Tabi sizlerde bizlere soru sorabilirsiniz.Sorularınızı da elimizden geldiğince yanıtlamaya çalışacağım.

Hukuk pozitif bir ilim olmadığından dolayı tabidir ki kişilerin ve icra edenlerin görüşlerine göre değişebilir.Kurallar farklı ve zamana göre yorumlanabilir, bu nedenle zaman zaman sizinle bazı konularda eleştirilerimizi de paylaşacağız.

Yazılarımız hayata dair olduğundan dolayı dönüşümlü olarak sizlere ulaşacak her sefer farklı bir konuda sizleri aydınlatmaya çalışacağız. Konularımızı dönüşümlü olarak sizlerle paylaşırken bazen bölerek çok fazla uzun tutmamaya çalışacağız tabiî ki sizlerin konu ve konu dışı sorularınız alacağız, yanıtlamaya çalışacağız

bu vesile ile sizleri selamlar hayrılı günler dilerim.

EVCİL HAYVANLAR ;

Son dönemde ülkemizin sosyal ve ekonomik durumunun değişmesi nedeni ile büyük şehirlerimizde evcil hayvanların beslenmesi ve evcil hayvan varlığı konusunda bir patlama yaşanmaktadır.Son dönemde yapılan bir hesaplamaya göre İstanbul da evcil hayvan sayısının 1.500 bin Ankara da ise 800 bin civarında olduğu tahmin edilmektedir. Bu olgunun nedenleri ve toplumsal değişim bakımından açtığı sorunlar ayrı bir tartışma konusu yapılabilir.Bizim burada değinmek istediğimiz bu olgunun hukuksal yönüdür.

Hayvan severler in bakış açısından bakıldığında hayvanların yaşama özgürlüğü, objektif açıdan bakıldığında ise hayvanların yol açtığı sorunlar görülmektedir.Genelde kişiler arasında soruna yol açan hayvanlar köpekler başta olmak üzere, kedi ve nadir de olsa kuşlardır.Tabi bunlar genellemesi mahkemeye intikal eden vakalardan genellenmektedir. Yaşanan sorunlar ilk bakışta kent hayatında hayvandan kaynaklanan ses, koku ve kirlilik olarak göze çarpmaktadır. Fakat bu tür davalarda asıl öne çıkan komşularında birbirleri ile geçimsizliği olmaktadır.

Hukukumuz da daire içinde bir hayvanın beslenmesi yönetim planında aksine bir hüküm olmaması ve daire sakinlerini rahatsız etmemesine bağlıdır.Ortak alanlarda ise hiçbir şekilde hayvan beslenmesi mümkün değildir. Özellikle apartman ve işyerlerinin ortak alanlarında hiçbir suret ile hayvan belenemez.Ortak alanlar işgal edilemez.

Yönetim planında evcil hayvan beslenmemesi yönünde bir yasak varsa bu yasak gereği apartmanda daire içinde hayvan beslenmesi mümkün değildir.

Yönetim planında beslenebileceğine dair bir hüküm olsa dahi bu durumda Yargıtay 18 Hukuk Dairesinin görüşü komşulara zarar vermemesi kaydı ile beslenmesi gerektiği yönündedir.Tabi ki bazı kararlarında hayvana ve vasfına göre farklı görüşleri olmuştur.Rahatsızlık vermeyen hayvanlar konusunda Yargıtay 18 Hukuk dairesi beslenmesinde behis görmemiştir.Fakat rahatsızlık veren hayvanlar hakkında ise yönetim planında caiz olduğu belirtilse dahi beslenemeyeceğini belirtmiştir.Yargıtay 18 Hukuk Dairesi kararlarında rahatsızlık unsusunun özellikle veteriner bilirkişi tarafından belirlenmesini bu inceleme sırasında hayvanın ses, koku ve davranışları açısından çevreye vereceği rahatsızlığın araştırılması gerektiğini belirtmiştir. Hayvanın davranış açısından zararlı olması da uzaklaştırılması için yeterli bir kriterdir.

Diğer bir durumda yönetim planında karar hükmü maliklere bırakılmış ise malikler tarafından genel kurulda karar alınması durumundur ki bu durumda apartmanlarda ortak alanlar dışında malikler rahatsızlık vermeyen hayvanları besleyebilirler.

Hayvanların toplu yapılarda beslenmesinin meni ancak mahkeme kararı ile olmaktadır.Bunun yapılabilmesi için ilk olarak şikayet konusu hayvanın besleyen kişinin hasım gösterileceği bir dava yönetici veya sakinlerden biri tarafından açılabilir.Bu durumda mahkeme tarafından verilecek karar doğrultusunda tahliye işlemi gerçekleştirilebilir.

Fakat hiçbir zaman unutulmamalıdır ki hayvan hakları olduğu kadar komşular arasında bir komşuluk hukuku da mevcuttur.İster mevcut durumda izin verilsin ister verilmesin kişiler komşularının haklarına riayet etmelidir.

Sonraki yazımız İş Hukuk – hizmet sözleşmeleri