1. İtikadını tashih etmezsen, yani inanç ile ilgili bilgilerin doğru olmazsa mânen intihar etmiş olursun.
2. Bir Müslümanın namaz kılmaması mânevî bir intihardır.
3. Namaz kılan bir Müslüman iken, namaz kılmayan bir Müslüman statüsüne düşen mânen intihar etmiş olur.
4. Anadili Türkçe olup da Kur’an yazısıyla yazılan Osmanlıcayı öğrenmemek, bilmemek kültür açısından mânevî bir intihardır.
5. Cep telefonu bağımlılığı eroin, kokain, bonzai gibi çok zararlı bir ibtiladır. Cep telefonu hastaları, fetişistleri mânen intihar etmiş olur. Cep telefonu bir ihtiyaç olabilir ama kesinlikle bir statü olmamalıdır.
6. Bir Müslümanın kendisine yetecek kadar ilmihalini ve İslam ahlakının esaslarını öğrenmesi, bellemesi ve öğrendiklerini hayata uygulaması farzdır. Bu farzı ihmal ve terk eden, hafife alan mânen intihar etmiş olur.
7. Nefs-i emmâresini düşman bilmeyen, onu kötülemeyen, onu zabta çalışmayan, onun istediği kötülükleri yapan bir Müslüman intihar etmiş olur.
8. Ben de Müslümanım ama Şeriata karşıyım diyen, haberi olmaksızın intihar etmiştir.
9. Parayı putlaştıran, zengin olmak için her haltı yiyen, her haramı işleyen kişi mânen intihar etmiştir.
10. Ruhbanları, şeyhleri, üstadları, ağabeyleri erbab haline getirenler, putlaştıranlar mânen intihar etmiştir.
11. Cemaat, tarikat, hizip, fırka, grup, parça holiganlığı yapanlar mânevî müntehirlerdir.
12. Devamlı gıybet eden, etme diyenlere ben gıybet etmiyorum söylediklerimin hepsi doğrudur diyen beyinsizler intihar ediyorlar da farkında değiller.
13. İntihar etmek için apartmanın terasından atlamak veya siyanür içmek gerekmez. Küfre ve zulme rıza göstermek de bir tür intihardır.
14. Oğlunu kızını iyi Müslüman, iyi insan olarak yetiştirme konusunda bir şey yapmayıp; onların hayatta bol para kazanıp lüks yaşaması için çırpınan ana babalar hem kendileri intihar etmiş, hem de çocuklarını mânen katl etmiş olur.
15. Kur’ana, Sünnete, Şeriata, fıkha aykırı şeytanî tesettüre bürünerek, erkeklerin bakışlarını açık karılardan daha fazla çeken Süslüman bayançeler mânen intihar etmiş olur.
16. Hiç durmadan ben ben ben diyenler, kendilerini, Nasreddin Hoca’nın eşeğinin bastığı yer gibi dünyanın merkezi ve mihveri görenler mânevî intihar yolundadır.
17. Ben ölüm döşeğinde can çekişirken büyüğüm yetişir ve beni Cennete postalar diyenler mânen intihar etmiştir.
18. Ben zekatımı verdikten sonra her türlü israfı yapabilirim, lüks bir hayat sürebilirim, Müslümana her şeyin en iyisi, en lüksü, en pahalısı, en israflısı, en gösterişlisi layıktır zaten diyenler mânen ihtihar yoluna girmiş olur.

(İkinci Yazı)

Uyarı Mektubu


FÂNİLİKLER dünyasındaki şu gelip geçici hayatını derin derin bir düşün. Doğduğun tarih belli, gideceğin ölüm tarihini henüz bilmiyorsun. Sen bir yolcusun, bunu unutma hiç. Sen yaratılmışsın ve senin bir Yaratıcın var. Niçin yaratılmışsın? Yaratanın senden neler istiyor? Bunları mutlaka öğrenmen gerekir. Niçin varsın? Nereye gideceksin?
Seni uyarmak, seni kurtarmak, seni aydınlatmak, seni bilgilendirmek için bundan 1400 küsur yıl önce biri gönderildi. Ona kulak ver. O sana, bu dünya hayatının bir imtihan olduğunu, burada ektiğinin ürününü âhirette biçeceğini, dünyada nasıl yaşaman gerektiğini, kurtuluş ve saadet yollarını ve vesilelerini anlatıyor.
Haberci, sana ve insanlığa, Yaratan katından bir kitap getirdi. Senin kurtuluşun, saadetin, haysiyetin bu kitaptadır. Sakın ona sırt çevirme, ondaki emirleri yasakları öğütleri öğren.
Tarihe bak, bugüne bak, dünyanın ve insanlığın haline bak. Çok kötülükler, isyanlar, inkarlar, zulümler, yanlışlar, sapıklıklar var. Bunlar nasıl düzelecek? Yeryüzünde adalet ve barış nasıl sağlanacak?
İnsanların büyük kısmı gaflet içinde yaşıyor.
Kendini nasıl kurtaracaksın? Varsa çoluk çocuğunu nasıl kurtaracaksın? Şehrini, ülkeni, dünyayı, insanlığı nasıl kurtaracaksın?
Yaratılışa, fıtrata aykırı kötülükler yüzünden dünya batacak hale geldi. Hava kirliliği korkunç boyutlarda ulaştı. Kutuplardaki buzlar erimeye başladı. İleride bir tufan olabilir.
Şeytanî ve Tağutî güçler nükleer silahlar yaptı. Dünyada, dünyayı bin kere mahv edecek atom silahı var. Üçüncü cihan savaşı dünyanın ve insanlığın sonu olabilir.
Gafleti bırak, söylediklerinin bildirdiklerinin hepsi doğru olan Haberciye kulak var. Müslüman olmayan ülkelerdeki nice insan akın akın onun davetine icabet ediyor. Onun getirdiği kitabın, dinin hak olduğunun bir ispatı da bu kitlesel hidayetlerdir.
Şeytan, Tağut, azılı ve agresif kafirler, cümle münafıklar; Haberciyi ve onun Yaratan katından getirdiği İslam dinini, nizamını inkar ediyor. Sakın onlara kapılma.
Dünya imtihanı hem kolaydır, hem çok zordur. Soruların cevapları önceden bildirilmiştir. Oku, ders al ve öğren.
İslamı anlamamış, yüzeyde kalmış, kalplerine iman yerleşmemiş cahillerin, kaba sabaların, hoyratların yaptıkları yüzünden sakın İslamdan ve Kur’andan soğuma.
Madem ki, yaratılmışsın Yaratanını tanı, onun senden ne istediğini öğren. Onun rızasını kazan.
Sadece akıl yeterli olsaydı, dünyada bu kadar fitne fesat olmazdı.
Aklını çalıştır, Kur’anı kendine rehber edin.
Dinin ve dünya nizamın İslam olsun.
Nebin, rehberin, seyyidin Muhammed Mustafa (Salat ve selam olsun ona) olsun.
Ahirete inan, dünyada yaptıklarının hesabını vereceğini iyi bil. Âdil ol, insaflı ol, temiz ol, ahlaklı faziletli ol.
Azgınlık ve beyinsizlik yapma.
Dosdoğru ol, yamukluk yapma.
İmanlı ol, şirke ve küfre sapma.
Gözlerini aç, her yerde sana ötelerden gönderilmiş irşad ve uyarı mektupları vardır. Onları gör ve oku. Kurtul, saadet bul. Bu yazı sana bir uyarıdır…