İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı; Sevilay Yılman’ın da aralarında bulunduğu bazı gazeteciler ve haber siteleri hakkında “seçimleri manipüle ettikleri” iddiasıyla soruşturma başlattı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı; Sevilay Yılman'ın da aralarında bulunduğu bazı gazeteciler ve haber siteleri hakkında 'seçimleri manipüle ettikleri' iddiasıyla soruşturma başlattı.

Seçim sürecine girmeden önce ülkemizde masum hayvanlar üzerinden insanlığa dünyayı dar ettiler. Hayvan haklarının üstünde iki ayaklı şuurunu yitirmiş yamyamlar gibi tepinmişlerdi.

Tüm hayvanlar katledilsin diye yapmadıklarını bırakmadılar. 'Çocuklarımız da, hayvanlar da zarar görmesin, insani yöntemlerle bu sorun çözülür' diyen herkese hayvantapar, itperest dediler.

Yalan haber, bilgi kirliliği, korku yayma, algı, manipülasyon her yöntemi denediler.

Halkı kin ve nefrete sürüklemek, sokak çatışmaları çıkarmak için her şeyi yaptılar.

Bu köşeden hep uyardık. 'İnsani çözüm varken tüm köpeklerin öldürülmesini isteyenler Hayırsız Ada'da 80 bin köpeğin acı bağrışlarını, çaresizliğini bir motor geçtiğinde umutla koşmasını düşünerek katliamın ardından neler yaşandığına baksın.' diye.

Yüreklerimizi can evinden vuran bir deprem felaketi yaşadık. Kalpleri öyle mühürlenmiş ki hiçbir acıyı hissetmiyorlar. Allah kötülüklülerinden dolayı vicdanlarını söküp almış sanki! Görmüyor ve duymuyorlar.

İnsanlarımız enkaz altındayken bile dertleri hayvanlar üzerinden manipülasyon yapmaktı.

Elbette Türkiye'nin geleceğini belirleyecek 'seçimleri manipüle ettikleri' iddiası çok önemli bir konu. Zaten gereği de yapılmış ve soruşturma başlatılmış.

Ancak neye çok üzülüyorum biliyor musunuz?

Göz göre göre aylarca her gün Devlet'e, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Cumhurbaşkanı Başdanışmanına, Bakanlara, milletvekillerine hayvanseverlere tehdit, iftira, hakaret!

Sosyal medyada nefret dili kullanarak kışkırtıcı konuşmalar ile kaos ortamı oluşturacak açıklamalar…

Bireysel silahlanma çağrıları…

Hayvanları zehirleme, toplu olarak öldürülmesini isteme!

Hayvanseverlerin de yaşamaması gerektiği söylemleri…

Bunları yapanlardan tek biri hakkında soruşturma açılmadı.

Sevilay Yılman, Fuat Uğur gibi isimler canla başla bunları yapanlara, destek verdi. Televizyonlara çıktılar, yazılar yazdılar, Twitter'da hiç durmadılar.

Zaten hayvanlara yönelik şiddetin her türlüsü devam ediyor. Benim endişem seçim bitince Sevilay Yılman gibi isimler eski görevlerine geri dönecek mi?

Biz seçim sonrası muhataplarımız netleştikten sonra insani yöntemlerle bu sorunu çözmenin peşinde olacağız derken bunlar ülkemizin ilk gündem maddesini yine köpekler yapar mı?

Gazeteci Güler Kömürcü, Sevilay Yılman hakkında başlatılan soruşturmayı paylaşılırken daha önce haberlere konu olan açıklamasını da hatırlatmış ve 'Toplu katliamı savunduğu için muhakkak yargılanacak' diye yazmış. (Tabii yargılanacağı başka konuları da eklemiş.)

Aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan ya da CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu (iki aday) seçime kısa bir süre kala hiç girmedikleri bu konuya girse ve dese ki ne insanların, ne çocukların, ne de hayvanların zarar görmeyeceği çözümü hemen devreye sokacağız. Allah'ın yarattığı hiçbir canlının acı çekmesine izin vermeyeceğiz. Kimse de çıkıp hayvanlar üzerinden manipülasyon yapmaya kalkmasın benim vatandaşıma da itperest gibi yakıştırmalarda bulunmasın.

Hani bu konu önemsiz görülüyor ya!

Allah'ın o dilsiz kulları var ya onlarla bir arada yaşamış olsalardı Rabbimin onlara neden Kıtmir dediğini anlardı siyasilerimiz!

Bir gün hastalanmıştım evdeki iki köpeğim kıyamet kopardı. Ne yanı başımdan bir dakika ayrılıyorlardı ne de susuyorlardı. Ben kendime geldim, onlarım üzüntüsü iki gün sürdü. Ayağa kalkıp mutfağa gidip hafif başım dönse anında yanıbaşımda biterler.

Sürekli gittiğim bir yer var, bir kez sevdim onu iç taraflarda. Sokağın başına girdiğimi nasıl hissediyor bilmiyorum her gittiğimde nereden çıkıp geliyorsa her defasında bana bir hoşgeldin diyor ve gidiyor. Şikayet etmişler. Belediye almış. Taksi durağı ilgileniyordu. Konuşalım, geri getirelim ne yapar barınakta desemde olmadı. Artık rahat bırakmazlar. 'Çocukları ısırdıklarını söylüyorlar' dedi. Hiç inanmadım tabii. Oraya ne zaman gitsem sanki bir yerlerden çıkıp gelecek gibi!

Peygamberimiz Hz. Muhammed(S.A.V) ne güzel dile getirmiş;

"Siz yerdekilere merhamet edin ki göktekiler (Allah ve melekler) de size merhamet etsin.'

Size çok ütopik gelebilir belki oy endişesiyle bu konuya girmezsiniz ama bir bakmışsınız ki Allah o dilsiz kullara merhametinizden dolayı sizin gerçekten yapabileceklerinizi anlamaları için vatandaşların kalbine direk yol açmış!

Ağzı, dili olmayan o canların Allah'a ne söylediğinin sırrını kimse bilemez!