Evliyaullahın kerameti haktır. Bu husus Akaid kitaplarımızda geniş izah edilmektedir. İmâmi Rabbânî küddise sırruhu hazretleri 1/22 mektubunda: Allahu teâla bizleri evliyanın kerametleri ile şereflendirsin ve enbiyaya tam uymakla sabit kılsın, buyurdular...

كرامات الاولياء حق
Evliyaullahın kerameti haktır.
Bu husus Akaid kitaplarımızda geniş izah edilmektedir.

İmami Rabbanî küddise sırruhu hazretleri 1/22 mektubunda:
شرفنا اللّه تعالى بكرامات الأولياء وثبتنا على كمال متابعة الأنبياء
Allahu teala bizleri evliyanın kerametleri ile şereflendirsin ve enbiyaya tam uymakla sabit kılsın, buyurdular .

Yine İmami Rabbanî hazretleri ekabirin sünnetine, takvasına tam tabi olanlara ekabire tecelli eden zuhurat ve keramattan pay vardır, buyurdular.
سلّم الله على الكرام

Keşfimiz kapalı ondan zuhurat göremiyoruz, sözü yalnıştır.


Zira keşfi kapalı olan dahi ruya görebilmekte.
İlahî tecelliyat manevî terakkiyatın aynasıdır.

Mürid edebi muharrere (edebin en ince kuralları) ile müteeddib olursa mürşidin ruhaniyeti mürid ruhunda zaman zaman in'ikas eder.
Ve Mürid tasavvuf erkanına ve takva ahkamına daimî riayet ederse bu in'ikas dahi daimî kalırki buna fena fiş şeyh denilir, buyuruldu.

Rüyai sadıka ruhun Mevla ile mulakatıdır.
İnsan uyuyunca ruh vatanı aslîsi olan Rabbisine döner ...
Ama tayyip gıda yemeyen ve neticede kalbi paslanan kişinin ruhu ilahî tecelliyata mazhar olamaz ve şeytanî ruyalar görülür ya da hiç görülmez .

Mücerrebati Dirabî kitabında rivayet edildi ki, İmami Tirmizî hazretleri "Rabbimi bin kere gördüm" buyurdular .
Ve bir defasında "Ya Rabbi imansız gitmekten korkuyorum "diye niyazda bulundu .
Hak sübhenehü veteala kendisine şu zikri devamlı okuyanın kalbi ihya olur ve kalbi ebedîyen ölmez buyurdu :
يا حَىُّ يا قَيُّوم يا ذَا الجلال وَ الإكْرَام أسئلُكَ أنْ تُحْيى قلبى بنور معرفتك ابدا يا الله يا الله يا الله يا بديع السموات و الارض

beyt:
Zuhurat, ruya ile iftihar etme
Zuhuratsız gitmeyi ihtiyar etme

Gözüm görür diye iftihar edilmez
Gözü kör gitmek de ihtiyar edilmez


قُلْ هَٰذِهِ سَبِيلِي أَدْعُو إِلَى اللَّهِ ۚ عَلَىٰ بَصِيرَةٍ
..الآية يوسف /١٠٨
De ki: «İşte benim yolum budur; basiret üzere Allah´a davet ederim".

وَمَن كَانَ فِي هَٰذِهِ أَعْمَىٰ فَهُوَ فِي الْآخِرَةِ أَعْمَىٰ وَأَضَلُّ سَبِيلًا
. اسرا/٧٢
Her kim bu dünyada (manen) kör ise ahirette de kördür. Ve gidişçe daha şaşkındır

وَأَمَّا بِنِعْمَةِ رَبِّكَ فَحَدِّثْ
. الضحى/١١
Fakat Rabbinin nimetini anlat da anlat.

Ehil olana manevî zuhuratı tahdisi nimet olarak anlatılması yine ayet ile sabit olan emri ilahîdir.

قَالَ يَا بُنَيَّ لا تَقْصُصْ رُؤْيَاكَ عَلَى إِخْوَتِكَ فَيَكِيدُوا لَكَ كَيْدًا ...الآية . يوسف/٥
(Yusuf aleyhisselamın Babası) : «Yavrum, rüyanı kardeşlerine anlatma, sonra sana bir tuzak kurarlar", dedi.

Kalbinde hased olanlara ise zuhurat, ruya anlatılmaması yine ayeti kerime ile tavsiye edildi .
Yakup aleyhisselam oğluna : "kardeşlerine ruyanı anlatma " buyurdu.
Zira kalbinde maraz olan kişiler rabıtası kesik olduğunu, hatalı olduklarını mukır muterif olmak yerine, hemen buğzettikleri sözlerinden zahir olur

حفظنا الله من كلّ شرّ و شرّ حاسد آمين