Mü'min genç!
Arş'ın gölgesini kendisine mekân
edinmeyi uman, ulularla beraberliği isteyen, fanilikten ebedîliğe
yürüyen umut yüklü genç! Seven ve sevilen, beklenen, ayakta ve
azimli, yaşadığı zamanın ötelerinde duran, imanıyla, ameliyle
farklı genç! Sen farklısın ve farksın. Sıradan biri değil,
sıraların önünde duran, kendisinden daha fazlasını bekleyenler için
büyüyen birisin. Sen farklısın ve farksın.
Fark sensin.
Farklı olmanın, yüklü bir bulut gibi semalarımızda beliren bir genç
olmanın zorunlu gereklerinden biri de her şeyinde farkının seni
simgelemesi olmalıdır. Vakarın ve heybetin seni yansıtmalıdır.
Tevazu sende izlenebilmelidir. Gözlerinin hak olanı görmedeki
hassaslığı, kulaklarının batılı filtrelemesi, ellerinin ayaklarının
mubahlardan gayrisine işlememesi sana ait ve seni sen yapan
özelliklerin olmalıdır.
Seni izleyen dostların heyecanlansın. Sende geleceğin muştularını
izlesinler. Çiftçilerin yüzünü güldüren bulutlar gibi ol. İçinde
beyaz önlüklü doktorun çıktığı bir ambulans ol. Topraktan fışkıran
bir pınar ol. Çatlamış toprağı sula, insanların bağrını serinlet.
Sen farklısın, fark sensin.
Düşmanın kim ise o da senden ürksün. Heyecanın, gayretin, sempatin
ürkütsün. Sen yolda iken engeller yolundan çekilsin. İşte bu senin
farkındır; umutla bekleyenin kadar ürkerek korkuttukların da
bulunsun. Asırlardır engelleniyorsun, o kadardır da
bekleniyorsun.
Sen, Rabbinin huzurunda rükû ederken, secdede alnını toprağa koymuş
iken, melekler de insanlar da seni o muhteşem miracında izlesinler.
Rükûun farklı, secden farklı olsun. Zikrin, amelin, işin, sözün,
bakışların bambaşka olsun. Senden ihlas ve samimiyet, sadelik,
berraklık yayılsın. Sözlerin hakkı tutup kaldırsın. Dilin hakkın
dili olsun.
Mü'min genç! İman, olduğu gibi harekettir;
hareket getirmeyen iman, örnek nesil olan ashabın imanının
gerisindedir. İman ile beraber Mus'ablaşıp yollara düşmek gerekir
ki, iman iman olsun. İman, cennetin adını duyunca elindeki salkımı
atıp, cennetteki salkımlara koşanların işidir. İman teslimiyettir.
Allah ile pazarlık cüreti gösterenin imanında sıkıntı olur. Tam
teslim olan, bedenini, aklını ve malını vermekte ileri geri
yapmayanın imanı meleklerin imrendiği imandır. Böyle olmayan hem
çetin bir yokuşta susayacak hem de kendini aldatmış
olacaktır.
Sakın kendini aldatma. Samimi ol, yürekli ol, gerçekçi ol. Sen
farklısın ve farksın. Namazında tanınmalısın. Kur'an tilavetinde
bilinmelisin. Cihadında anlaşılmalısın. Heyecanında izlenmelisin.
Umudunda dolup taşmalısın. Sinip kalma. Pısırık bir görüntü verme.
İnsan peşinde sürüklenme. Ölürken bile canlı ol; bütün dünyanın
yıkıldığı bir anda elindeki fidanı dikecek azmin eksik olmasın.
Kimsenin olması gerekmeden sen olmalısın. Her yer senin, her zaman
seninle işler olmalıdır. Elini kaldır, yükselt ve parmak uçların
Arş'a değene kadar indirme elini bir daha.
Oku ve okut. Yürü ve yürüt. Sabret, sebat et. Yardım isteme, yardım
et. Yürüme koş!
Sakın doğum tarihini, annenin rahminden çıktığın gün olarak
belirleme; çok az yaşamış olursun. Ölümü de, toprağın altına
girdiğin zaman olarak bilme; hiç denecek kadar az yaşarsın. Rabbine
'evet' dediğin günden başla yaşamaya. Doğum tarihini o güne kaydet.
Bir daha da ölmeyi düşünme; ebedîlik diyarında, dostlarınla,
emellerinle buluşacağın mekândaki ölümün öldüğü yerde bil kendini.
Böyle bilenlerle otur kalk. Takvimini böyle kur, ajandanda bunlar
yazılı olsun. Kendini ne köyünle ne de kasabanla daraltma. Dünya
sana dardır, uzay da yetmez senin sevdana. Seni rahatlatsa ancak
ebedîlik diyarı rahatlatır. Ömerlerle, Nesibelerle muhabbete
dalmadan sözün bitmesin. Bir daha susatmayan sudan içmedikçe hiçbir
suya kanmayasın. Sakın bir yere yerleşik kalma. Yürü ve oturma.
Oturulacak yere varmadan yolun bitmesin.
Sen farklısın. Sen farksın. Sen umutsun. Sen
beklenensin…
İlmin, ibadetin, heyecanın, zikrin, basiretin, idrakin, yürüyüşün,
tutuşun imanındandır. Seni bekleyen nesillerin bunları görmesi
haklarıdır. Kolay mı beklemek? Gözü ufuklarda kalmış olmak kolay
mı?
Sen farklısın, sen farksın. Farkını ajandandan görelim. Sen yokken
de notlarından seni okuyalım mü'min genç. Parmak uçlarından, ayak
izlerinden seni izleyelim. İşlerin seni göstersin ey farklı
genç.