Dr. Mehmet Büyükmutu; “Müslümanlarda yeniyıl mefhumu sadece Hicri yılbaşı ile alakalıdır. Bu da kutlama şekli olarak ise Hıristiyan ve Yahudileri taklit ederek değil, Hz. Peygamberin Hadis-i Şeriflerinde ifade ettiği gibi şayet oruç tutulabiliyorsa günü oruçla, geceleri de ibadetle ihya ederek geçirmemiz gerekiyor. Bahsettiklerimizin haricinde Efendimizin hayatında, İslami litaratürde ya da kendi geleneklerimizde bu tür bir kutlama şekli yoktur.” ifadelerini kullandı.
Yılbaşı Tarihi Doğru mu?
Doğu ve Batı Hristiyanlarının tarih hususunda anlaşamaması hasebiyle Miladi yılbaşı veya Noel olarak ifade edilen hususun çok tartışmalı ve yalnızca Jülyen takvimine göre 1 Ocak ittifak edildiğini söyleyen Büyükmutu, "aslında yılbaşı, ile Roma pagan kültürünün Hz. İsa’nın doğum gününü kutlamak diye nitelendirildiği, arka planda Kapitalist sistemin halka dayattığı tüketim, alışveriş ve eğlence kültürünün dünyaya empoze edildiğini gösteriyor." diyor.
Peki bu sistem neye benziyor?
“Hz. Peygamber zamanında İslamın ilk yıllarında Mekkeli müşriklerin, Ebu Cehil, Ebu Leheb ve Ebu Sufyanlar gibi Kabe-i Muazzamayı putlarla doldurup adaklar adayan insanların Mekkede ticareti canlandırmak için çekmesi gibi; zengin bir aristokrat sınıfın oluşmasına benzer dini inançların ticaret için kullanıldığı Putperesliğe dayalı anlayış ve sistem bugün Yılbaşı ya da Noel olarak lanse ediliyor. “ diye açıklıyor Dr. Büyükmutu.
Biz Noel Değil Yeni Yılı Kutluyoruz
Mehmet Büyükmutu Müslümanların başka kavimlere benzemeleri konularına da değnerek; "Hz. Peygamberin “Kim bir kavme benzerse, o da artık onlardandır." O benzediği kavimle beraber haşrolunacaktır. Benzediği kavmin günahına ortak olacaktır. Şeklindeki Hadis-i Şerifi Ebu Davut'ta geçen sahih bir rivayettir. Buradaki vurgu sadece benzemesi mümkün olmayan konularla alakalı değildir. Yani bir Müslümanın boynuna haç takmasıyla veya cumartesi avlanma yasağını ihlal etmek suretiyle benzemek veya bir ateşe tapmak suretiyle benzemek değildir. Onların örf, adet, yaşantı ve giyim-kuşam olarak İslam dışı alışkanlıklar olarak ortaya çıkardığı bütün hareket ve davranışları bir Müslümanın yapıyor olması onlara benzemesi anlamına gelir.” ifadelerini kullandı.
Nankörlük yahudi alışkanlığıdır
Yahudiler'in Kur'an'da nankörlükleriyle anılmalarına karşın Müslümanların Allah u tealaya ve insanlara karşı nankörlük yapmalarının hem Kur'an hem de sünnette yasaklandığını söyleyen Büyükmutu, nankörlüğün bir yahudi alışkanlığı olduğunu ve Hz. Peygamberin sünnetini hayattan çıkarmaya çalışmanın Peygamberi öldürmek kadar derin ve yaralayıcı bir anlamı olduğunu da vurguluyor.
Müslüman için Yılbaşı ne demektir
Büyükmutu bir müslüman için özel gün ve gecelerin ne anlama geleceğine dikkati çekerek;“Yılbaşı ve yılsonu denilen şey esasında, müslümanın geçen seneye dair yaptığı hareketlerin muhasebesini yapmak, bir ömrün muhasebesini planlamak, planlarken de bunu Allah ve Rasulünün belirlediği çerçeveye göre yapmak; ahirette karşılaşacağı hesabı göz önünde bulundurarak, amel yapmak demektir.” ifadelerini kullandı.