İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun "terör" ve "yolsuzluk" iddialarıyla yargılanmasının ardından tutuklanması, siyasi gerilimi tırmandırdı. Hem siyasi arenada hem de sokaklarda hareketlilik devam ederken, gündem hakkında sorularımızı yanıtlayan Yazar Volkan Ergenekon'dan çarpıcı açıklamalar haberimizde.

"TÜRKİYE EKONOMİSİNE DARBE VURULMUŞTUR"

Yaşanan son olaylar sonrasında ekonomide görülen dalgalanmalar hakkında konuşan Ergenekon:

Şunu üzülerek ifade etmek isterim ki son bir haftaki talihsiz gelişmeler, Türkiye ekonomisine, gerek iç gerekse dış politikasına büyük darbe vurmuştur maalesef. Son 4 günde borsadaki şirketlerin değeri 2 trilyon erimiş durumda. Türkiye hazinesinin borçlanma maliyeti % 12 artmıştır.  Borsanın çökmesi ve dövizin yükselmesi ile birlikte ve dış borçlarımızın dövize endeksli olmasından mütevellit bildiğiniz gibi bu maliyet otomatik olarak bu seviyede yükselmiştir ki, istikrarsızlığın devamı halinde önümüzdeki haftalarda daha da yükseleceğe benziyor. Bunun yanında Türkiye’nin risk primi de 150 puan artmıştır. Bu da hanemize yazılan menfi ekonomik yansımalardan birisidir. % 50 gibi yüksek faiz ile zar zor biriktirdiğimiz rezervlerimizde 25 milyar dolar erimiştir. 2000 krizinden bu yana ilk defa bankalar %26 değer kaybetmiş durumda. Tabii ki iskambil kağıdının birbirini itekleyerek devirmesi gibi bu veriler yabancı yatırımcıyı İMKB’den uzaklaştırdığı gibi yabancı sermeye girişinin önünü de tıkamıştır ne yazık ki.” dedi.

İmamoğlu Silivri'den yeni mesaj yolladı: Sandığı, seçimi iple çekiyorum İmamoğlu Silivri'den yeni mesaj yolladı: Sandığı, seçimi iple çekiyorum

Türkiye’de gerçekleşen olaylara Uluslararası camiadan tepkiler geldiğine dikkat çeken Ergenekon,

“Dış siyasette yansıması da aynı şekilde menfi olmuş, Avrupa basını ağır tenkitler yöneltirken Avrupa başkentlerinin belediye başkanları da bu gelişmeleri, Türkiye’nin AB’ye girme yolunda büyük antidemokratik bir engel olarak gördüklerini ifade etmişlerdir. Dünya kamuoyunda Türkiye maalesef artık bir Avrupa ülkesi gibi değil Ortadoğu ülkesi gibi değerlendirilmeye tâbi tutulmaya başlamıştır.” şeklinde açıkladı.

“SOKAK OLAYLARINA GELİNCE”

Sokaklarda başlayan protestolara değinen Yazar Ergenekon:

“Gezi olaylarında olduğu gibi bir iki PKK’lı gurubun kışkırtma çabası dışında özellikle üniversiteli gençler meşru demokratik protestolarını sürdürmüş ancak maalesef kolluk kuvvetleri buna karşılık çok sert müdahalelerde bulunmuştur. Yürek yakan sahnelere hepimiz internet üzerinden yayınlanan videolar ile şahit oluyoruz.”

“ÇİFTE STANDART YAPILIYOR”

Bu soruşturmanın iktidara hiç yapılmadığını hatırlatan Ergenekon;

“Anlaşılamayan mesele şu aslında. Halk Sayın İmamoğlu’nun haksız yere tutuklanmasından ziyade hükümetin adaletsiz ve çifte standartlı tutumundan mütevellit büyük tepki gösterip sokağa dökülmüştür! Yani siz bir taraftan Melih Gökçeğin yüzlerce konusunu, 14 Aralık konularını, Taşkesenlioğlu vb. birçok konu hakkında soruşturma başlatmayıp, gizli tanık ifadesi ile Türkiye’nin en büyük şehrinin belediye başkanını ve Cumhurbaşkanı adayını tutuklarsanız elbette bu ülkede bu sonuçlar maalesef yaşanacaktır ve yaşanmaya devam edecektir.” dedi.

Yazar Ergenekon, hükumetin terör propagandasına sessiz kalırken genç protestoculara sert davrandığını belirtti,

“Bir tarafta Türk bayrağı taşıyan gençlere acımasızca jopları indirip, aynı saatlerde Yenikapı’da bölücü katillerin mitingini, PKK ve sözde ‘kürdistan’ bayraklarını aval aval seyrederseniz bu milletin bu tepkisi doğal değil midir efendim?”

“KAYYUM ATANMA İHTİMALİ HENÜZ BİTMİŞ DEĞİL” “KAYYUM ATANMA İHTİMALİ HENÜZ BİTMİŞ DEĞİL”

“CUMHURBAŞKANI RAKİPLERİNİ BİTİREREK TEK ADAY OLMAK İSTİYOR!”

Başlayan soruşturmalar hakkında ise Cumhurbaşkanının tek adam olma arzusunda olduğunu söyledi,

“CHP grubundan 5 üye seçilir, Meclis genel kurulu onayladıktan sonra başkanın yetkilerine haiz olarak Başkan vekili olarak devam eder İBB çalışması. Tabii sorun İstanbul ile bitmiyor. Ankara’da da tahkikat başlatıldı Sayın Mansur Yavaş hakkında. Lafı çok uzatmadan şunları söylemek istiyorum: Çok eskiden bir Milli Eğitim Bakanı "Şu okullar olmasa bu bakanlığı ne rahat yönetirim" demişti. Galiba şuan da Sayın Cumhurbaşkanı tüm muhalif Cumhurbaşkanı adaylarını bu şekilde bitire bitire seçime tek aday olarak girme heves ve hedefinde. Türkiye ye yazık oluyor efendim. Ekonomik, sosyal ve siyasal açıdan dünya umumi efkarına karşı çok kötü bir intiba oluşturuyoruz.”

Kaynak: Ali Osman Önder