Türkiye neden bir asırdır belini doğrultamıyor?

Ben bu soruya şöyle cevap vermeyi tercih ediyorum:

Çünkü Türkiye’de,

Haddinden fazla demokrasi,

Haddinden fazla ifade hürriyeti,

Haddinden fazla serbest piyasa var.   

Birileri bunları duyduğunda hop oturup hop kalkacaktır eminim. İsteyen hoplasın isteyen zıplasın, biz bildiğimizi yazalım.

Haddinden fazla demokrasi bu ülkenin başına her gün farklı çoraplar örmeye devam ediyor. Bu ülkenin bayrağına, milli marşına, ezanına düşman olan vatan hainleri, İslam ve Müslüman düşmanları, terör örgütü destekçileri, ecnebilere gizlice uşaklık edenler ve diğerleri demokrasimizden gönüllerince istifade ederek ve ellerini kollarını sallayarak bu ülkenin en önemli idari müesseselerinde yer alabiliyorlar.

Kürsülerden bu millete ve meşru idarecilerine hakaret etmekten çekinmedikleri gibi bir yaptırıma da maruz kalmıyorlar. Dünyanın diğer ülkelerinde ülkenin parçalanması ve milletin zayıflatılması için açıktan veya gizlice faaliyet yürütenlere müesses nizam hayat hakkı tanıyor mu dersiniz? Elbette hayır.

Haddinden fazla demokrasi belasının içine neler girmez neler. Parçalanan çocuklara karşı köpeklerin safında duranlar, terör örgütü elebaşlarını açıktan destekleyenler, meşru Cumhurbaşkanına diktatör diyebilen şer odakları, LGBT pisliğini sokaklarda utanmadan savunanlar, idam cezasına karşı çıkanlar ve diğerleri.

Haddinden fazla ifade hürriyeti hiç kimseye bu millete hakaret etme, aşağılama ve düşmanca hislerini kusma imkân vermemeli. Meymenetsiz tiplerden ekranlara veya sosyal medyaya yayılan küfür ve hakaretlerin bu ülkede bir cezası olmayacak mı? Devlet devletliğini yapmazsa bu millet hakkını, hukukunu ve kutsallarını nasıl koruyacak?

Sosyal medya deseniz tam bir bataklığa dönmüş vaziyette. Nerede ruh hastası, imansız, ahlaksız insan varsa bu mecrada rahatça faaliyet yürütmekte ve insanları manipüle etmeye çalışmaktadır.  Sıkıştıklarında arkasına saklandıkları tek bir savunmaları var: İfade hürriyeti.

Hâlbuki devletin ve milletin milli ve manevi kırmızı çizgileri muhafaza edilmeli ve her ne suretle olursa olsun yıpratılmasına asla müsaade edilmemelidir. Devlet bu kendini bilmez cahillere, hainlere deyim yerindeyse nefes aldırmamalıdır.

Haddinden fazla serbest piyasa bu ülkenin iktisadi anlamda ipleri eline almasına her daim engel olmuştur. Aşırı serbest piyasanın kontrolsüz imkânlarından istifade eden kesimler bellidir: Sermaye sahipleri, faizden servetine servet katanlar, zamanında katakulliler ile köşe başlarını tutan oligarklar, küresel sermayenin içimizdeki uşakları.

Peki ya bir türlü dizginlenemeyen enflasyon canavarı? Kafasına göre istediği zaman ürün ve hizmet fiyatlarını artıran ve kimseye hesap vermeyen işletmelere, patronlara kim veriyor bu cesareti? Elbette aşırı serbest piyasamız. Denetim yok denecek kadar az ve bu ahlaksız insanlar ne alacakları cezadan korkuyorlar ne devletten ne de Allah’tan.

Bu durumda şu tespit yine haklı çıkıyor:

Her şeyin fazlası zarar…