BOŞ ADAMLAR

Boş ve hatta bomboş adamların istilası altındayız. Bakmayın öyle koca koca koltukları istila ettiklerine ve bakmayın öyle şatafatlı arabalara binmeleri ve yığınlarca şaklaban ve palyaçoların etraflarında Kâbe misali dönüşlerine. Boş ve hatta bomboş tipolojilerdir çoğunluğu…

Koca koca görünüşleri sizleri asla aldatmasın. Kocaman bir çınar gibi görünmeleri de ayrı bir illüzyon. Yalanları, kibirleri, ikiyüzlülükleri, samimiyetsizlikleri, gövdesi göz alıcı ama içini kurt yemiş çınardırlar…

Konuşurlarken ve anlatırlarken hep klasik mitos ve kahramanların arkasına saklanan cücedirler. Kendilerinin ve kendilerine ait bir cümlelik özellikleri dahi yoktur ve o sebeple tilki kurnazlığı yaparak, toplumun kabul edip teveccüh gösterdiği kişiler üzerinden geçinir bu asalak güruh.

Bu mitosların arkasına sığınıp nemalanan cüceler, bir diğer taraftan kahraman ve mitos olmanın da hesaplarını yapmaktadırlar. Bu anlam da bir sürü kapıkulu edinir ve düzenli cülus dağıtmayı da ihmal etmezler.

Basit ve ucuz hesaplardan hareket eden bu birliktelik, zerre kadar inanç, iman ve güven barındırmamaktadır. Bu sebeple gün aşırı sayısız ve galiz küfürler ederler birbirlerinin ardısıra…

Tükürüğün dahi iltifat olacağı bu sülük ve asalak zümre, birde küçük dağları ben yarattım edasıyla yürümez mi!? İki karnım olsaydı da birisini deşseydim dedirterek saç baş yoldururlar insana.

Bütün sükselerine rağmen, bütün lüks ve şatafatlarına rağmen, kocaman bir sıfır olduklarını istemeye istemeye milletin gözlerine gözlerine sokarlar da, Allah, almaya insandan basiret ve feraseti

Sağ ve solunuzda bulunanların cüsselerine ve konumlarına göre değerlendirmeye başlayın ve söylediklerimi test edin. Göreceksiniz ki 4*4 =16ediyor gibi görünenlerin kocaman bir sıfıra tekabül ettiğini…

Böyle bir teste davet ederken, bir çoğunun da cesaret edemeyeceğini de bilirim zira, putlarının helvadan olduğunu görmek büyük bir travma yaratacaktır…

Öyle her babayiğidin harcı mıdır!? Kocaman bildiklerinin hiçliğine tanık olmak?

Öyle her babayiğidin harcı mıdır? Helvadan putu öğlen menüsüne dâhil etmek?

Kaldırın ve çıkarın kafalarınızı kum ve topraktan. Biraz silkinin ve azıcık aralayın gözlerinizi. Ruhunuz ve aklınızı kendi yörüngesinde serbest bırakın ve sonra hâkim dahi olamayacağınız diliniz ‘’kral çıplak‘’ diye haykıracaktır…

Büyüklerin bir hiç, korkuların yersiz, kulluğun ahmaklık olduğunun utana utana şahidi olacaksınız. Bir kimlik, bir kişilik, vakar, onur ve haysiyet kalkanı ile muhteşem bir güven ve huzur içerisinde olmanın, engin huzuru sarıp sarmalayacak sizleri.

İmanlı ve omurgalı olmanın özgüveni yoldaş olunca size, gelecek ve rızk endişesi buhar olacak sizin dünyanızdan. Gelecek ve rızk endişesi, boyunlara geçirilmiş kölelik zinciri olduğunun bilinç ve şuuru, sizi yeniden inşa edecek erdemliler camiasında.

Gözümüzde büyüttüğümüz hiçbir şeyin ve kimsenin, bizden ve bizim sahip olduklarımızdan daha büyük olmadığını görmek, hatta sahip olduklarımızın birçoğundan mahrum olduklarını bilmek, içiniz de merhamet ve acıma duygusuna bile bir tetik dahi atacaktır.

Merhamet ve acıma duygumuza, göstereceğimiz merhametli yaklaşıma ne kadar layıktırlar diye sormak isteseniz dahi, soramayacağınız kadar zavallı olduklarına kadar şahit olacaksınız.

Korkmayın yahu! Hadi yüzleşin…