BOŞLUĞU SEN DOLDUR
Türkiye, canlı vericili organ nakillerinde dünyada ilk sırada
yer alırken kadaverik organ bağışında maalesef batı toplumlarının
çok gerisinde kalıyor. Batı toplumlarında kadaverik organ bağışı
milyon nüfus başına 20-35 düzeylerinde iken ülkemizde milyon nüfusa
yalnızca 5-7 kadaverik organ bağışı düşüyor. Yani 80 milyonluk
ülkemizde beyin ölümü sonrası organ bağışı son derece yetersiz ve
bu nedenle organ beklerken kaybedilen hasta sayımız her geçen gün
artıyor.
3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası dolayısıyla, Ankara Üniversitesi Tıp
Fakültesi’nde düzenlenen “Boşluğu Sen Doldur, Organ Bağışla Hayat
Ver” sempozyumunda konuşan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı ve Organ ve Doku
Nakli Merkezi Mesul Müdürü Prof. Dr. Ahmet Rüçhan Akar, toplumda
farkındalığın arttırılması gerektiğini belirtiyor.
Prof. Dr Akar, “Ülke kaynaklarımız değerlendirildiğinde, güçlü
sağlık altyapısı, bilimsel insan gücü ve yeterli donanıma sahip
olmamıza rağmen bu konuda bir ilerleme sağlanamaması son derece
üzücü. Kendi öz kaynaklarımızla organ bağışı işini çözmemiz
gerekiyor. Türkiye’ye yakışmayan bir durum aslında” diyerek
ülkemizin organ bağışı karnesini açıklıyor.
Ülkemizde gerçekleştirilen böbrek nakillerinin yüzde 80’i canlı
vericilerden sağlanıyor. Diğer bir deyişle, ülkemizde
gerçekleştirilen böbrek nakillerinin ancak yüzde 20’si kadavradan
sağlanırken kadaverik böbrek nakil oranları ABD’de yüzde 68,
Avrupa’da ise yüzde 70. Yine ülkemizde gerçekleştirilen karaciğer
nakillerinin yüzde 73’ü canlı vericilerden sağlanıyor. Diğer bir
deyişle, ülkemizde gerçekleştirilen karaciğer nakillerinin ancak
yüzde 27’si kadavradan sağlanırken kadaverik karaciğer nakil
oranları ABD’de yüzde 94, Avrupa’da ise yüzde 86.
918 Hasta Kalp Bekliyor
Prof. Dr. Akar, kalp bağışında çok geride olduğumuzu dile
getirerek, “Kalp nakilleri yalnızca beyin veya dolaşım ölümü
gerçekleşmiş kadavradan yapılabildiği için ülkemizde milyon nüfus
başına 1 kalp nakli gerçekleştirilebiliyor. Ülkemizde 1968 yılından
bu yana, yaklaşık 50 yılda toplam bin 14 kalp nakli
gerçekleştirilmiştir. Diğer bir deyişle Türkiye’de halen yaklaşık
150’si acil olmak üzere 918 hasta kalp beklerken yılda yalnızca
yaklaşık 80 kalp nakli yapılabilmektedir” açıklamasında
bulunuyor.
Her gün dünyada 18 kişi organ nakli bekleme listelerine alınırken,
her gün 22 hasta donör bulunamaması nedeniyle bekleme listelerinde
hayatlarını kaybediyor. Prof. Dr. Akar, dünyada özellikle kadaverik
yani beyin veya dolaşım ölümü gerçekleşmiş hastalardan yapılan
organ bağışı sayılarında istenen düzeye hiçbir zaman çıkılamadığını
kaydederek, “Beyin ölümü gerçekleşen bir hastada organ bağışı
yapılmadığında ise tüm organlar ne yazık ki toprağa gitmektedir,
nakil bekleyen hastaların umutlarıyla beraber. Halbuki bir organ
donörü 8 hastayı yaşama tutundurabilmekte ve en az 50 aile
bireyinin yaşamını ciddi olarak etkileyebilmektedir” diyor.
Sağlıkla kalın.