Değerli Dostlar -OSMAN KAVALA- konusunu hepiniz biliyorsunuz ama bir takım detaylar var ki, biz
nerede yaşıyoruz böyle dedirtir cinsinden.

Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 'Kızıl Soros' lakaplı Osman Kavala'nın önerisiyle Suriye'den 50 bin Ermeni'yi gizli bir şekilde Türkiye'ye getirtti. Gelen Ermenilere iş imkanını ise 'sığınmacı akını'ndan rahatsızlık duyan TÜSİAD sağladı.

Ama nedense hiç kimse bu konuyu gündeme getirmek istemiyor. Sürekli Sümen altı yapılarak suni
gündemlerle gerçekler gizlenmeye devam ediyor.

Konuyu geçtiğimiz ay bir kez daha gündeme getiren Gerçek Hayat dergisi, son dönemde Altılı Masa'yı perde gerisinden yönlendirmeye çalışan Abdullah Gül üzerindeki Osman Kavala etkisine dikkat çekti. 12 yıl boyunca cumhurbaşkanı danışmanlığı yapan Ahmet Sever'in "Abdullah Gül ile 12 Yıl" adlı kitabında anlattığı ifadelere yer veren dergi, "Dedelerim Diyarbakır'dan Selanik'e sürülmüş" diyen İYİ Parti lideri Meral Akşener'in öz kuzeni olan Osman Kavala'nın, Ermenilere yönelik özel ilgisini şöyle anlattı:

HER TAŞIN ALTINDAN ÇIKAN 'İŞADAMI'

Osman Kavala

Osman Kavala’nın veya bir başkasının suçlu veya mâsum olup olmadığına karar vermek şüphesiz ki
mahkemelerin işidir. Lâkin kimine göre liberal sol, kimine göre radikal solcu olan, Türkiye’nin hasmı
10 ülkenin büyükelçilerinin sahip çıktığı, en samimi arkadaşının hapisten çıkınca Almanya’ya sığınma
ihtimalinden söz ettiği, ülkeleri karıştırma, yönetimleri devirme hareketlerini organize ve finanse
eden Yahudi Soros’un temsilcisi, PKK’cı yapıları finanse eden, Türkiye’yi ‘Ermeni soykırımı’ yapmakla
suçlayan, Suriye Ermenilerine bile hamilik yapacak kadar ‘girişimci’, Batı’nın kültürler arası diyalog
projesinin Türkiye-Ermenistan ayağı, çevrecilik maskesiyle hükümeti devirme, İslam’a saldırı, yağma
girişimi Gezi’yi koordine ve finanse etmiş birisinin ne kadar Türkiyeli olduğu üzerinde durmak
gerekiyor. Biz de onu yaptık...

Ayrıca bir ‘işadamı’nı bu kadar aktif kılan ve kaldırdığınız her taşın altından çıkmasını sağlayan şey
nedir? Merak etmek gerekiyor!

Sevan Nişanyan, Osman Kavala tutuklandığında, Türkiye’yi yönetenlere ağır hakaretler ettiği yazısında
Ermenileri kastederek “kaçırtabildiklerini kaçırtacaklar, gerisini günü geldiğinde 1915 muamelesine
tabi tutacaklar” diyor. Oysa 1915 yalanlarında olduğu gibi bugün için de yalan söylüyorlar. Bakın hiç
gündeme gelmeyen ‘Suriye Ermenileri’ne neler yapılmış neler!
Gelin olup biteni Abdullah Gül’ün basın başdanışmanı olan Ahmet Sever’in ‘Abdullah Gül ile 12 Yıl’
adlı eserinden okuyalım:
Abdullah Gül ve Ahmet Sever
“Osman Kavala ile bir gün İstanbul’da Cezayir Restoran’da sohbet ederken, “Ahmet, biliyorsun
Suriye’deki Ermeniler zor durumda. Türkiye onlara kapılarını açsa her yönden çok iyi bir adım atılmış
olmaz mı?” diye bir fikir ortaya attı. Sayıları yaklaşık 50 bin civarında olan, daha çok Halep ve Şam’da
yaşayan Ermenilerin çoğu zaten Türkiye kökenliydi.

Fikir aklıma çok yattı. Ertesi sabah Tarabya Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Gül ile bir toplantımız vardı.
Dışişleri Başdanışmanları Ferden Çankçı ve Sadık Arslan da oradaydı. Bu öneriyi orada dile getirdim.
Abdullah Gül, böyle bir hamlenin doğuracağı olumlu sonuçları anında gördü…
Orhan Dink, Delal Dink ve Rober Koptaş cumhurbaşkanlığına geldi. Abdullah Gül; “Yalnız bu
konuştuklarımız aramızda kalsın. Basına yansımasın. Çalışmalar gizlice yürütülsün” dedi…
Suriye’den Ermenistan’a giden Ermenilerin de Türkiye’ye gelmesi sorulduğunda, Dışişleri Müsteşarı
Feridun Sinirlioğlu’nun cevabı şu oldu: “Onlar da gelebilirler.”

Türkiye’ye gelecek Ermenilerin iş bulma, barınma gibi sorunlarını, Cumhurbaşkanı Gül’ün bilgisi ve
onayıyla TÜSİAD Genel Sekreteri Zafer Ali Yavan ile konuştum. Kısa bir süre sonra Zafer olumlu bir
mesajla geri döndü. TÜSİAD’ın Suriye’den gelecek Ermenilerin hem mesleklerine göre işe
yerleştirilmelerinde hem de bu süre içerisinde barınma ve beslenme konularında bir yıllık proje
kapsamında destek vermeye hazır olduklarını bildirdi.” (s.132-134)
Evet evet yanlış okumadınız bu satırları Abdullah gül’ e 12 yıl başdanışmanlık yapan Ahmet Sever
söylüyor.

OSMAN KAVALA KİMDİR?

Gerçek Hayat dergisinde yayınlanan Can Kemal Özer imzalı yazıda Osman Kavala'nın gerçekte kim
olduğuna ilişkin şu çarpıcı ifadelere yer verildi:
Selanikli ama Paris’te doğdu. Amerikan misyoner okulu Robert Koleji’ni ve Manchester Üniversitesi’ni
bitirdi. İlk olarak bir zamanların şöhretlisi Commodore 64’ün Türkiye Distribütörü olarak tanındı.
Bilderberg Örgütü’nün Türkiye mümessilliği ve Galatasaray Kulüp Başkanlığı yapan şöhretli mason ve
Sabetaycı Selahattin Beyazıt ile Britannica Ansiklopedisinin Türkçesini neşreden Ana Yayıncılık’ı kurdu.
Okurlara Ermeni kültür ve edebiyatını tanıtmak amacıyla Mıgırdiç Margosyan, Yetvart Tomasyan,
Ardaşes Margosyan ve Hrant Dink tarafından kurulan Aras Yayıncılık’a ortak oldu, finanse etti.
Suriye iç savaşı başlayınca, Suriye’deki Ermenilerin sessiz sedasız Türkiye’ye gelişine öncülük etti.
Selanik’ten Darıca’ya göç eden dedesi Tahir ‘Kavala’, amcası Hüseyin ise ‘Bölükbaşı’ soyadını tercih
etti. Bu yüzden Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın torunu zannedile geldi. Oysa hiçbir akrabalıkları yoktu.
Babası ‘Tütüncü Mehmet’ olarak bilinirdi. Zenginleşti ve 1982’de ölünce işleri oğlu devraldı.
Osman Kavala ve Sevan Nişanyan’ın Robert Koleji’ndeki en samimi arkadaşıydı ve birlikte ticaret bile
yaptılar. Neredeyse yapmadığı iş, girmediği sektör kalmadı. Ticaretin yanı sıra TEMA Vakfı, TESEV,
Tarih Vakfı, TURSAK (Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı), İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV),
Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü, Helsinki Yurttaşlar Derneği, Demokrasi ve Uzlaşma
Merkezi, Kültürel Mirası Koruma Derneği, Hafıza Merkezi gibi sözde STK’ların ya kurucusu oldu yâhut
yönetimlerinde yer aldı.

Macaristan doğumlu, Yahudi, siyonist, borsa spekülatörü ve ‘Turuncu Devrimler’in finansörü olarak
bilinen ‘Londra Şeytanı’ lakaplı George Soros’un yakın adamıydı. Can Paker, Kerim Paker, Üstün
Ergüder, İshak Alaton, Leyla Alaton, Murat Sungur gibi isimlerle beraber Soros’un ‘ülkeleri karıştırma
projeleri’ni organize ve finanse etmekle tanınan Açık Toplum Vakfı’nın Türkiye ayağını kurdu. Bu ve
benzeri faaliyetleri nedeniyle ‘Kızıl Soros’ adıyla anılmaya başlandı.

Türkiye’ye yönelik düşmanca tavırlarıyla tanınan ‘Uluslararası Af Örgütü’ adlı yapıdan, PKK’yı
destekleyen sözde insan hakları örgütlerine dek pek çok yapıya maddi kaynak aktardı. AB destekli
‘Kültür İçin Alan’ oluşumunda yer aldı. Gezi kalkışmasındaki rolüyle tartışılan ‘Anadolu Kültür Vakfı’ ve
ayrıca ‘Anadolu Kültür AŞ’yi kurdu. Kars Sanat Merkezi üzerinden Türkiye, Ermenistan, Gürcistan ve
Azerbaycan arasındaki ‘ortak kültür’ adlı çalışmaları yürüttü ve destekledi. Boğaziçi Üniversitesi’nden
CHP’li Prof. Binnaz Toprak’ın ‘mahalle baskısı araştırması’ projesini finanse etti.

KVK İLE TEKNOLOJİYİ YÖNLENDİRMİŞTİ

İletişim Yayınlarından sonra Bilderbergci Beyazit ile kurduğu yayınevini, Ermeni vatandaşlarla kurduğu
Aras Yayıncılık izledi. Ermeni, Yahudi ve Sabetaycı vatandaşların ortak girişimi olan Teleteknik
şirketinden sonra Mehmet Emin Karamehmet ve Murat Vargı ile birlikte meşhur telefon dağıtıcısı
K.V.K. (Karamehmet – Vargı – Kavala)’yı kurdu.

Navigasyon işine ilk giren de oydu. F-16 uçaklarının koruma sistemlerinin geliştirilmesi ihalesini alan
da. Türkiye’nin ilk Yap-İşlet-Devret modeli olan Hidro Elektrik Santrali’ni işleten Aksu Enerji de
onundu.

Birleşik Yatırım Bankası’nı kurduysa da, 1999’da bankacılık lisansı iptal edildi. Pes etmedi, onlarca
şirket daha kurdu. Yetmedi, Türk-Yunan İş Konseyi ile Türk-Polonya İş Konseyi’ni teşekkül ettirdi.
Teleteknik, MİKES, Aksu Enerji, Birleşik Yatırım Bankası, Ana Yayıncılık, İletişim Yayınevi, Romar
Pazarlama şirketlerinin yanı sıra Birleşik İnşaat, Çatı Pazarlama, Beyaz Adam Kitabevi, ABC Kitabevi,
Zeytintepe Madencilik, Cezayir Lokanta İşletmeciliği, Anadolu Kültür Sanat, Menka Ticaret, Plato
Danışmanlık, Turmenka Madencilik, İki Nokta Bilişim Teknolojileri, TSB Turizm anonim şirketleri gibi
pek çok şirket kurdu veya ortağı oldu. Birgün Gazetesi’nin de onun projesi olduğu bilinir.
Bu dehşet şebekeyi tanımak için Devamı yarına bırakıyorum …

Saygılarımla

İsmail Hakkı Pamukoğlu