ABD Irak’ın başkenti Bağdat’ta düzenlediği bombalı saldırı ile İranlı General Kasım Süleymani’yi katledince ABD’nin Irak’taki askeri varlığı yeniden tartışmaya açıldı. Irak Meclisi, ABD askerlerinin ülkelerini terk etmelerini doğrultusunda bir önergeyi oylayıp kabul etti.

ABD Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlediği bombalı saldırı ile İranlı General Kasım Süleymani'yi katledince ABD'nin Irak'taki askeri varlığı yeniden tartışmaya açıldı. Irak Meclisi, ABD askerlerinin ülkelerini terk etmelerini doğrultusunda bir önergeyi oylayıp kabul etti. Vay siz misiniz ABD askerlerinin ülkelerini terk etmesini isteyen! Aldı sazı Büyük Şeytanını Büyük Lideri(!): "Irak'ta dünyanın en pahalı havalimanı tesislerinden birini oluşturmuşuz. Eğer ayrılacaksak bize elçilikler için, inşa ettiğimiz yapılar için, yaptığımız yatırım için para ödemek zorundasınız. 35 milyar dolar para harcamışız. Bence onlar da bu parayı ödeme konusunda hemfikir olacaklardır. Yoksa biz orada kalacağız. Eğer Irak, ABD askerlerini şimdi ülkeden çıkarırsa bu, Irak'ın başına gelebilecek en kötü şey olur."

Kim bunu söyleyen? 2003 yılında 'Niyetimiz Iraktaki kimyasal silahları imha etmektir. Irak'a barış adalet ve özgürlük götürmektir.', diyerek girdikleri Irak'ı yakan, yıkan, talan eden 2 milyon Iraklının kanına giren devletin başkanı… Terör örgütlerinin hamisi, 'Gece kurtla sürüye dalan gündüz ise çobanla birlikte yas tutan' yüzsüzlerin yüzsüzü sözde bir devlet başkanı…

Tek suçlu, büyük şeytan ABD'nin başkanı değil elbette. Bu büyük şeytanı dost gören, stratejik ortağım diyen, bu Müslüman katillerine yardım ve yataklık yapan yine sözüm onlara münafıklıkta başa oynayan Müslüman devlet yöneticileri…

ABD'ye gelince: siz, 11.129 km. uzaktan gelecek, yalan ve iftiralarınızla bir ülkeyi yakacak yıkacak talan edecek iki milyon insanın kanına girecek, yıllarca o ülkenin bütün zenginliklerini sömüreceksiniz. Sonra size; 'yeter artık çıkın gidin' dediğinde de talan ettiğiniz ülkeyi borçlu çıkartacak tehdit üzerine tehdit savuracaksınız öyle mi? Oh ne güzel dünya! Yeme de yanında yat! Doğru, siz Irak'a ne iyilikler(!), ne güzellikler(!) yapmadınız ki… 'Ey insanın duygularına tercüman olan şiir iyi ki varsın' diyor ve bundan yıllarca önce Irak'ın işgali esnasında ve sonraki zaman diliminde Irak'a yaptıklarınızı anlatan şiirime sığınıyorum.

Bir acılar yumağı şimdi Irak

Uzak diyarların dudakları arasına mahkûm

Kan, çığlık ve yakıcı kum

Yanar, yanar da erir evlatlarına yürek analarda mum

Ve acılar şehri Kerbela'da

Kan fışkırır, damarlardan petrol uğruna

Yeşil dolar adına

Vatanı için, evi, yurdu, bağı, bayrağı

Namusu için, Allah'ı için

Bin can düşer CIA'nin Mossat'ın kol gezdiği Bağdat sokaklarına

Bin can, kadın, erkek; çoluk çocuk Felluce'ye, Samarra'ya

Bin can; 'Allahu Ekber', der; der de düşer Al Muthanna'ya

Bin can, altı petrol üstü ihanet kokan Kuzeye

Ve kıvranır Kerkük çaresizliğine

Necef'te bir yavru ağlar

Babası Ebu Garip hapishanesinin demir parmakları arkasında, bitkin

Acı dolaşırken damarlarında

İşkencenin gölgesi vurur çıplak ayaklarına

Anası, namusu kirletildiği için geçen Cuma kıymıştı canına

Seyreder, bütün dünya bakar, kayıtsız

Vicdanlar suskun, izanlar izinli, kalpler mühürlü

Akıl yenik gücün güçlünün karşısında

Ve İblis işbaşında

İnsan, insanlığından utanır bu diyarda

Başka ülkelerde, insanlar otururlar sus pus

Oturur da puslu camın önüne

Açarlar ellerini iki yana

Boş gözlerle bakarlar Pentagon kaynaklı

Sözde terörizme karşı yapılan savaşlara

Özde: Batı'nın petrol kızıllığında maskeli politikasına

Özeti: Böl, parçala, çarp, çıkardan mürekkep çıkar oyunlarına

BOP 'un bombası ile vurulur mazlum düşer toprağa özgürleştirme adına

Yalan ve yılan sarmaş dolaştır Irak'ta

Güneşi perdeler kızıl bir toz, güneşi perdeler kara bir duman

Utanır tarih, utanır akıl, utanır izan, utanır utanç

Dualar donup kalırken dudaklarda

Çığlıklar yükselir semaya

Kan al katrandır bu topraklarda akar durur Basra'ya

Vahşet kudurdukça,

Kalem susar, söz susar, şair susar, şiir susar akıl durur

Olan yalnız Iraklıya değil, Irak'a değil, insanlığa olur.

Ah Iraklım vah Irak'ım!

Ben sana o kadar yakın, bir o kadar da ırağım