“Kaybolma sakın” diye tembihte bulunduğumuz kişiler için genelde akla gelen,  bir yere gittiğidir ve orada yolları karıştırma ihtimali vardır. O nedenle “kaybolma sakın” diye ikaz söz konusudur.

'Kaybolmasakın' dediğimiz biri için ilk akla gelen husus nedir?

Cevaplar aklı selim kişiler için şu üç madde halinde özetlenebilir.

1-Bilmediği bir yere gidiyordur. Yolları karıştırabilir.

2-Yaşı çok küçüktür, acemidir, o gittiği yeri biraz bilse de yine de yolları karıştırabilir.

3-Yaşı çok büyüktür, beyni yorgundur, o gittiği yeri çok iyi bilse de yine de yolları karıştırabilir.

'Kaybolma sakın' diye tembihte bulunduğumuz kişiler için genelde akla gelen, bir yere gittiğidir ve orada yolları karıştırma ihtimali vardır. O nedenle 'kaybolma sakın' diye ikaz söz konusudur.

Tabi, ormana, kırsal bir alanda gezmeye, dolaşmaya gidenlere de 'kaybolma sakın' diye uyarıda bulunulabilir.

Ormanda kaybolmak, şehirde kaybolmaktan daha tehlikelidir. Ormanda kaybolduğunuzda yol soracak kimse bulamazsınız ve mazallah vahşi hayvanların saldırısına da uğrayabilirsiniz.

'Kaybolma sakın' şehirde de kaybolma, ormanda da kaybolma.

İkisi de tehlikelidir.

Bu ikisinden daha tehlikeli kaybolma yeri daha var.

Daha doğrusu, şöyle anlatalım son cümledeki kastımızı.

Kaybolma ihtimali olan bir yer var ki, büyük şehirlerden de tehlikeli, koskoca ormanlardan da daha tehlikeli bir yerdir orası.

Merak ettiniz değil mi o yeri.

Haydi cevapları alalım.

Önce net bir şekilde soralım.

Kaybolma ihtimali daha fazla bir yerdir ki,büyük şehirlerden, koskoca ormanlardan da, ıssız bucaksız ovalardan da, insan ayağı basılmamış dağlardan da, insansız kırsal bölgelerden daha tehlikeli o yer. Neresidir o yer?

Şehir, orman, dağ, ova ve kırsal bölgelerden daha tehlikeli olup da kaybolma ihtimali olan yer neresidir?

Cevap: Mağaralar.

Değil. Mağaralar da değil.

Cevap: Denizler, okyanuslar.

Değil. Denizler, okyanuslar da değil.

Sanırım bu sorunun cevabını bulamayacaksınız.

Sizi fazla merakta bırakmayayım.

Şehir, orman, dağ, ova, kırsal bölgeler, mağaralar, denizler ve okyanuslardan daha tehlikeli olup da kaybolma ihtimali en fazla olan yer Dünya'dır.

Dünya,kaybolma ihtimali en fazla olan yerdir.

Ancak, bu sözden kastım yanlış anlaşılmasın. Maddi ve bedenen bir yere giderek kaybolmadan bahsetmiyorum.

Kastım manevi kaybolmadır.

Kastım ruhen kaybolmadır.

Gerçekten de Dünya bizi o kadar tesiri altına alıyor ki kaybolup gidiyoruz.

Dünya hengamesi, Dünya telaşı. Dünya'da geçim kaygısı ve Dünya'nın nice zorlukları altında kaybolup gidiyoruz.

Maalesef durum bu.

İşte birçoğumuzun Dünya'da manen kaybolduğunu görerek 'kaybolma sakın' diye sesleniyorum.

Nerede kaybolma?

Tamam, şehirde, ormanda, dağda, ovada, kırsal bölgelerde, mağaralarda, denizler ve okyanuslarda kaybolma ve dikkatli ol.

Ancak bunlardan daha mühimi, Dünya'da kaybolma.

Dünya'da'kaybolma Dünya'da sakın' diyorum.

Hem Dünya telaşı ve hengamesi içinde kaybolma, hem de boş boş oturup da kaybolma.

Sen bu Dünya'ya yalnız maddi iş güç için mi gönderildin? Maddi iş ve güçleri hallettin emekli oldun, Dünya'ya kahvehanelerde boş boş oturmak ve sabahtan akşama kadar okey ve iskambil kağıdı oynamak için mi gönderildin?

Kahvehaneler önünden geçiyorum. Genci yaşlısı, emeklisi çalışanı, işsizi işlisi Dünya'da kaybolmuş, o kahvehanelerde zaman öldürüyorlar.

Zaman cellatları onlar.

Onlar yalnız cellat değil, aynı zamanda zaman haini onlar.

Allah'ın kendilerine verdiği ve emanet ettiği zamanı heder eden 'zaman hainleri' onlar.

Birahanelerde, barlarda kaybolmuş zaman cellatları ve zaman hainleri de aynı kahvehanelerde boş boş oturanlar gibidir.

Hepsinin yaptığı aynı, zamanın kadrini bilmemektir hepsinin hali pür melali. Zavallı ve acınası bir durum.

Ben Dünya telaşı ve hengamesi içinde olanlara ve zamanın, ömrün değerini bilmeyen herkese sesleniyorum.

Kaybolmayın sakın.

Bu kadar sesleniş yetmez.

Üstüne bir de şiirimle sesleniyorum. Şiirim akıl sahiplerinedir.

KAYBOLMA SAKIN*

Dinle beni, sen ve ben, ikimiz, yalnızız.

Böyle kalabalık görünsek de çok azız.

Diren hayata temiz, iffetli kal, ol aziz.

Bu Dünya telaşı içinde kaybolma sakın.

Çekil bir köşeye, izle Dünya'yı uzaktan.

Kaç kurtar kendini, nefsani tuzaktan.

İn aşağı, son sürat giden o kızaktan.

Bu geçim savaşı içinde kaybolma sakın.

Dili olsa da konuşsa, sokaklar ve taş.

Onlar ki sessiz, sakin, sonsuza dek sırdaş.

Gel de, kulak ver bana fani ve garip yoldaş.

Bu Dünya telaşı içinde kaybolma sakın.

Yok sayarlar bizi, var olduğumuz halde.

Bırakıp da giderler solduğumuz halde.

Ancak değer verirler, öldüğümüz halde.

Bu Dünya telaşı içinde kaybolma sakın.

Bu geçim savaşı içinde kaybolma sakın.

*26 Kasım 2022, Tokat. Bu şiirimi Tokat'ta seyahat sırasında yazdım.