklü değildi. Cumhurbaşkanımızın tâlîmâtı istikâmetinde hummâlı -ve belki de istekli- çalışmalar yapıyorlar ama hep dönüp dolaşıp sistemin bir kıyıcığına yine imtihan sokuşturuyorlardı. Herkes de şunu biliyordu galiba: İçinde imtihan olan her sistem sonunda TEOG olur…
BİZ BU İŞİ KÖKTEN ÇÖZÜYORUZ!
Mesele şurada düğümleniyor: Ortaokul mezunlarımızı liselere nasıl yerleştireceğiz?
Bu meselenin halli o kadar sâde ve kolay ki…
Başlayalım.
İKİ KADEMELİ BİR ELEME YAPILIR.
Önce ortaokullar mezun edecekleri her talebe için bir yönlendirme belgesi hazırlar. Bu belge torpil/kayırma yapılamaması için mutlaka öğretmenler kurulu mârifetiyle hazırlanmalıdır. Netîcede bir sıralama yapılması gerektiği için ders notlarının yanında talebenin her meziyeti puanlanmalıdır. El becerileri, fuarlara katılım, sportif ve kültürel yarışmalarda elde edilen muvaffakiyetler ve ahlâkî durum…vb. Bütün dersleri 100 olan talebeler fen lisesine, ortanın üstü talebeler sosyal bilimler ve Anadolu liselerine, ortanın altı meslek lisesi ve çıraklık okullarına yönlendirilir. Talebe bu yönlendirme belgesine göre Türkiye’nin istediği yerinden 10-15 lise tercih eder. Liseler belirlenen bir müddet içinde puan sırasına göre aldığı talebeleri îlân eder. Boş kalan kontenjanlara göre ikinci bir tercih yapılır. Bu ikinci tercihinde de bir okula giremeyenler adrese dayalı sistemle bir liseye kaydolur. Fakat her şey burada bitmez.
ASIL YERLEŞTİRME LİSE 1. SINIF SONUNDA YAPILMALIDIR
BÜTÜN LİSELERİN 1. SINIFI HAZIRLIK SINIFI OLUR. Hepsinde ortak dersler okutulur. 1. sınıfın sonunda her lise, her talebeyi öğretmenler kurulunda değerlendirir. “Bu talebe bu okulda devam edebilir mi?” Ders muvaffakiyeti, çalışkanlık, ciddiyet, hocalarına saygı, arkadaşları ile geçimi…vb. kriterlere göre değerlendirilir. Devâmı münâsip görülen talebeler devâm eder, diğerleri seviyesine uygun okullara yönlendirilir. Çocuk lise 1. sınıf sonunda yönlendirildiği okullardan tercih yapar, tercih ettiği okulu kazanamayanlar adrese dayalı sistemle bir liseye kaydolur ve orada tahsîlini tamamlar. Lise 1. sınıfı hepsi okuduğu için yıl kaybı da yaşanmaz. Bu sistemin en mühim faydalarından biri de şudur: Şişirme notlarla lise kazanmış çocuklar burada ortaya çıkar, gerçek seviyelerine uygun okullara dağıtılır. Hepsi bu… Bu sistem, cumhurbaşkanımızın eksikliğinden hep şikâyet ettiği değerlere de dikkat çekecek, velî ve talebenin gözünde hocanın ağırlığını artıracaktır. Talebeler sâdece ders muvaffakiyetine değil ahlâkî değerlere de kıymet vermeye başlayacaklardır.
Ayrıca lise 1 sonunda yapılacak yerleştirmede talebe sayısı milyonlar olmayacaktır. Pek az bir talebe topluluğu yeni yerleştirme ile okul değiştirecektir.
“Ama torpil-kayırma olur, objektif bir seçim yapılamaz.” diyeceklere sözüm: Bir, insanımıza îtimat edeğiz. İki, hiçbir lise müdürü ve hoca topluluğu yüzünü kara çıkaracak talebeyle yola devâm etmek istemez. Üç, kendini ispatlayan talebeye herkes sâhip çıkar.
SİSTEMDE DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR
1-Torpil/kayırmalara mânî olmak için bütün mürâcaatlar internet üzerinden talebe ve velîlerin kontrolüne açılır. Yani bütün liselere mürâcaat eden bütün talebelerin puanları bütün talebe ve velîler tarafından görülebilmelidir. Bir talebe tercih edip de kazanamadığı bir liseye kendi puanından aşağıda bir talebenin girdiğini görürse îtiraz edebilmelidir.
2-Liseler alacakları talebeleri îlân ettikten sonra üç gün veya bir hafta îtiraz müddeti verilir. Îtirazların netîcelendirilmesi için de belli bir zaman sınırı getirilir. Îtirazlar değerlendirildikten sonra liselerin alacağı talebeler kat’îleşmiş olur. Îtiraz imkânı, talebe ve velîlerin sisteme îtimâdında çok mühim bir iş görecektir.
3-Güzel sanatlar lisesi gibi tematik liseler alacağı talebeleri meşgul olacağı sanata kaabiliyetini ölçerek, yani kendince bir imtihan yaparak alabilir. Meselâ resim ve müziğe hiç kaabiliyeti olmayan bir çocuk bu sanat dallarında nasıl okuyacak?
4-Yönlendirmede üstten alta geçişler serbest olmalıdır. Yani fen lisesine yönlendirilmiş bir talebe isterse Anadolu lisesine, imam hatip lisesine veya güzel sanatlara gidebilmelidir.
5-Okul kazanma endîşesinin çocuğun bütün eğitim hayâtını kaplamaması bakımından sâdece 8. sınıf notları yerleştirmeye esas alınabilir. Böylece çocuk daha evvelki sınıflarda daha stressiz bir eğitim hayâtı yaşar. (Bu mutlak değil; düşünülür, münâsipse yapılır)
ENDÎŞELER
En büyük endîşe şudur diye düşünüyorum: İnsan kanaati çok mu belirleyici? Bu yüzden torpil ve kayırma çok mu olur?
Ben şu andaki kadar bile torpil ve kayırma olmayacağından emînim. TEOG varken okullar başarılı görünmek için ne şişirme notlar veriyordu… Bu torpil değil mi? Ortaokullar şimdi de bunu yapabilir. Yapılamaması için notlar çok sıkı tâkip edilmelidir. Ama lise 1. sınıf sonundaki değerlendirmede her şey ortaya çıkacaktır. Şişirme notlarla kazanmış talebelerin notları düşecektir. Lise idâresi böyle talebelere yol vermekte zorlanmayacaktır. Çünkü onların muvaffakiyetlerinden lise hocaları mes’ul değildir. Yani lise rahatça “Başaramayan gider.” diyecektir. Hiçbir okul kalitesiz talebe ile yola devam etmek istemez. Her okul her bakımdan yüz ağartacak talebeye sâhip çıkacaktır.
Yıllarca eğitim câmiası içinde bulundum. Öğretmenlerin not vermede adam kayırmadıklarının yakından şâhidiyim. Sapma varsa bile o kadar azdır ki insan elindeki her sistemde bu kadarı olur zâten. Bu sözümle demek istediğim şudur: Talebe ve velîlerimiz hocalara güvensinler.
Bir de son değerlendirme mutlakâ öğretmenler kurulunda yapılacağından torpil/kayırma ihtimâli sıfıra yaklaşır. Çünkü 20-30 öğretmenin hepsi filan talebelere torpil mevzûunda ayarlanamaz. İçlerinde mutlaka îtiraz eden olacaktır ve tek îtiraz eden olduğunda büyü bozulacak, o torpil yapılamayacaktır. Çünkü o îtiraz eden hoca hepsini şikâyet edebilir.
Her şeye rağmen bir torpil/kayırma yaptığı tespit edilen idâreci veya hoca en sert şekilde cezâlandırılmalıdır.
BU SİSTEMLE GELECEK OLAN GÜZELLİKLER
1-İmtihan heyûlâsı tamâmen hayâtımızdan çekilecektir.
2-Talebeler ders muvaffakiyeti ve test çözmekten başka mevzûların da olduğunu fark edeceklerdir. Sâdece belli derslere değil kendine katkıda bulunacak her derse ehemmiyet verir hâle geleceklerdir.
3-Talebe ve velînin gözünde okul ve hocanın ağırlığı artacak, hocaların yerlerde sürünen îtibârı yükselecektir. (Bilenler bilir, buna çok büyük ihtiyaç vardır)
4-Çocuklar kazandıkları liseden başka liselere gönderilmemek için ta baştan çok sıkı çalışacak, hocalarına karşı saygılı olacak, arkadaşları ile iyi geçinmeye dikkat edecek, çevresine karşı daha hassas olacaktır. Yani iyi insan olmanın da bir kıymeti olacak. Eğitim sistemimizin en büyük eksikleri de bunlar değil miydi?
Velhasıl… Bir iki sene az miktarda aksaklık yaşanabilir. Sâhadaki tatbîkât ışığında boşluklar doldurulacak ve sistem oturacaktır. Hele talebe ve velîler bu sisteme güvendikten sonra hiçbir mesele kalmayacaktır. Son bir not: Bu sistem geliştirilerek üniversitelere yerleştirmede bile kullanılabilir.