Darbe gecesi CIA'nın gölge kuruluşlarının en önemli 10 adamı Büyükada'da Splendid Otel'inde yapılan toplantıda çok önemli bir görüşme yaptı ve kararlar aldı.
Darbe gecesi CIA'nın gölge kuruluşlarının en önemli 10 adamı
Büyükada'da Splendid Otel'inde yapılan toplantıda çok önemli bir
görüşme yaptı ve kararlar aldı. Büyükada’daki toplantının sırrını
çözmeden tam manası ile 15 Temmuz olayının Küresel boyutunu
anlayamayız. Bu toplantı ne hikmetse basında çok fazla yer almadı
ve hemen konu kapatıldı. O kadar Tv programı yapıldı ama nedense
Fetö itirafçıları kadar bu önemli toplantı konuşulmadı. Oysa ki
Büyükada toplantısının perde arkasında çok isim ve çok önemli
mesajlar var. Bu toplantının şifreleri çok önemlidir. İstihbarat
birimleri toplantıya katılan isimleri bir bir deşifre etmeyi
başardı. Sır toplantıya katılan isimler hakkında soruşturma
başlatıldı.
Büyükada toplantısında, darbenin başarısız olması halinde nasıl bir
B planı ve C planı tasarladıklarını bilmeden bu darbenin küresel
boyutunu ve görünmeyen tehlikesini anlayamayız. Evet, bu toplantıda
darbe kadar Ortadoğu üzerinde Türkiye üzerinden bazı küresel
planlarda yapıldı. Büyükada toplantısı birileri tarafından basında
çabuk unutulmaya/unutturulmaya başlandı. Bununla birlikte özellikle
baktığımız zaman 15 Temmuz darbe girişiminden sonra olayın asıl
küresel boyutundan tam manası ile bahsedilmiyor. Olay yavaş yavaş
sulandırılmaya başlanıyor. Bu olayın küresel boyutuna Fetö
bağlamında bakmak daha doğru olur. Fetö denen örgüt sadece
Türkiye’den ibaret değildir. Bir ayağı ABD’de, bir ayağı
Vatikan’da, bir ayağı İsrail’de ve en önemli ayağı da
İngiltere’dedir. Olaylar hakkında yorum yaparken olayı basite
indirgemek yerine, olayın bu boyutunu ciddi ve önemli tespitlerle
açıklamalıyız.
Büyükada toplantısında özellikle baktığımız zaman, gizlice özel bir
tekneyle Büyükada’ya gelen 10’u yabancı 16 isim, burada da özel bir
iskeleye yanaştı. 2 günlük rezervasyonu olan ekip, kalkışma
başarısız olunca otelden apar topar ayrıldı. 10 yabancı, 6 Türk’ten
oluşan toplantı grubunun başkanı ise eski CIA’ci ve Türkiye uzmanı,
Fetö hayranı ABD’li Henri Barkey’di. Bu gelen ekibin özel uzmanlık
alanları ise iç savaş ve psikolojik savaş uzmanı olmalarıydı. Bu
bağlamda gelen 10 kilit ismi inleyince çok farklı hususlarda
meydana çıkıyor. Toplantıya katılan 6 Türk’ün 3 tanesinin misyonu
ve eski görevleri çok önemlidir. Özellikle bir Prof.’un ismine
dikkat etmek lazımdır. Bu kişinin malum bir vakıfla bağlantısı ve
bir araştırma şirketi ile bağlantısı çok önemlidir. Siyasi ayağı da
bir hayli önemlidir bu kişinin. Ben Vakfı ve araştırma merkezinin
ismini buraya yazmıyorum. Bu hususu araştıran bir kişi eminim ki
isimlerden yola çıkarak bu yerlere ulaşacaktır. Toplantıya askeri
kanattan da çok tanıdık ve bir o kadar da mazisi karanlık bir
isimde katılmıştı. Bu da önemlidir diye düşünüyorum. Katılan bir
başka isimde (Burası çok önemli) Vatikan’ın Türkiye’de özel olarak
görevlendirdiği bir Kardinal’dir. Bu Kardinalin Büyükada'dan
Türkiye'ye yapılacak planlarda Roma-İstanbul-Kudüs hattında önemli
bir görevde olduğunu biliyoruz. Bu Kardinal’in ayrıca Fetö ile
Dinlerarası Diyalog projesi konusunda sürekli irtibatlı olduğu da
bilinmektedir.
Netice itibari ile bizlere göstermeye çalıştıkları cambaza bak
oyununu iyi okumalıyız. Bu sefer oyun büyüdü. Birileri Cambazın
ipini kesti cambaz düştü öldü. Bütün ahaliyi cambaz öldü cambaz
öldü deyip cesedin başına topladılar. İpi kesenlerin bu seferki
niyeti bütün Memleketi, bütün Vatanı kısacası Türkiye’yi bölmek,
parçalamak ve yutmak!
Daha önce de çok defa söylediğim ve yazdığım gibi; dengeler yeniden
kuruluyor. Dünya’da da, Dünya’nın merkezinde de, Türkiye’de de…
Ve son söz: ‘’ Küreselciler ne kadar yukarıdaysa, Türkiye o kadar
derindedir. Türkiye’nin bölgedeki derin köklerinin uyanma vakti
gelmiştir.’’