Bilindiği gibi ülkemizde zaman zaman idari işlemlere karşı yürütmenin durdurulması veya iptali yönünde idare mahkemesine davalar açılmaktadır. Açılan bu davalar sonucunda yapılan idari işlemin hukuka aykırı olduğu idare mahkemesi tarafından tespit edildiğine karar verilmesi halinde idari işlem yapıldığı andan itibaren hükümsüz hale gelmektedir.
İdare mahkemesi kararlarının uygulanmaması
Bilindiği gibi ülkemizde zaman zaman idari işlemlere karşı yürütmenin durdurulması veya iptali yönünde idare mahkemesine davalar açılmaktadır. Açılan bu davalar sonucunda yapılan idari işlemin hukuka aykırı olduğu idare mahkemesi tarafından tespit edildiğine karar verilmesi halinde idari işlem yapıldığı andan itibaren hükümsüz hale gelmektedir. İşlemi yapan İdare, idare mahkemesi tarafından verilen iptal kararının uygulamak zorundadır. Söz konusu İdare mahkemesinin vermiş olduğu kararının uygulanması hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir. Mahkeme kararının uygulanmaması tazminat hakkı doğurur.
Yürütmenin Durdurulması Kararlarını Uygulama Zorunluluğu
Anayasamızın 138.nci maddesinin son fıkrasına göre, yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez hükmünü amirdir. İdari işlem hakkında idare mahkemesi tarafından iptal kararı verilmesi ile birlikte; idari işlem geriye yürür biçimde ortadan kalkar ve hukuka aykırı işlemin yapılmasından önceki hale geri dönülür. Bu anlamda iptal edilen işlemin uygulanabilirliği son bulur ve işlemin yapılmasından önceki hukuki durum yürürlük kazanır. Ancak bazı hallerde idarenin iptal kararını yerine getirebilmesi için iptal edilen işlemin tersine bir işlem yapması veya iptal ile ilgili olanların hukuki durumlarında değişiklik yapması gerekebilir. İşte bu durumda idare mahkeme tarafından verilen iptal kararını gecikmeksizin, gereği gibi, eksiksiz biçimde uygulamak zorundadır.
İptal Kararının Uygulanmamasından Doğan Sorumluluk……………..
İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28.maddesinin 1.fıkrasına göre, Danıştay, Bölge İdare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. Söz konusu İdare Mahkemesi Kararının Uygulanmaması durumda idarenin ağır hizmet kusuru işlediği söz konusu olacağı kabul edilmektedir.
Maddi ve Manevi Tazminat Davası………………….
Keza İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28.maddesinin 3.fıkrasına göre; Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri, İdare ve Vergi Mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde İdare aleyhine Danıştay ve ilgili idare mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açabilir.
Bu durumda mağdur olan ilgili, maddi ve manevi zararları açısından, idareye karşı idari yargıda tazminat davası açılabilir. Mahkeme kararlarının süresi içinde kamu görevlilerince yerine getirilmemesi halinde tazminat davası ancak ilgili idare aleyhine açılabilir. İdare mahkemesi kararının uygulanmaması nedeniyle idareye karşı açılacak maddi ve manevi tazminat davası tam yargı davası şeklinde açılır. Dolayısıyla görevli yargı yeri idare mahkemesidir.
Sevgilerimle