Bu da geçer! Yan mı geçer, ortandan mı geçer boğazından mı geçer
bilemem, ama kesinlikle bu da geçer daha öncekilerin geçtiği
gibi...
1. Zamanından önce, çok erken konuşuldu başkanlık sistemi.
Başkanlık sistemi tecrübesiz seçmenlerde padişah olmak gibi algı
oluşturuldu. AK Parti seçmeni Erdoğan padişah olacak diye sevindi.
Erdoğanı sevmeyenleri de Erdoğan padişah olacak diye korku sardı.
HDP ve cemaat ortaklaşa bu algıyı çok iyi kullandılar.
2. Eskiden muhalefet seçmeni kendi partisini iktidara taşımak için
çaba sarfediyordu. Şimdi iktidar olamayacaklarına emin oldukları
için Padişahlık korkusunun da verdiği içgüdüyle iktidar olacak
partiyi engellemeye çalıştılar ve başardılar.
3. AK Partiyi AK Parti yapan kos koca bir Erdoğan faktörüdür. Bu
millet AK Partiye Erdoğan için oy veriyordu, bu seçimde bile
verilen oylar Erdoğan için verilen oylardı. Erdoğan cumhurbaşkanı
olunca yerinde onun denginde birisi olması gerekiyordu, fakat hiç
biri onun yerini dolduramadı. Abdullah Gül olabilirdi, ancak
olmadı.
4. Malum cemaat ile pürüzler çıkarken bunun sonuçları hesaplanmalı,
seçimden önce onların alternatifi bulunmalıydı, eskiden ilişkilerin
bozulduğu farklı kişi ve cemaatlerle gönülalma, yaklaşma gibi
adımlar atılabilirdi ama bu da yapılmadı.
4. Aşiret aşiret AK Partiden istifa eden seçmeninin Yavuz Selimi
zehirleyenlerle aynı gelenek ve tabiata mutabık olduğunu önceden
tahmin etmek gerekirdi. Güvenmemek gerekirdi. Açılım açılım diye
nankör birilerine açılmanın eski dostları kırabileceğini bilmek
gerekirdi.
5. HDP-CHP-Cemaat ortak sırf Erdoğan kaybetsin eksenli çalışma
başlattığı zaman AK Parti de MHP ve seçmenlerine çalışma benzeri
bir yaklaşım göstere bilirdi, ama yapılmadı.
6. AK Parti 3 dönem kazanınca sanki zaferden sarhoş oldu. Aşırı
sert uslup ve dil kullanılıyordu. Sertlik sirke gibidir
aşırılaştıkça küpünü çatlatır. Ayrıca AK Parti kuruluşunun ilk
yıllarındaki kadrosu çok farklılaştı. Gerçek parti ilkesine sahip
olanlar kadar olmayanlar da nemalanmak için kişisel ekonomik
çıkarları ve amaçları uğruna sözümona AK Patili olmaya
başlamışlardı ki bu da partiye imaj zararı veriyordu.
7. Dünyanın sonu değil ya. En kötü ihtimal düşünün ki AK Parti bir
oy arınmasından geçiyor. Daha net ve gerçekçi oy oranıyla
karşılaşmıştır ki sonuçlara bakılırsa hala milletin en çok itimat
ettiği bir partidir. Parti asıl felaketi Erdoğana bir şey olursa
görür. Zira bu seçimlerde görüldü ki Erdoğanın kişisel karizması
partiyi parti yapan tek etkendir. Suç ararken Partinin kendi içinde
3. dönemini doldursa da koltuğu bırakmaya pek hevesli olmayan kendi
kafasından ayrı telden çalanlarda suç aranmalı bir az da. Ayrıca
Erdoğana veya AK Partiye küsen, bu sefer oy vermeyenlerin hepsi
Cemaat değil ya. Çeşme kenarına su için çadır kuranlar ya çeşmenin
suyu azalınca ya da daha büyük bir çeşme bulunca/bulduğunu sanınca
çadırını söküp giderler. Bu böyle. Artık nemalanamayan, 3 dönemdir
bir türlü nemalanamayan ves. türevleri de oy vermediler.
8. Van şudur, Van budur diye güneydoğuyla ilgili ölçüsüz konuşmalar
imana da akla da vicdana da zarar verir, ben söyliyeyim. Yapılan
iyilikler oy için yapılmadı ki oy yüzünden de başa kakılsın. Bir
gemide 100 kişiden 99 sevmeyenin var diye 1 sevenine de kıyamazsın
ki!