Yıllardır anlatıyoruz. Yıllardır gündemde tutmaya çalışıyoruz. Artık tanıyın ve bilin bu planı. Haim Nahum kimdir ve ilk faaliyetleri? Mısır'daki Yahudi Etütleri kuruluşunun kurucularından olan Nahum'un 1934'te iki eseri yayımlandı; Administration des biens privés et des palais royaux (Kraliyet Saraylarının ve Özel Mülkiyetinin Yönetimi) ve Recueil des firmans impériaux ottomans (Osmanlı İmparatorluğu Fermanları). Her şey bu iki kitabı yayımlamasıyla başladı.
Yıllardır anlatıyoruz. Yıllardır gündemde tutmaya çalışıyoruz. Artık tanıyın ve bilin bu planı.
Haim Nahum kimdir ve ilk faaliyetleri?
Mısır'daki Yahudi Etütleri kuruluşunun kurucularından olan Nahum'un 1934'te iki eseri yayımlandı; Administration des biens privés et des palais royaux (Kraliyet Saraylarının ve Özel Mülkiyetinin Yönetimi) ve Recueil des firmans impériaux ottomans (Osmanlı İmparatorluğu Fermanları). Her şey bu iki kitabı yayımlamasıyla başladı.
Ortadoğu üzerindeki karışıkların ve Türkiye üzerinde hesapladığı planlarla adından çokça söz ettirdi. Ettirdi de ülkemizde hala adını duymayanlar var. Siyaset tarihinin derin adamlarından Prof. Necmettin Erbakan,gerek aktif siyaset yaptığı yıllarda olsun, gerek de Milko kuruluşlarında olsun her an her saniye bu mesele üzerinde duruyordu. (Esam konuşmalarını dinlemenizi öneriyorum)
Necmettin Erbakan Neden Haim Nahum planı üzerinde durdu?
Bu sorunun cevabını aramak için önce kendimizi nasıl tanımladığımızı bilmeliyiz. Biz kimiz? Bütünlüğümüz neyi kapsıyor? Hedefimiz nedir? Düşmanlarımız kimlerdir?
Necmettin Erbakan,Haim Nahum planlarını bir bir anlatırken bir yandan da ülke içinde yaşayan insanlara kimlik inşası yapıyordu. Şimdi Haim Nahum'un belli başlı planlarını madde madde sıralayalım sonra üzerine uzun uzun konuşuruz.
1- Aç bırak:
Dünyada üretim durma noktasına geldi. Kıtlık söylemleri gün be gün haberlerde gözümüze sokuluyor. İşsizlik artıyor, fakir insan sayısı çoğalıyor.
2- İşsiz bırak:
Köylülük oranı azaldı, tarım alanları azaldı, kentli nüfus arttı. Kente göç eden insanlar asgari yaşam şartlarına alıştırıldı ve sonrada işlerinden edildi. Dünya daha kapitalist bir yere döndü ve şimdi de cyborg insanlığın inşası devam ediyor.
3- Borca esir et:
Türkiye'de ve dünyada borçlu olan insan sayısı her gün artış gösteriyor. TÜİK verilerine göre; 59 milyon kişi borçlu. Her 4 kişiden 3'ü borçlu.
4- Dinden uzaklaştır:
1921 ve 1924 Anayasalarında 'Türkiye cumhuriyeti devletinin dini İslam'dır.' İbaresi kaldırıldı. Son minvalde ise; Deizm ve Ateizm propagandası servis edilir oldu. Hee! 'Dinde reform olmalı' söylemleri de cabası.
Değerli dostlar Haim Nahum planları devam ediyor. Bu mesele ilk olarak Basel'de gündeme gelmişti.
Şimdi burayı da detaylandıralım;
29 Ağustos1897 yılında İsviçre'nin Basel şehrinde Theodor Herzl önderliğinde 200 delegenin katılımıyla I. Siyonist Kongresi yapılmış ve bu kongrede birtakım kararlar alınmıştı. Bu kararlar sırasıyla;
- İsrail Kurulacak
- Süleyman Mabedi yeniden inşa edilecek (Bu mescidi aksanın yok olması demek)
- Osmanlı yakılacak, Türkler yok edilecek, İslam kaldırılacak.
Son 100 yılda bakıyoruz ki; İsrail kuruldu. Osmanlı yıkıldı. Türkler asimile edildi. İslam güncellendi. Mescidi Aksanın içinde ise çatışmalar devam ediyor.
Değerli okurlarım; yeryüzünde meydana gelen olayları bu planların dışında düşünemeyiz. Aksini düşünmek cahillik olur. Unutmayın Siyonizmin önde gelen liderleri Teoder Herz, Emanuel Karasu ve Haim Nahum'dur. Bunların arasında İsrail Devletinin kurulduğunu gören, yani rüyasını gerçekleştiren tek Siyonist lider Haim Nahum olmuştur.
Haim Nahum' un Bilinmeyenleri!
Haim Nahum Manisa doğumludur. İbranice ve Arapçayı Filistinde öğrendikten sonra jön Türklere Fransa'da katıldı. İtibar kazandı. Değer gördü. 1900' lü yılların başında İstanbul Haham başı olarak görev yaptı. Lozan anlaşması sırasında oradaydı. İsmet İnönü'nün danışmanı olmuştur. Yani hep içimizdeydi. Şimdi de içimizdeler.
Dünyada ve ülkemizde yaşanan olayları bu perspektif de kalarak yorumladığımızda taşlar yerine oturuyor.
İklim değişikliği, transhümanizm, LGBT, kıtlık, savaş pandemi, ekonomik krizler…
Daha birçok meseleyi bu şuurla işlediğimizde sorunun tek bir kaynağı olduğunu görebiliyoruz. Peki biz bu yaşanan olaylar sırasında ne yapıyoruz?
-Birbirimize giriyoruz,
-Birbirimizi çekemiyoruz,
-Suni gündemlerin tuzağına düşüyoruz,
-Küresel güçlerin rızasına eyvallah diyoruz.