NÂDİR, hattâ ender, korunmuş kimseler dışında insanoğlu zaman zaman nefsine mağlub olur, gıybet edebilir.
Arada bir ayağı kaymak suretiyle yapılan gıybetin yanında bir de deliler gibi, çılgınlar gibi, kuduz köpekler gibi mütemadiyen, devamlı olarak, hiç ara vermeden gıybet eden hastalar vardır.
Birinci gıybet bir kere ayıp ve günahsa, ikinci gıybet bin kere ayıptır, günahtır.
Avamdan cahil bir Müslüman gıybet ederse yine ayıptır, yine günahtır ama dindar geçinen, havastan görünen bir kimsenin gıybeti çok ayıptır.
Gerçek Nurcu kesinlikle gıybet etmez. İftira da etmez. Yalan da söylemez. Lisanıyla fitne ve fesada yol açacak laf etmez, yazı yazmaz. Çünkü Kur’an ve Sünnete, İslam ahlakına sımsıkı bağlı Üstad hazretleri buna asla izin vermemiştir.
Herhangi bir tarikata mensup derviş veya muhib asla gıybet etmez, edemez.
Dindar geçiniyor, Nurcuyum veya tarikata mensubum diyor ve sonra devamlı gıybet ediyor. Böylesi kesinlikle Nurcu, Tarikatlı, dindar değildir, ahlaksızın ve terbiyesizin tekidir.
Gıybet eden bir kimseye, etme denilse, o, ben gıybet etmiyorum dese küfre düşmesinden korkulur.
Gıybet eden kimse, ben yalan söylemiyorum, doğruları söylüyorum dese yine sapıkça bir laf etmiş olur. Gıybet doğru olanı söylemektir. Söyledikleri doğru olmasa, gıybet olmaz, iftira olur.
Gıybet nedir? et-Teratibü’l-İdariyye adlı kitapta okumuştum. Asr-ı Saadet’te Medine-i Münevvere’ye iki Rum doktor gelmiş, bir müddet kalmışlar, hasta tedavi edip gitmişler. Onlar gittikten sonra Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona), “Gıybet olmayacağını bilseydim, o iki Rum doktordan hangisinin daha iyi doktor olduğunu söylerdim” buyurmuşlar.
Gayr-i müslim iki doktor… Çekip gitmişler… Lakin Resulullah hangisinin daha güçlü tabib olduğunu söylemiyor. Çünkü, güçlü olmayan doktor duysa üzülecek.
Zayıf birine sıska, şişmana şişko, saçları dökülmüşe dazlak, uzun boyluya sırık, kısa boyluya bodur, esmere marsık demek gıybet olur.
Gıybetin ötesinde iftiralar, yalanlar var.
İslam dininde kazf haddi=cezası vardır. Namuslu bir kadına zina isnad edip de bunun ispatlayamayana seksen sopa vurulur ki, bu dayağı yiyen ölebilir.
Müslümanlığın kemali yüksek ahlak iledir. Yüksek ahlakın başı da dilini tutmak, lisan günahlarından uzak durmaktır.
Cahil bir Müslüman bazen yanılıp gıybet edebilir ama âlim, ârif, dindar, Nurcu, tarikatli bir Müslümanın devamlı olarak gıybet etmesi çok ayıptır.
İnsanların gizli günah ve ayıplarını tecessüs edenler ve onların aleyhlerinde konuşanlar kesinlikle kemal sahibi değildir.
Bendeniz kendimi faziletli, iyi, dindar bir Müslüman görmem ve göstermem. Prensibim şudur: Eğri otursam da doğru konuşmam gerekir.
Bu gibi yazılarımı okuyan bazıları çok rahatsız ve tedirgin oluyor, fakire sövüp sayıyor, küfr ediyor. Ben faziletliyim, iyiyim desem belki biraz haklı olabilirler ama sadece doğruları yazdığım için kızmaya hiç hakları yoktur.
Tekrar ediyorum:
Hiçbir gerçek Nurcu mütemadiyen gıybet etmez.
Hiçbir gerçek derviş ve muhib mütemadiyen gıybet etmez.
Hiçbir gerçek dindar devamlı olarak gıybet etmez.
Gıybet etmek, ölü kardeşinin etini yemek kadar iğrenç ve çirkin bir günahtır. Hiçbir faziletli Müslüman böyle iğrenç bir kebireyi devamlı olarak irtikâb etmez. Arada bir ayağı sürçerse tevbe etmesi, peşiman olması gerekir.
Devamlı gıybet ile fazilet bir arada bulunmaz.
Kendim için söylüyorum: Yaşını başını almış, okur-yazar, laf eder bir Müslüman olarak gıybet edersem eşeklik etmiş olurum. Başka ne diyeyim? Bendenize kızıp köpürenlerin yüreklerine biraz olsun su serpebildim mi?

(İkinci Yazı)

PKK bir Kripto Hareketidir

Bendeniz Ali Tüfekçi… Marmara Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde okuyorum. Notlarımı artık Osmanlıca tutuyorum. Yavaş da yazsam, imla hatalarım da olsa, yazıyorum. Kervan yolda dizilir demişler.
Lisan ve harf ile alakalı fikirlerinize harfiyen katılıyorum. Lakin harf inkilabı yasağı kaldırıldıktan sonra, Osmanlıca kitap basan yayınevlerinde ve Osmanlıca mecmualarda, lisan katliamı için kullanılan katil kelimeler de İslam harfleriyle yazılıyor. Uydurukça kelimeler, mesela “olanak” kelimesi İslam harfleriyle yazıldığında, okuyan Müslüman gençler zannediyor ki, doğru Türkçe budur.
Bu fakir, acizane bazı kimselere tenkit ve itirazlar gönderdim. Defalarca yaptığım tenkitler cevapsız kaldı.
Osmanlıca yazarken bu kelimelerin de İslam harfleriyle yazılması Müslümanların da rejime angaje olduğunu, uyduruk kelimelerin meşrulaştırıldığını göstermez mi?
Bu kadar hükümeti destekleyen köşe yazarı var. Hiç birisi bu uyduruk, katil kelimelere reaksiyon göstermiyor. Ben en fazla sizi, Kadir Mısıroğlu’nu, Hayati İnanç ve Ekrem Buğra Ekinci beyleri bu hususta titiz gördüm.
Allahü Teala razı olsun. Sağ olun...

(Üçüncü Yazı)

Liseli Gence


TERÖRÜ tek kimlikli vatandaşlar mı yapıyor, destekliyor, yoksa iki kimlikli Kriptolar mı?.. Terörün beyninin Kriptolar olduğundan zerre kadar şüphe yoktur.
Terörün yüksek ve derin aklı yurt dışındadır. ABD’de, AB’de, İsrail’de, Ermenistan’da.
Terör bir Kürt kalkışma hareketi midir?.. Dıştan öyle görünebilir ama gerçek öyle değildir.
Emperyalist Ermeniler Türkiye’den, bugünkü Ermenistan’ın beş misli toprak istiyor. Erzurum, Erzincan, Van ve daha nice vilayetlerimiz. Ayrıca tazminat istiyorlar.
Bu bölge kurtarılınca, Ermeni nüfusu getirilecek… Ermenilerin buraları dolduracak yeterli nüfusu var mıdır?
PKK terörü en fazla kimlere zarar veriyor? Müslüman Kürtlere. Sünnî olsun, Alevî olsun.
Terör bölgelerinde Müslüman Kürtlere baskı yapılıyor mu? Yapılıyor. Ya sinip PKK’yı desteklemeleri isteniyor, yahut göç etmeleri.
Bugünkü stratejik satrancı kimler oynuyor? ABD… AB… İsrail… Rusya… Çin… Ermenistan ve Ermeni diasporası… İran…
PKK terörü yangını büyürse ne olur?.. Üçüncü dünya savaşı çıkabilir… Bunu da nereden çıkartıyorsun?.. Birinci ve İkinci dünya savaşları nasıl çıktıysa, üçüncüsü de çıkabilir.
Basında, açıktan veya sinsice PKK’yı ve terörü destekleyenler kimlerdir?... Kriptolar, iki kimliklilerdir.
Bunların listesini verebilir misin?.. Bu iş beni aşar… Büyük konuşanlar, büyük lokmalar yutanlar, sorumlular bu işi yapsın.
Yapmıyorlar, yapmak istemiyorlar, yapamıyorlarsa?.. O halde başlarına geleceklere hazır olsunlar.
PKK ile nasıl başa çıkılabilir?.. Vaktiyle Ruslara karşı Şeyh Şâmil’in müridizm hareketi gibi bir cihad fi sebilillah hareketi başlatılmalıdır.
Durum buna müsait midir? Yüzde yüz müsait değildir ama zemin hazırlanabilir.