Modern Türkiye tarihinde, ulus devleti inşa etme çabaları, yirminci yüzyılın başında başlatılan modernist proje ile el ele gider. Aynı dönemde Türkiye odaklı uluslararası göç hareketleri ortaya çıkıyor.
Modern Türkiye tarihinde, ulus devleti inşa etme çabaları, yirminci yüzyılın başında başlatılan modernist proje ile el ele gider. Aynı dönemde Türkiye odaklı uluslararası göç hareketleri ortaya çıkıyor. Hem modernite projesiyle hem de ulus devlet kurma çabalarıyla ilgilidir. Bu yakınlık, yurt dışından Türkiye'ye göç hareketleri için olduğu kadar Türkiye'den yurt dışına çıkmak için çabalayanlar için de geçerlidir, hatta iç göç bile bu kapsamdadır. Ancak Türkiye, modernite, ulus devlet ve göçün yakınsamasının izole bir örneği değildir. Yirminci yüzyıl, ulus-devlet projelerine dayalı modernizm örnekleriyle ve bu projelerden kaynaklanan nüfus hareketleriyle dünya çapında doludur. Bu konudaki uluslararası akademik literatür, modernite ile ulus-devlet arasındaki ilişkiyi incelemekle yetinmemektedir. Bu bağlamda uluslararası göçün rolüne de değiniyor. Son yıllarda ağırlıklı olarak Cumhuriyetin ilk yıllarına ilişkin çalışmalar ortaya çıkmıştır. Türkiye'de modernite ve ulus devlet ilişkisini farklı açılardan tartışırlar. Buna karşılık, uluslararası göç ve ulus devlet arasındaki ilişki ve bunlara karşılık gelen konumlar üzerine yapılan çalışmalar oldukça sınırlı kalmaktadır. Bu konudaki çalışmalar daha çok Cumhuriyetin ilk yıllarının zaman dilimindedir veya belirli dönemlerle sınırlıdır.
Bu yazımda, Türkiye'de modernite projesinde Cumhuriyetin kuruluşundan, günümüze kadar ulus devletin inşası, korunması ve uluslararası göçe yönelik süreçlerin nasıl etkilendiğini göstermek istiyorum. Bu etkinin görünür olduğu çeşitli dönemleri dikkate alarak, 20. ve 21. yüzyıllar arasındaki 100 yıllık bir zaman dilimindeki değişim ve dönüşümleri sistematik olarak inceleyeceğim. Tarihsel olarak, bu dönemin bir ucunda imparatorluğun çöküşünden sonra ulus devletin kurulması vardır. Diğer uçta ise ulus devletin küreselleşmeyle bağlantısı ve ulus üstü bir oluşum olan AB'ye üyelik süreciyle değişen konumu vardır. Türkiye çevresinde çeşitli nedenlerle önemli olan çeşitli uluslararası göç hareketleri ortaya çıkmıştır. Bahsi geçen dönüşüm sürecine güncel referanslarla bir dizi ekonomik, sosyal ve politik olgunun yansımalarını içerirler.
Modernite, Ulus Devlet ve Uluslararası Göç
Modernite, önemli dönüşüm süreçlerini başlatır. Ekonomide, tarımdan sanayiye geçiş, sosyal alanda, köy topluluğundan kent toplumuna geçiş ve siyasette, nihayet imparatorluk ve kölelikten ulus devlete, vatandaşlığa geçiş ile modern öncesi dönemde Nüfus ve göç hareketleri ile sınırlıdır.
Bugün göç dediğimiz şey, modern toplumların bir olgusudur. Terim aynı zamanda ulusal sınırlar içinde iç göç anlamına gelse de daha çok uluslararası göçü ifade eder. Bugünkü anlamıyla, ancak yirminci yüzyılın başlarından itibaren, dünyanın bir ulus devletler sistemine eklemlenmesiyle aynı zamana denk gelecek şekilde yayılmıştır.