*Kahramanmaraş Depreminde kaybettiğimiz tüm canlara rahmet ve mağfiret diliyorum. Yüreğim depremde, acının tam merkezinde. Feryat, figan ile arşa çıkan canhıraş sesinde. Ruhum yıkık, paramparça hüznün pençesinde. Görülmemiş enkazda, çöküşlerde kaldım ben.
KALDIM BEN*
*Kahramanmaraş Depreminde kaybettiğimiz tüm canlara rahmet ve mağfiret diliyorum.
Yüreğim depremde, acının tam merkezinde.
Feryat, figan ile arşa çıkan canhıraş sesinde.
Ruhum yıkık, paramparça hüznün pençesinde.
Görülmemiş enkazda, çöküşlerde kaldım ben.
Göçük altındaki canlar kalbimi dağladı.
İçimde fırtınalar koptu, göklere çağladı.
Dağ, taş, cümle mahlukat halime ağladı.
Görülmemiş gözyaş döküşlerde kaldım ben.
Tonlarca taş altında, ömrüm, anım tükendi.
Kimsesizim, çaresizim, fermanım tükendi.
Öyle bitkin, yorgunum ki, dermanım tükendi.
Görülmemiş dimdik yokuşlarda kaldım ben.
Yığıldı tüm dertler, işte böyle mahzun oldum.
Keder yüklendim, tepeden tırnağa dek doldum.
Bir gül, bir çiçek gibi boyun büküp soldum.
Görülmemiş bir yok oluşlarda kaldım ben.
Görülmemiş enkazda, çöküşlerde kaldım ben.
(07.02.2023)
KEDERDEN DOLAYI*
*Kahramanmaraş Depreminde vefat edenleri, mağdur olanları yad ederek.
Yer sarsıldı, koca bina yere çakıldı.
Taş, beton, ne varsa gürültüyle yıkıldı.
Nice canlar enkaz altına tıkıldı.
Evimiz, yuvamız bize mezar oldu.
Hile yaptılar hile, çürüktü binalar.
Onlar ki şeytandan çok daha fenalar.
Dilerim ateşte cayır cayır yanalar.
Sahtekarlar bize tuzak kazar oldu.
Kalmadı birbirini samimi seven.
Kayboldu gitti, itimat ve güven.
El üstünde tutuldu sayıp da söven.
Bu toplumu ahlaksızlar bozar oldu.
Borsa, döviz, faiz, banka ve krediler.
Halkın kanını taksit taksit emdiler.
Lüks ve şatafat içindeki efendiler.
Semirip semirip de gezip tozar oldu.
Hani nerede, menfaatsiz gerçek dostluk?
Herşeyimiz para, maddiyat ve postluk.
İşte böyle böyle, uçuruma doğru koştuk.
Ey Can Dostlar ey, bize nazar oldu.
Bu söylenenlerin hepsi gündeme dair.
Bu söylenenlerin hepsi depreme dair.
Bu satırları yazan kişi, işte bu şair.
Dertlerden dolayı bunları yazar oldu.
Kederden dolayı bunları yazar oldu.
(09.02.2023)
AH PAZARCIK AH / AH MARAŞ AH!*
*Kahramanmaraş Depremi dolayısıyla depremden etkilenen tüm şehirlerimizi ve hüzünlü insanlarımızı yad ederek.
Bir gece vakti geldi, ansızın vurdu.
Yalnız toprağı değil, ruhları savurdu.
Öyle acı bıraktı ki, yaktı kavurdu.
Ah memleketim Pazarcık, ah Pazarcık.
İçim paramparça, darmadağın kırık.
Yer sarsıntısı, görülmemiş zelzele.
Tarihlerden beri rastlanmamış böyle.
Feryat, figan, gözyaşı dönüştü sele.
Ah memleketim Pazarcık, ah Pazarcık.
Yüreğim enkaz altında, kalbim yıkık.
Yalnız binalar değil, yıkıldı şehirler.
Kabardı, taştı, denizler ve nehirler.
Darmadağın oldu kalpler, zihinler.
Ah canım Maraş, ah benim canım Maraş.
Yakıyor, kavuruyor bu kızgın kor ataş.
Kaldı insanlar, karanlıkta, soğukta.
Tüm insanlar kaldı açıkta, sokakta.
Milletimiz birlik oldu, varda ve yokta.
Ah canım Maraş, ah benim canım Maraş.
Sel olup akıyor gözümdeki dinmez yaş.
Ah benim canım Pazarcık, ah Pazarcık.
Ah memleketim Maraş, ah Maraş ah, ah.
(17.02.2023)
DEPREM DEPREM YÜREĞİM*
*Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7.7 ve 7.6 şiddetindeki peş peşe iki depremde ölenlere rahmet, yaralılara şifa dileklerimle.
Deprem, deprem yıkıldı garip yüreğim.
Çöktü başıma Dünya, devrildi direğim.
Küstüm hayata, kalmadı bir dileğim.
Baksana viran oldu, yurdum, şehirlerim.
Yıkıldı Hatay, Adıyaman ve Maraş.
Kalmadı, kalmadı taş üstünde taş.
Türkiye o sabah bir felakete uyandı.
Alev alev içimiz, yandı ha yandı.
Her taraf, her köşe feryat ve figandı.
Bilmem kalbim bu ateşe nasıl dayandı?
Kavruldu Malatya, Antep ve Maraş.
Düştü evlere, ocaklara kızgın ataş.
Yer sarsıldı, ortadan ikiye ayrıldı.
Sanki Dünya'nın sonuna varıldı.
Ana kızından, baba oğlundan ayrıldı.
O gün kıyamet gibi bir gün sayıldı.
Savruldu Pazarcık, Adana ve Maraş.
Hüzün doldu hüzün, omuz üstünde her baş.
Bu günler ah, ne dehşetli, ne zor anlar.
Enkaz altında gitti ah, nice canlar.
O zelzeleyi ancak yaşayanlar anlar.
Kalmadı artık sevinç ve heyecanlar.
Mahvoldu Elbistan, Kilis ve Maraş.
Gözlerimizden sel oldu, aktı nice yaş.
Dinle beni kendine gel Ey İnsanlık!
Hiçbir şey baki değil, herşey bir anlık.
Şehirler, caddeler oldu birer viranlık.
Çöktü ruhlara keder, kasvet, karanlık.
Karardı Osmaniye, Göksun ve Maraş.
Herkeste görülmemiş büyük çile ve telaş.
Budur yüzyılın işte büyük felaketi.
Kalmadı hiçbir şeyin değeri, kıymeti.
Yüce Rabbim kaldırsın bu zahmeti.
Diliyorum sonsuz ilahi merhameti.
Ağladı Pazarcık, Afşin ve Maraş.
Yetiş Ey İnsanlık, yardımımıza ulaş.
Eller açılsın, dualar yükselsin arşa.
Allah'ım acısın Ülkemize ve Maraş'a.
Düşmeyelim artık, artık hiçbir yanlışa.
Şükredelim sofradaki çorbaya, aşa.
Yıkıldı Hatay, Adıyaman ve Maraş.
Kalmadı, kalmadı taş üstünde taş.
Sarsıldı Diyarbakır, Urfa ve Maraş.
Hepimiz birlikte olacağız kardaş.
Sonsuza dek hepimiz kardaşız kardaş.