Yarın orta öğretim sahasında yapılacak bir sınav/imtihan için tv programında bir “uzman” (mütehassıs) konuşuyor.
Yarın orta öğretim sahasında yapılacak bir sınav/imtihan için tv programında bir 'uzman' (mütehassıs) konuşuyor.
Mütehassis değil mütehassıs. Bazıları bu iki kelimeyi karıştırıyor. 'Mütehassis' duygulanmak demek, mütehassıs günümüzün ifadesiyle 'uzmanlık' demek.
Bahse konu mütehassıs ebeveynlere şöyle tavsiyede bulunuyor;
'Çocuklarınıza polis gibi değil doktor gibi davranın'.
Yani çocuklarımıza 'baskıcı' olmayalım demek istiyor.
Fakat kullandığı kavram biraz problemli değil mi?
'Polis gibi davranmayın' derken polisler rencide olmaz mı?
Bu, kaş yapayım derken göz çıkarmak değil mi?
Bizim bazı 'uzmanlarımızın' bütün işleri böyle değil mi?
Bu davranış tarzı her sahada böyle değil mi?
Siyasette de böyle değil mi?
Mesela seçimler bitti ama hala 'benim attığım partiye niye oy atmadınız' diye saldıranlar, hakaret edenler, hesap vereceksiniz vs diyenler yok mu?
Velhasıl memleketimizde normali bulmakta güçlükler içindeyiz.
Akl-ı selim olmak için zevk-i selim olmak lazım.
'Hırs' ile 'ihtiyaç' kavramını birbirinden ayırmamız gerekiyor.
Hırsın var olduğu yerde helal ile haram birbirine karışır.
Helal hassasiyetinin az olduğu toplumlarda sosyal barış zedelenir.
Unutmayalım aynı gemideyiz ve birbirimize ihtiyacımız var.
