İran’ın bölgedeki politikası, tarih boyunca jeopolitik çıkarlarına dayalı olarak şekillenmiştir. Orta Doğu’daki dengeyi korumaya ve kendi sınırlarını güvence altına almaya çalışan İran, etnik ve mezhepsel dinamikleri manipüle ederek kendisine avantaj sağlamaya çalışmaktadır. Bu bağlamda, bölücü Kürtçü terör örgütü PKK ile olan stratejik ilişkileri, İran’ın iç ve dış politikasının önemli bir parçası olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yazıda İran’ın PKK ile kurduğu stratejik ilişkilerin tarihsel arka planını, bu ilişkilerin niteliğini ve bölgedeki etkilerini bilimsel bir perspektifle ele alacağım.
İran’ın Kürt Sorununa Yaklaşımı
İran, Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bir ülkedir ve kendi topraklarındaki Kürt hareketlerini bastırmak konusunda tarihsel bir geçmişe sahiptir. Ancak, Kürt meselesi sadece İran’ın iç sorunlarıyla sınırlı kalmamıştır. Irak, Türkiye ve Suriye’de yaşayan Kürt nüfus, İran’ın bölgedeki stratejik hesaplarında önemli bir faktör haline gelmiştir. Bu yüzden İran, kendi Kürt nüfusunu bastırırken, komşu ülkelerdeki Kürt hareketlerini destekleyerek bu ülkeler üzerinde baskı kurmaya çalışmıştır. Bu çerçevede PKK, İran’ın çıkarları doğrultusunda zaman zaman desteklenen bir araç haline gelmiştir.
İran ve PKK İlişkilerinin Tarihsel Arka Planı
İran ile PKK arasındaki ilişkiler 1980’lerin başlarına kadar uzanmaktadır. PKK’nın kuruluş sürecinde, örgüt liderleri İran’da eğitim kampları kurmuş ve İran istihbaratı ile çeşitli düzeylerde ilişki geliştirmiştir. İran’ın PKK’ya verdiği bu destek, özellikle Türkiye ile İran arasındaki rekabetin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. İran, PKK üzerinden Türkiye’yi baskı altına almayı ve kendi sınır güvenliğini sağlamayı hedeflemiştir. Ancak bu ilişkinin niteliği, İran’ın çıkarlarına göre değişkenlik göstermiştir. Zaman zaman PKK’ya sağlanan destek azalmış, bazen ise örgüt üzerindeki baskı artmıştır. Bu durum, İran’ın kendi Kürt nüfusunu kontrol etme politikası ile de doğrudan ilişkilidir. İran, PKK’yı desteklerken aynı zamanda Kürt nüfusun kendi topraklarında bir ayrılıkçı harekete dönüşmesini engellemeye çalışmıştır.
İran’ın PKK’yı Kullanma Stratejisi
İran, PKK’yı stratejik bir araç olarak kullanmaktadır. Bu strateji, İran’ın bölgedeki çıkarlarını koruma amacıyla şekillenmektedir. Özellikle Türkiye ile olan rekabet, bu stratejik ilişkinin merkezinde yer almaktadır. Türkiye’nin sınır güvenliğini tehdit eden PKK, İran açısından bir denge unsuru olarak kullanılmaktadır. İran, bu örgütü destekleyerek Türkiye’nin bölgesel gücünü sınırlandırmayı ve Kürt meselesini bir baskı unsuru olarak kullanmayı amaçlamaktadır. İran’ın bu stratejik ilişkisi, aynı zamanda bölgedeki diğer Kürt grupları üzerinde de bir etki yaratmıştır. İran, PKK’nın yanı sıra Irak’taki Kürt yönetimleri ile de ilişkiler geliştirmiş ve bu grupları kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye çalışmıştır. PKK üzerinden geliştirilen bu strateji, İran’ın bölgedeki politik gücünü pekiştirmesine katkı sağlamıştır.
Suriye İç Savaşı ve İran-PKK İlişkileri
Suriye iç savaşı, İran ve PKK arasındaki ilişkilerin daha da güçlenmesine neden olmuştur. İran, Suriye’de Esad rejimini desteklerken, PKK’nın Suriye kolu YPG ile de ilişki geliştirmiştir. Bu ilişkiler, İran’ın Suriye’deki etki kurma stratejisini benimsemiştir. İran, Kürt meselesini kullanarak bölgedeki rakiplerine karşı bir denge politikası izlerken, terör örgütü PKK ile kurduğu ilişkiler bu stratejinin önemli bir ayağını oluşturur.
İran-PKK İlişkilerinin Tarihsel Arka Planı
İran’ın PKK ile ilişkileri, 1980’li yılların sonlarına kadar uzanmaktadır. PKK’nın silahlı mücadeleye başlamasının ardından, örgüt çeşitli bölgesel aktörlerle bağlantılar kurmaya çalışmıştır. İran, Türkiye ile olan rekabeti ve Kürt meselesini bir baskı unsuru olarak kullanma isteği nedeniyle PKK’yı bir araç olarak görmüştür. Özellikle 1990’lı yıllarda, İran ile PKK arasında yer yer iş birliği yapıldığına dair iddialar mevcuttur. Bu dönemde, İran’ın PKK’nın İran sınırındaki faaliyetlerine göz yumduğu ve zaman zaman örgüte lojistik destek sağladığı bilinmektedir. İran, bu şekilde Türkiye’yi zayıflatmayı ve PKK üzerinden bölgedeki dengeleri kendi lehine çevirmeyi hedeflemiştir.
İran’ın Çifte Stratejisi: İçeride Baskı, Dışarıda Destek
İran’ın PKK ile olan ilişkileri, çelişkili bir stratejiyi yansıtmaktadır. Bir yandan kendi topraklarındaki Kürt ayrılıkçı hareketleri sert bir şekilde bastıran İran, diğer yandan Türkiye ve Irak gibi komşu ülkelerdeki Kürt hareketlerine ve PKK’ya dolaylı ya da doğrudan destek vermiştir. Bu çifte strateji, İran’ın bölgesel çıkarlarını maksimize etme amacını taşımaktadır. İran, kendi Kürt nüfusunu kontrol altında tutmak ve bu konuda olası bir tehdidi engellemek için sert tedbirler alırken, dış politikada Kürt kartını kullanarak rakiplerine karşı avantaj elde etmeye çalışmıştır.
İran’ın PKK’ya Sağladığı Destek Türleri
İran’ın PKK’ya verdiği destek, çeşitli şekillerde tezahür etmiştir. Bu destek türleri şunları içermektedir:
1. Lojistik Destek: İran, PKK’nın İran sınırındaki operasyonlarını sürdürmesine göz yummuş ve örgüte lojistik destek sağlamıştır. Bu, özellikle Türkiye sınırında yapılan operasyonlarda PKK’ya avantaj sağlamıştır.
2. Sınır Güvenliği Politikaları: İran, zaman zaman PKK’nın kendi sınırlarına çekilmesine izin vererek Türkiye’nin askeri operasyonlarını sınırlandırmaya çalışmıştır. Bu strateji, Türkiye’nin İran sınırında PKK’ya karşı etkin mücadele yürütmesini zorlaştırmıştır.
3. İstihbarat Paylaşımı: Bazı dönemlerde İran, PKK’ya istihbarat desteği sağlayarak örgütün Türkiye’ye karşı yürüttüğü terör faaliyetlerini kolaylaştırmıştır. Bu istihbarat desteği, özellikle PKK’nın stratejik hamlelerinde etkili olmuştur.
PKK ve PJAK Arasındaki İlişki: İran’ın İkili Oynadığı Rol
İran’ın PKK ile ilişkilerinde en dikkat çekici unsurlardan biri de PJAK (Partîya Jiyana Azad a Kurdistanê) ile olan bağlantısıdır. PKK’nın İran kolu olarak bilinen PJAK, İran’daki Kürtler arasında ayrılıkçı bir hareketi temsil etmektedir. İran, PJAK’ı bir tehdit olarak algıladığı dönemlerde bu örgüte karşı sert önlemler almış, operasyonlar düzenlemiştir. Ancak, PKK ile PJAK arasındaki organik bağa rağmen İran, PKK ile iş birliğini sürdürmüş, PJAK’ı bastırırken PKK’nın Türkiye’ye karşı yürüttüğü faaliyetlere sessiz kalmıştır. Bu, İran’ın Kürt meselesinde nasıl ikili bir oyun oynadığını açıkça göstermektedir.
İran’ın Bölgesel Stratejilerinde PKK’nın Rolü
İran’ın PKK ile kurduğu stratejik ilişkiler, bölgedeki dengeleri kendi lehine çevirme amacına hizmet etmektedir. Özellikle Türkiye’nin bölgedeki gücünü dengelemek ve kendi sınır güvenliğini sağlamak için PKK’yı bir baskı unsuru olarak kullanmaktadır. İran, PKK’ya doğrudan destek vererek değil, zaman zaman örgütün faaliyetlerine göz yumarak ya da dolaylı destek sağlayarak bu stratejisini uygulamaktadır. Bu durum, İran’ın pragmatist dış politika anlayışını yansıtır.
Sonuç itibarıyla İran’ın bölücü Kürtçü terör örgütü PKK ile stratejik ilişkileri, bölgedeki güç dengelerini koruma ve kendi çıkarlarını maksimize etme amacına hizmet eden çok yönlü bir stratejidir. İran, bir yandan kendi topraklarındaki Kürt hareketlerini bastırırken, diğer yandan komşu ülkelerdeki Kürt hareketlerini destekleyerek bölgedeki nüfuzunu artırmaya çalışmaktadır. PKK ile olan ilişkileri ise bu stratejinin önemli bir aracı olarak karşımıza çıkmaktadır. İran’ın bu ikili oyununu anlamak, bölgedeki dinamikleri daha iyi kavramamıza yardımcı olacaktır. İran’ın PKK ile ilişkilerindeki çelişkili tutumu, aynı zamanda bölgedeki diğer ülkelerle olan ilişkilerini de karmaşık hale getirmektedir. İran, PKK üzerinden bölgesel bir denge kurmaya çalışırken, kendi güvenliği ve komşularıyla olan ilişkilerini de göz önünde bulundurarak stratejik hamleler yapmaya devam etmektedir.