Günahlarına, kusurlarına, noksanlarına, isyanlarına üzülmeli.
Hüsn-i hâtime ile ölebilecek mi, buna üzülmeli.
* İkinci olarak memleketin, halkın, devletin haline üzülmeli.
* Üçüncü olarak İslam dünyasının perişanlığına, bölünmüşlüğüne,
tefrika fitne fesat kasırgaları içinde bulunduğuna, tek bir Ümmet
olamadığına, âdil ve râşid bir İmam’a biat ve itaat edilmediğine
üzülmeli.
* İtikadın bozulduğuna, Ehl-i Sünnetin sarsıldığına üzülmeli.
* Son derece bozuk reform, dinde yenilik, değişim, tahrif
hareketlerine üzülmeli.
* Halkın yüzde doksanının beş vakit namazı yitirdiğine
üzülmeli.
* Baş vakti kılanların büyük kısmının farz namazları cemaatle
kılmadığına üzülmeli.
* Kadınların yarısının tesettürü terk ettiğine, başlarını
örtenlerin bir kısmının da şer’î tesettüre değil, şeytanî tesettüre
büründüğüne üzülmeli.
* Ribanın son derece yaygın hale geldiğine, azı ve çoğu haram
olduğu halde birtakım ilahiyatçıların düşük faizli mesken kredisine
fetva verdiğine üzülmeli.
* Son Ramazanda İstanbul Müslümanların sadece yüzde kırkının oruç
tuttuğuna, şehirde Ramazan günü açıkta ve açıkça fütursuzca oruç
yendiğine üzülmeli.
* Zinanın suç olmaktan çıkartılıp serbest bırakıldığına, bu
serbestliğin toplumu yıkacak bir günah olduğuna üzülmeli.
* Bozuk bir Diyalog mezhebi türediğine, bu mezhebin, “Allah katında
tek hak, makbul, geçerli din İslamdır” temel inancına aykırı “Üç
hak ibrahimî din vardır” bozuk inancına sahip olduğuna
üzülmeli.
* Birtakım İslamcıların, ”Allah gerçek bir Janus’tur” diyerek,
noksan sıfatlardan münezzeh olan Hak Teala’yı iki çehreli bir Roma
putuna benzeten Ali Şeriatî’yi baş tacı etmelerine üzülmeli.
* Milyonlarca dar gelirli vatandaş iki yakasını bir araya
getiremezken, birtakım beyinsiz zenginlerin lüks, israf, aşırı
tüketim çılgınlıkları sergilediğine üzülmeli.
* İlahiyat fakültelerinde ve İmam-Hatip okullarında birtakım
Mutezilî hocaların taqiyye ve kitman yaparak aklı din kaynağı
olarak göstermelerine, Kur’anı re’y ve hevaları ile tefsir
etmelerine, hadîsleri ve Sünneti inkarlarına, şefaat yoktur, kabir
ahvali yoktur demelerine üzülmeli.
* Türkiyenin 2013 şeffaflık ve temizlik notunun 10 üzerinden 5
olmasına üzülüp ağlamalı.
* Kendini Nurcu gösteren bir cemaatin sivil darbe teşebbüsüne ve
(iyi kötü) Müslüman olan iktidara karşı azılı dinsiz bir partiyle
ittifak yapmış olmasına üzülmeli.
* Bilenlerin bilmeyenleri uyarmamasına, aydınlatmamasına,
bilgilendirmemesine, irşad etmemesine üzülmeli.
* Birtakım Müslümanların futbol kulübü tutar gibi cemaatçilik,
hizipçilik, fırkacılık holiganlığı ve militanlığı yapmasına
üzülmeli.
* Haram yemenin yaygın, genel ve yoğun olmasına üzülmeli.
* İktidarı olanların fiilen veya söz ile emr-i mâruf ve nehy-i
münker yapmamasına, iktidarı ve gücü olmayanların kötülüklere
kalben buğz etmemesine üzülmeli.
* Emanetlerin ehline verilmemesine üzülmeli.
* İslam Medreselerinin hâlâ kapalı olmasına üzülmeli.
* Tasavvuf tarikatlarının, tekke ve zaviyelerin hâlâ yasak olmasına
üzülmeli.
* Eğitim seviyesinin son derece düşük olmasına üzülmeli.
* Ağaçların kesilmesine, yeşil arazilerin tahrip edilmesine
üzülmeli.
* İstanbul’un yaşanmaz bir şehir haline getirilmiş olmasına
üzülmeli.
* Uyuşturucu bağımlılığının ilkokullara kadar inmiş olmasına
üzülmeli.
* Devletin resmî vesikalarıyla yasal fuhuş yapılmasına, bu fuhuştan
KDV ve gelir vergisi alınıp bütçeye konulmasına, genelevlerin
kapılarında resmî polis bekletilmesine üzülmeli.
* Çağdaş ve İslamcı Feministlerin kadınların seks kölesi olarak
çalıştırılmasına karşı tepki göstermemesine üzülmeli.
* Boyalı, aromalı, koruyucu maddeli, kimyalı, sağlığa zararlı gıda
maddeleri ve meşrubat ile on milyonlarca halkın zehirlenmesine
üzülmeli.
* Türkiyenin Ortadoğunun Japonyası olamamasına üzülüp kahr
olmalı.
* Türkiyenin yüzde yüz millî ve yerli otomobili olmamasına, dünyaya
kendi otomobillerini ihraç edememesine üzülmeli.
* İslam güzel ve yüksek ahlakı emr ettiği halde, ülkemizin
ahlaksızlık ve karaktersizlik içinde yüzdüğüne üzülmeli.
*Birtakım yazarların yalakalık, meddahlık, yağcılık, dalkavukluk
yapmasına üzülmeli.
*Sabah namazlarında camilerin boş kaldığına, hiçbir liseli ve
üniversiteli sözde dindar gencin seher vakitlerinde camiye
gelmediğine ve cemaate katılmadığına üzülmeli.
* Suriye Müslümanlarına üzülmeli.
* Mısır Müslümanlarına üzülmeli. Araktan Müslümanlarına… Orta
Afrika Cumhuriyeti Müslümanlarına… Diğer perişan, ezilen, kanı
dökülen Müslümanlara üzülüp ağlamalı.
* Birtakım haşaratın, eşkıyanın, hergelenin, itin kopuğun, yarı
mühtedinin, münafığın, mürainin; din sömürüsü yaparak büyük
miktarda kara, kirli, necis servetlere sahip olmasına üzülmeli.
* Birtakım sözde Müslümanların CIA ve MOSSAD, Papalık ve Siyonizm
ile işbirliği yapmasına üzülmeli.
*En basit ilmihal bilgilerinin cahili olan birtakım beyinsizlerin
işkembeden ictihad yapmalarına üzülmeli.
* Üzülüp ağlayacakları yerde geleceğimiz çok pembedir şarkıları
okuyup def çalanların gülünç hallerine ağlamalı.
Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona) Ashabına ne
buyurmuş? “Siz benim bildiklerimi bilseydiniz çok ağlar, az
gülerdiniz…”