Okuyup bitirdikten sonra kimse ‘’vay arkadaş siz şiddeti mi destekliyorsunuz?’’ diye iftira atıp konuyu çarpıtmaması için makaleye yukarıdaki duyuru niteliğinde açıklamayla başladık. Evet tekraren yine vurguluyoruz, ‘’Modern çağda, sivil kurallarla yönetilen dünyada kalemle yapılan yanlışları silahla düzeltmek, kalemleri silahlarla susturmak hem yanlış, hem de imkansız bir acizliktir. Zira şimdiki zamanda kırılan her kalemden en az 7 kalem daha doğmakta.’’
Charlie Hebdo kimdir? Ne iş yapar?
Fakat an itibariyle konuyla ilgili tüm dünya basınının bir anda kime yapıldığından çok kimin ne yaptığına odaklanarak islamofobik bir algı oluşturduğunu da altını çizerek yazıyoruz. Konuya devam etmeden önce şu Charlie Hebdo nedir, kimdir ve ne iş yapar anlamaya çalışalım.
Charlie Hebdo (Türkçe ‘’Haftalık Charlie’’) Fransızca yayımlanan anarşist sol profilli mizah dergisidir. Dergi her ne kadar politikacı ve magazin dünyasının bilinen kişilerini eleştiren karikatürler yayınlasa da tüm zamanlar için ana hedefi din olmuştur. Nitekim dergiyi kuranlar ve çalışan ekibin tamamı ateisttir.
İnançlara ağır hakaret
Esasında 1970’ten beri çıkan derginin kökleri 1960’lı yılların Hara-Kiri adlı ünlü dergisine dayanır. General de Gaulle’nin ölümü ile karikatürler nedeniyle kapatılan Hara-Kiri’nin yerini Charlie Hebdo almıştır. Tüm yayın tarihi boyunca provokatif uslubu takip eden dergi, karikatürlerle her türlü inanca ağır hakaretli eleştirilerde bulunmuş ve bu yüzden hakkında çok sayıda dava açılmıştır. Dergiye karşı en çok dava açanlardan biri de Katolik Kilisesidir.
Charlie Hebdo: İncil, Kur'an-i Kerim ve Tevratı tuvalet kağıtı olarak karikatürize edilmiştir
Filistinli Müslümanlara "hayvan" dediler
Gelelim zurnanın son deliğine, mizahsa mizah. Mizah dergisini ciddiye almamak lazım ya Avrupa düşünce özgürlüğüne göre. Charlie Hebdo’nun Müslümanlarla olan anlaşmazlığı esasında 2000 yılında yayınladığı bir makalede Filistinli Müslümanları hayvanlarla eşdeğerde tutarak ‘’uygarlık dışı insanlar’’ addetmesiyle başlıyor. Hatta yazıdaki hakaret ve ırkçılık o kadar şiddetliydi ki, derginin kendi yazarlarından gazeteci Mona Chollet makaleyi ırkçılıkla eleştirmiş ve bu yüzden Charlie Hebdo’nun editorü Philippe Val tarafından kovulmuştu.
Hazreti Muhammed karikatürü
9 Şubat 2006’da ise Danimarka gazetesi Jyllands Posten’in daha önce yayınladığı Hazreti Muhammed karikatürlerini tekrar kendi sayfasında yayınlayan Charlie Hebdo sadece ülkedeki müslümanların değil, dönemin Fransa cumhurbaşkanı Jaqcues Chirac’ın bile tepkisini çekmişti. Ancak Charlie Hebdo ekibi tepkileri sadece ‘’karikatürler dergiye ekonomik katkı sağlamakta, dergi tirajını 100 binden 160 bine çıkardık ‘’ gibi basit bir açıklamayla geçiştirmişlerdi.
Geleneksel Fransız mizahı korunmalı
Tepkilere aldırmadan Muhammet karikatürleri yayınlamaya devam eden Charlie Hebdo Şubat 2007’de Fransa’daki Müslüman Kurumları tarafından mahkemeye verilmişti. Fakat dönemin Cumhurbaşkanı adayı Nocolas Sarkozy, Merkez Sağ Partisinden François Bayrou ve şimdiki cumhurbaşkanı François Hollande mahkemeye ‘’Geleneksel Fransız mizahını korumayı ve ifade özgürlüğünün kısıtlanmaması gerektiğini’’ taleb eden mektupla müracaat ederek Charlie Hebdo’yu savunmuşlardı.
Fransızların hakaret içeren karikatürleri ulusal bir meseleymiş gibi savunması Müslümanlar özellikle Türkler açısından doğal olarak anlayışla karşılanamaz. Fakat bir takım istatiklere ve Fransanın mevcut realitesine bakılırsa aslında Müslümanlar bu gibi olaylarla başa çıkmak için şiddet kullanmanın dışında daha farklı yollar izlemeliler.
21 milyon Ataist
66.6 milyon nüfusa sahip Fransa’da ülke nüfusunun yüzde 31’i kendisini ateist ve agnostic olarak tanımlamakta. Yani neredeyse 20.6 milyon Fransız her hangi bir dinin mensubu olmayıp ilah ve ya tanrının varlığını kabul etmemekte. Ülkedeki Müslüman nüfus oranı ise Fransa İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre yüzde 10’u geçmiyor. Mizah yapacak olursak, peygamberimizin karikatürünü çizemezsiniz diyen 6 milyon Müslümanın ne düşündüğü 21 Milyon dinsiz için şimdilik pek bir önem taşımıyor. Bahsettiğimiz Fransız realitesi bu işte…
Charlie Hebdo ekibi kimlerden oluşuyor?
Charlie Hebdo ekibine gelince: 7 Ocak 2015’te dergi ofisine yapılan silahlı saldırıda hayatını kaybedenler derginin beyin takımı sayılan kişilerin hayatı ve yaşam tarzı incelenirse Müslümanlarla dalga geçmelerinin nedeni pek iyi anlaşılır. Dergi ekibinden:
Charlie Hebdo, Karikatürist Georges Wolinski:
1934 Tunus doğumlu, yahudi bir ailenin çocuğu olan Wolinski aslında mimardır. Fakat 1968’de Fransa genelinde çıkan öğrenci ayaklanmasından sonra anarşist akımın basın ve yayın öncüsü olan Wolinski Charlie Hebdo’nun önemli isimlerinden olmuştur.
Charlie Hebdo, Tignous takma adlı karikatürist Bernard Verlhac
1980 Doğumlu aslen Ekvador kökenli yahudi bir ailede doğan Verlhac Charlie Hebdo dışında eş zamanlı olarak hem Fransız Marianne, hem de Fluide Glacial gazeteleri için makale ve karikatürler hazırlamaştır.
Chalie Hebdo, Derginin hisse sahibi ve yazar Bernard Maris
1946 doğumlu Fransız gazeteci Maris Charlie Hebdo’nun yüzde 11 hissedarı olmakla birlikte hem gazeteci, hem Paris Üniversitesinde profösördü. Maris aynı zamanda hem Iowa Üniversitesi’nde (ABD) ekonomi dersleri vermmekte, hem de Peru Merkez Bankası’nda ekonomi danışmanlığı yapmaktaydı. Bernard Maris aynı zamanda Türkiye ve diğer Balkan ülkelerinin AB üyeliğine şiddetle karşı çıkan tavırlarıyla bilinmekte.
Charlie Hebdo, Karikatürist Jean Cabut
Cabu takma adıyla yazıp çizen Charlie Hebdo’nun beyin takımından Cabut karikatürist ekibin en yaşlı üyesiydi. 1938 doğumlu Cabu Müslümanlar ve İslamla Fransa – Cezair Savaşı (1954 – 1962) yıllarında tanışmıştı. Bağımsızlık mücadelesi veren Cezairlilere karşı Fransız ordusu saflarında iki yıl silahıyla savaşan Cabu savaştan sonra İslam karşıtı görüşlerine kalemiyle devam etmiştir.
Ve neredeyse Charlie Hebdo ile özdeşleşen, karikatürlerin ekserisini çizen Stephane Charbonner’e gelince…
1992’den beri Charlie Hebdo’da çalışan Stephane Charbonner 2009’dan bu yana derginin Genel Yayın Yönetmenliğini yapmaktaydı. Bir kaç dergi ve gazetede Charb rumuzuyla yazıp çizen Charbonner Charlie Hebdo’da ‘’Charb insanlardan hoşlanmıyor’’ sayfa başlığı ile, Fluide Glacial dergisinde ise ‘’Ayetullah Charb’ın fetvaları’’ başlığı altında anti İslam karikatürlerini yayınlamaktaydı. Fransa Komunist Partisi üyesi Charbonner en çok provakatif karikatür çizen kişiydi.
Ne bir çocuğum, ne karım, ne arabam var
2 Kasım 2011’de kendisine düzenlenen bombalı saldırıdan sağ salim kurtulan Stephanne Charbonner karikatürlerinde daha da aşırıya giderek Charlie Herbo’ya ek olarak Fransızca sesleniş benzerliği olan Sharia Hebdo’yu (Şeriat Haftalığı’’) çıkarmaya ve peygamberin erotic pozlarda karikatürünü çizmeye başladı. Dergi sayılarından birinde ‘’Tehditlerden korkacak değilim. Ne bir çocuğum, ne karım, ne arabam ne de bir borcum yok korkmak için. Bir az havalı gele bilir, ancak ben dizlerimin üstünde yaşamaktansa ayakta ölmeyi tercih ederim’’ diye karikatürlerinden rahatsız olanlara meydan okuyan Charb’ın adı 2013 yılında El Kaide tarafından katline fetva verilen kişiler listesine alınmıştı.
Deli bir öfkeye kurban gitmediler
Özetleyecek olursak, Charlie Hebdo ve ekibi bir anda deli bir öfkeye kurban gitmediler. Hem kendileri hem de Fransız Polisi muhtemel saldırıdan haberdar idi. Nitekim daha önce yapılan bombalı ve molotoflu saldırılarla ölüm kendini göstere göstere gelmiştir. Yazının başında söylediğimiz gibi kesinlikle iyi oldu, oh olsun demiyoruz. Kına yaktığımız hiç yok. Ancak aklı selim, az bile vicdanı olan hür iradeye sahip ve ifade özgürlüğünü sonuna kadar kullanarak yaygara koparan yerli ve yabancılara sormak istediğimiz iki soru vardır:
70 bin müslüman gerçeği
1- Kediye köpeğe yapılan en ufak bir iyileğe dahi sınırsız minnet duygusunda bulunan sözüm ona kadirşinas ve özgürlükçü Fransızlar için I. Dünya Savaşında Fransa uğurunda canlarını feda eden 70 bin Müslümana hiç mi minnet duygusunda bulunmayı düşünmediler. Karikatürlerle alay ettikleri Peygamberin Fransa uğurunda ölen 70 bin müslüman için en kutsal ve en saygıdeğer biri olduğunu hiç mi akıl edemediler?
‘’Hayır ya, bir dakika - ‘’Je Suis Muhammed’’
2- Hadi farz edelim 21 Milyon ateist Fransız kendileri gibi dinsiz (dinsiz kelimesi bir hakaret olmayıp ateist’in Türkçe karşılığıdır) olan karikatüristlerin öldürülmesini ‘’Je Suis Charlie’’ (Hepimiz Charlie’yiz) diye protesto ediyorlar. Peki ülkemizdeki protestocular kendilerini protestonun bir parçası yaparken ortada müslümanlar bir kenara asıl mağdur olan hakaretlerin yapıldığı bir Peygamber için hiç mi bir vicdanları sızlamıyor? Kendine Müslüman diyenlerin, körlerin seline kapılanların içinde ‘’hayır ya, bir dakika - ‘’Je Suis Muhammed’’ diyen hiç mi olmayacak?
Anlaşılan kendilerine ‘’Je Suis Charlie’’ diyenler Allahın Peygamberini savunmayı Allaha terketmişler…
Je Suis Charlie
İşte Fransızlar anca bu kadar insan hakkına saygılı, dininden ve peygamberinden habersiz günümüz müslümanları ise ya ‘’Je Suis Charlie’’ diyecek kadar hain, ya da terör yapacak kadar acizler…
P.S. - Hz. Muhammed'in (s.a.s.) karikatürünün çizilmesini normalite olarak algılamaya ve yutturmaya ısrar eden her kesin kendisi için tabu kabul ettiği, uğruna sokaklara döküldüğü, rekor katılımcılarla imzasını ya da portresini meydanlara çizmeye çalıştığı liderine aynı muamelenin yapılabilirliğini kabullenmesi lazım önce. Ayrıca birileri kendi babasını sevmeyip saygısızlık yapıyorsa bu ona başkalarının babasına da aynı muameleyi yapma özgürlüğü vermez!
