Dünyamız insanı birçok felaketi yaşamanın yanında felaket senaryolarıyla da kaosa sürüklenmektedir. Aslında bu günler iyi günler; çünkü, bu kadar günah ve isyanın yanında bugün yaşanan felaketler az bile!
Dünyamız insanı birçok felaketi yaşamanın yanında felaket senaryolarıyla da kaosa sürüklenmektedir.
Aslında bu günler iyi günler; çünkü, bu kadar günah ve isyanın yanında bugün yaşanan felaketler az bile!
-Bu felaketler ne zamana kadar?
Kıyamete kadar artarak devam edecek, insanoğlu ne yaparsa yapsın felaketleri önleyemeyecek sıra sıra bu felaketleri yaşayacak!
Dünyadaki orman yangınları küresel ısınma ile ilgili tehlikeleri daha fazla dünya gündemine getirdi.
-Küresel ısınmanın önüne geçilebileceğine inanıyor musunuz?
Ben inanmıyorum; çünkü, dünyanın sonunun yani kıyametin uzak olmadığına yüzde yüz inanıyorum!
Küresel ısınma, 'atmosferin alt kısımları ile okyanuslar, denizler ve kara kütleleri yüzeyindeki sıcaklık artışı' olarak tanımlanmaktadır.
Bugün tedbirlerle ilgili bilimsel çalışmalar yapılıyor.
Hangi tedbir alınırsa alınsın çok yetersiz kanılacak küresel ısınmaya bağlı değişimlerin önüne geçilemeyecektir.
Paris'te Şubat 2007'de 2500 bilim adamı ve 800 uzman tarafından hazırlanarak açıklanan rapora göre;
'Ortalama sıcaklığın 2 santigrat dereceyi aşması durumunda dünyanın bu değişime uymakta zorlanacağı, önlem alınmazsa 2100 yılına kadar sıcaklıktaki artışın 4 santigrat dereceyi bulacağı, bu durumda tarımsal üretimin duracağı dünyanın büyük bir felakete sürükleneceği' belirtilmektedir.
Devamında, 'şu anda küresel ısınmaya yol açan olumsuzluklar tamamıyla önlense dahi atmosferde kalmaya devam edeceklerinden dolayı etkileri daha yüzlerce yıl devam edecektir' denilmektedir.
Yani, insan hangi önlemi alırsa alsın ister küresel ısınmaya bağlı isterse insanların toplu ölüme sebep olan felaketler devam edecek!
Fıkra bu ya Nasrettin Hoca Hazretlerine sormuşlar:
-Hocam büyük kıyamet nedir küçük kıyamet nedir?
Hoca:
-Benim ölümüm büyük, hanımın ölümü küçük kıyamettir, demiş.
Elbette ki, bu bir fıkra olup Nasrettin Hoca gibi veli bir zat böyle bir cevap vermez.
Benim kanaatime göre böyle bir soru sorulsaydı 'büyük kıyametin yani büyük felaketin bir kişinin bu dünyadan öbür dünyaya imansız olarak gitmesi', derdi.
Ayrıca, kıyamet Müslümanlar için felaket değil, Müslüman olmayanlar için felakettir.
Küresel ısınma, deprem, sel, yangın, salgın hastalık ve savaşlar kişi açısından imansız olarak bu dünyadan gitmesi kadar felaket değildir.
İnsan dünyada nasıl yaşarsa yaşasın ister varlık isterse yokluk içerisinde ölüm geldi mi dünyası bitmiştir.
Bu dünya biter; ancak, öbür dünya bitmez orası ebedi kalınacak yerdir. Kişinin Müslüman olarak ölmesine bağlı olarak ya ebedi cennet ya da ebedi cehennemde kalacaktır.
Söylemesi dile kolay sadece iki kelime 'ebedi cehennem'!
Amma düşününce korkunç kelimesi az gelir milyonlarca korkunç bile yetmez; korkunç, korkunç, korkunç!…
Bu önemli gerçeği dile getirirken ülkemiz ve dünyamızda oluşabilecek tehlikelere karşı hem devlet hem de birey olarak gerekli tedbirleri almayalım, demiyorum.
Ancak, öncelikli olarak öbür dünyanın gerçeklerini insanımıza öğretmeliyiz.
Çocuklarımızın dünyasını düşündüğümüzün çok fazlasını ahireti için düşünmeliyiz.
Şunu açıkça ifade ediyorum:
Küresel ısınmayı konuştuğumuz kadar cehennemin yakıcılığını, ne büyük felaket olduğunu konuşmuyor, ayrıca düşünmüyoruz da.
Düşünün düşünün bir değil, bin kere düşünün!
-Ölen insanlar sizi hiç düşündürmüyor mu?