Demokrasiye Geçişte Basın ve DP'de Hareketlilik
Demokrasi tarihimizde 7 Ocak’ın önemli bir yeri var. Demokrat Parti 1946’nın 7 Ocak’ında kuruldu.
Kurulduğu yıl yapılan seçimlerde ‘açık oy gizli tasnif’ gibi ucube bir seçim sistemine rağmen 60’ın üstnde milletvekili çıkararak etkili bir muhalefet partisi oldu.
Dört yıl sonra 14 Mayıs 1950’de bu kez ‘gizli oy açık tasnif’ sistemiyle yapılan seçimlerde ise ezici bir çoğunlukla tek başına iktidar…
Basın bu süreçte demokrasiden yana tavır koydu.
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, Serbest Cumhuriyet Fırkası, Edirne ve Adana’daki sonuçsuz girişimler gibi başarısız siyasi parti maceralarını dışarıda tutarsak Demokrasinin Cumhuriyetin ilanından 23 sene sonra hayata geçirilebilmesinde II. Dünya Savaşı şartlarının etkisi var kuşkusuz.
Savaş demokrasinin hem engeli, hem de sebebi.
Savaş şartları yüzünden demokrasi gecikmişse de II. Dünya savaşından sonra dünya siyasetinin yeni aktörü ABD ve müttefiklerinden esen demokrasi rüzgarı Türkiye’yi de etkiledi.
Her ne kadar Türkiye savaş dışı kalmışsa da gerek siyaseten gerekse ekonomik olarak savaş şartlarından çok etkilenmişti. Bu da halkta iktidara karşı bir hoşnutsuzluğa yol açtı.
Halk yeni kurulan ve bu hoşnutsuzluğu yakalayan, umut veren demokratları iktidara taşıdı.
Gerçi Nuri Demirağ’ın Milli Kalkınma Partisi Demokrat Parti’den daha önce kurulmuştu ama halktaki demokrasi potansiyelini yakalayamadığı için gelişemedi.
***
Demokrasiye geçişte basın da önemli bir rol üstlendi.
Özellikle Zekeriya Sertel’in Tan Gazetesi ve Ahmet Emin Yalman’ın Vatan’ı…
CHP’ye karşı sağ ve sol ittifak halindeydi.
Sosyalist olarak bilinen Zekeriya Sertel, DP’nin kuruluşu sırasında Bahçelievler’deki yapılan ev toplantılarına aktif olarak katılıyor, ”Dörtlü Takrir”den sonra gazetesinin sütunlarını Bayar, Menderes ve arkadaşlarına açıyordu.
Demokrat Partinin kurulması sürecinde büyük katkıları olan liberal eğilimli Ahmet Emin Yalman da sütunlarını Behice Boran ve arkadaşlarına açmıştı.
Demokrasi için geniş yelpazeli bir dayanışma…
DP kuruluşundan kısa bir süre sonra, basının büyük bölümünün desteğini aldı.
Neredeyse Ulus dışındaki bütün gazeteler DP yanlısı olmuştu.
Cumhuriyet bile…
Bu desteğin karşılığını da gördüler.
Nadir Nadi bağımsız olarak, Tasvir’den Ziyad Ebüzziya, Cihad Baban, Ömer Rıza DoğrulYeni Asır’dan Behzat Bilgin, Son Telgraf’tan Fevzi Lütfü Karaosmanoğlu, Son Posta’dan Selim Ragıp Emeç, Türk Sesi’nden Mükerrem Sarol, Balıkesir Postası’ndan Sıtkı Yırcalı, İleri Hukuk Dergisinden Mahmut Goloğlu, Adana’da yerel yazetecilik yapan Cezmi Türk, DP’nin yayın organı durumundaki Zafer’den Mümtaz Faik Fenik, Firuzan Tekil, Bahadır Dülger doğrudan Demokrat Parti listesinden parlamentoya girdiler.
İlk dönem basının özgürlüğünün gelişmesi adına önemli katkılar da sağladılar.
Ancak başlangıçtaki bahar havası kısa sürdü.
1954’ten sonra durum tersine döndü.
Gazeteler yavaş yavaş DP’den desteğini çekmeye başladı.
DP’den Devlet ve İçişleri bakanlıkları yapan Fevzi Lütfü Karaaosmanoğlu Hürriyet Partisi’ni kurdu. Ziyad Ebüzziya da bu partinin kurucuları arasındaydı.
DP’den Hürriyet Partisi’ne geçenlerden Cihad Baban’ın 1960 ihtilalinden sonra Kurucu Meclis’te CHP’yi temsil etmesi ve ihtilal hükümetinde Basın Yayın ve Turizm Bakanı olması dikkat çekicidir.
Dikkat çekici bir başka husus da DP’nin kuruluşu safhasında sınırsız destek veren Zekeriya Sertel ve Ahmet Emin Yalman’ın ihtilal öncesinde DP karşıtı bir politika izlemeleridir.
Solcu Sertel ve sağcı Yalman’ın her ikisinin de ABD’de eğitim görmesi de her halde tesadüf değildir.
60 ihtilalinden kısa süre önce Türkiye’ye gelen gazeteci Pulliam’ın Menderes’le görüşememeyi bahane ederek ülkesine dönüşte Menderes aleyhine yayına başlamasını bunun ABD ve batı basınında DP karşıtı bir kampanyaya dönüşmesi, bu yayınları Türk basınına Yalman’ın aktarmasını da tesadüf olarak göremeyiz sanırım…
***
Önceki gün Konya’da çok partili hayata geçişle ilgili bir panel yapıldı.
DP Konya İl Başkanı Durmuş Alagöz’ün yönettiği panelde konuşan SBF Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çınar Özen’in “Kıratı şahlandıracak yeni bir süvariye ihtiyaç var” demesi ve ANAP eski Malatya Milletvekili Süleyman Sarıbaş’ın Meral Akşener’i işaret etmesi dikkat çekiciydi.
Meclis Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile ilgili Anayasa değişikliğine kilitlenirken çok partili hayatın lokomotifi Demokrat Parti’de hareket var.
Kış sert geçedursun, yaz da oldukça sıcak olacak gibi…