Müslümanın Müslümana düşmanlık etmesi haramdır, fâciadır, rezalet
ve hıyanettir, fitne ve fesattır, utanç vericidir… Aralarında
ihtilaf çıkarsa, Müslümanların bunu Kur’anın, Sünnetin, Şeriatın,
hikmetin ve ahlakın ışığında, ehliyetli ve güvenilir kimselerle
istişare ederek kardeşçe çözmeleri gerekir… Bütün Müslümanlar tek
bir Ümmet olmalıdır… Birlik rahmet ve izzettir, tefrika azap ve
zillettir… Mü’minlere düşmanlık edip, kafirleri dost ve velî
edinmek haramdır… İslam kardeşliğini ve birliğini bozanlar haindir…
Müslümanlar arasındaki kavgalar, savaşlar, çekişmeler şeytanîdir,
küfrün ekmeğine yağ sürer… Ey Ehl-i Tevhid ve Ehl-i Kıble kardeş
olunuz, tek bir Ümmet olunuz, râşid bir İmam-ı Kebire biat ve itaat
ediniz, barış ve tesanüd içinde yaşayınız!.. Rahmanın gösterdiği
doğru yoldan gidiniz, şeytana ve nefs-i emmârelerinize uymayınız…
İman kardeşlerinizi seviniz, onlara merhametli ve şefkatli olunuz,
bütün hayırlı ve mâruf işlerde birbirinizi destekleyip işbirliği
yapınız… Hiçbir gerçek mü’min, aklı başında Müslüman iman
kardeşlerine düşmanlık etmez, fitne fesat ve tefrikaya sebebiyet
vermez…
(Bu sözleri kendi kafamdan yazmadım, katiplik yapıyorum…)
(İkinci yazı)
Neler Yapacaksın Neler yapmayacaksın?
ALLAH’I Rabb… Kur’anı Kitab… İslam’ı din… Muhammed Mustafa
aleyhissalatü vesselamı nebi ve resul, Şeriat-i İslamiye’yi şeriat
olarak kabul ediyor, bunlara iman ediyor, bunlardan razı isen:
Yalan söylemeyeceksin.
Aldatmayacaksın.
Sözünden dönmeyeceksin.
Dosdoğru olacak, eğrilik yapmayacaksın.
Haram yemeyeceksin.
Şüpheli şeylerden uzak duracaksın.
Zina etmeyeceksin.
Ribaya bulaşmayacaksın.
Fitne fesat çıkartmayacaksın.
Tecessüs edip insanların gizli günahlarını, ayıplarını
araştırmayacaksın.
Gıybet etmeyeceksin.
Lâf taşımayacaksın.
Ara bozmayacaksın.
Din ve iman kardeşlerini seveceksin ve onlara hıyanet
etmeyeceksin.
İsraf etmeyeceksin.
Beş vakit namazı dosdoğru kılacaksın.
Farz namazları cemaatle kılacaksın.
Zekatını dosdoğru ve tastamam vereceksin.
Nefs-i emmârene ve şeytana uymayacaksın.
Kanaatli yaşayacaksın.
Lüks ve şatafattan uzak duracaksın.
Rüşvet almayacaksın.
Haram rantlar yemeyeceksin.
Kafirleri dost ve velî edinmeyeceksin.
İşleri ehliyetli, liyakatli, güvenli kimselere danışarak
halledeceksin.
Kendin ilmihalini öğrenecek ve hayata uygulayacaksın, çoluk
çocuğuna da öğret(tir)eceksin.
Dünya tuzaklarına düşmeyeceksin.
Ümmet şuuruna sahip olacak, cemaat holiganlığından kaçacaksın.
Boynunda râşid ve ‘âdil bir İmama biat ve itaat bağı olacak.
Kötülükleri iyilikle def’ edeceksin.
Yeryüzünde Allah’ın şâhidi olacaksın.
Kimseye zulm ve eziyet etmeyeceksin.
Kara, kirli, necis, haram servete ve birikime sahip
olmayacaksın.
Yaratana isyan konusunda yaratıklara itaat etmeyeceksin.
Allah için sevecek, Allah için buğz edeceksin.
Allah ile olan işlerinde ihlaslı, yaratıklarla olan işlerinde âdil,
insaflı ve kerim olacaksın.
Cimri olmayacaksın, cömert olacaksın.
Kezzabları, Deccalları, Süfyanları sevmeyecek ve
desteklemeyeceksin.
Dünya hizmetlerini ve vazifelerini aksatmamak şartıyla ahirete
yönelik olacaksın.
Allah’ın istediği ve beğendiği güzel ahlakla ahlaklı olacaksın, bu
konuda Resulullahı örnek alacaksın.
Bütün azgınlıklara uzak kalacaksın.
Günah, ayıp, kusur, edepsizlik ve terbiyesizliklerine tevbe edip
pişman olacaksın. Seni Allah’tan başkasının kurtaramayacağını
bileceksin.
Allah’tan sabır ve namaz ile yardım isteyeceksin.
Derecen ve imkanın ne ise ona göre emr-i mâruf ve nehy-i münker
yapacaksın.
İhlasla zekat sadaka vererek, hayır hasenat yaparak âhirete yönelik
ticaret yapacaksın.
Nifaktan şikaktan fitneden fesattan her türlü şeytanlıktan uzak
duracaksın.
Riyasete talip olmayacaksın, matlub olduğun takdirde ehil değilsen
kabul etmeyeceksin.
Din işlerini râsih, ilmiyle âmil, zahid, muttaqi, mustaqim ulemaya,
fukahaya ve mürşidlere soracaksın.
Kibirden, gururdan, enaniyetten, ucubtan ateşten kaçar gibi
kaçacaksın.
Velhasıl laf Müslümanı değil, hal Müslümanı olacaksın.
Doğduğunda sen ağlıyordun, yanındakiler gülüyordu; öyle bir ömür
süreceksin, öyle olacaksın ki, öldüğünde herkes ağlayacak, sen
güleceksin.