Darbe sonrası siyasi konuları peş peşe yazmaktan yoruldum. O nedenle biraz evrensel konular üzerine düşünmek ve yazmanın ruhumu iyi geleceğini tahmin ediyorum. Umarım sizlerde benim duygularıma katılıyorsunuzdur.
Darbe sonrası siyasi konuları peş peşe yazmaktan yoruldum. O
nedenle biraz evrensel konular üzerine düşünmek ve yazmanın ruhumu
iyi geleceğini tahmin ediyorum. Umarım sizlerde benim duygularıma
katılıyorsunuzdur.
***
Sembolizm insanın anlatmak istediklerini, doğrudan anlatmak yerine
dolaylı olarak anlatmasıdır. Bazen de soyut kavramların somut
örneklerle anlatılmasıyla olur. Bazen de iktidar zulmünün olduğu
yerlerde, açıkça söylenemeyen doğrular dolaylı olarak ifade edilir.
Örneğin Hz. Mevlana’nın, Anadolu’yu Moğollar işgal ettiği halde,
yaşadığı dönemle ilgili hiçbir siyasi yazı yazmamıştır. Ama yazdığı
eserlerin hepsinde de zulmün önlenmesi ile ilgi hikmetli hikâyeler
anlatılmıştır.
***
En çok sembolizm de tasavvufta kullanılmıştır. Onlar için bilinen
çok hakikatler var ama anlatmak için çok az söz var. Bazen
hakikatler kelimelere sığmaz. Bilirsin ama ifade edemezsin, susmak
zorundasındır, susar. Ama sussan da olmaz, konuşsan da olmaz, öyle
ise sembolize ederek hakikatin kenarından bahsetmeyi denersin. Bu
nedenle sembolizm, özgürlüktür. Konuşmanın yasak olduğu yerde,
konuşmanın yoludur, konuşma özgürlüğünü kullanılmasıdır
sembolizm.
***
Neylersin! sembolizm herkesin anlayacağı bir konuşma yolu değildir.
Yanlış anlayanlar çok olur. Çünkü avamın değil havasın dilidir.
Çoğunluğun dili değil, azınlığı dilidir. Bu nedenle çoğunluk seni
anlamaz ve saçmalamakla itham eder. Apaçık hakikati söylesem, linç
olurum diyenler, sembolizmin yoluna mecburen girerler. Söz
hürriyetinin olmadığı bir yerde mecburi istikamettir sembolizm,
Susturulanların isyanın adıdır.
***
İnsanlar kötülük isteyemeyen varlıklar olsa idi, susmaya da gerek
kalmayacaktı, sembolizm de doğmayacaktı. Sembolizm yolu ile konuşan
bir melek duymadım, anlatmak istediklerin doğrudan anlatırlar. O
nedenle, yorumlama kabiliyetleri de insanlar kadar gelememiştir
meleklerin. Sembolizm en çok şiirlerde kullanılan bir yöntemdir.
Şiir yazan insan bilirimde, şiir yazan melekleri hiç duymadım.
Meleklerin söz söyleme hürriyetleri kısıtlanmaz. Çünkü menfaatleri
zedelenen başka melekler yoktur ki söylenen sözden etkilenip
başkaca meleklerin söz hürriyetini kısıtlamaya kalkışsınlar.
***
Sembolizmin de bittiği yerde, insanlık sukut etmiştir. İşte bu
nokta da büyük bir toplumsal patlamaya hazır olmak lazımdır.
Sukutun birikmesi, toplumsal patlamanın habercisidir. Çünkü insan
uzun süre susamaz. Derler ya, konuşmazsam patlarım.
***
15 Temmuz Darbesin de insanların meydanlara çıkıp tankların ve
silahların karşına çıkıp haykırması, yıllarca darbelerle
susturulmuş halkın patlamasından başka bir şey değildi. Bu halk hep
susturuldu. 1960’ta, 1971’de, 1980’de, 1997’de hep susturuldu. En
sonunda millet 2016’da patladı. İşte Türkiye’nin ruhu darbeyi
önledi diyorsa sayın Dücane Cündioğlu; o ruh, on yıllar boyunca
devam eden demokrasi talebinin neticesinde değil, on yıllar boyunca
devam eden susturulmanın sonucunda oluşan ruhtur.
***
Siyaset yazmayacaktım ama bende susturulmaktan payımı almış ki
konuşmadan edemedim. Konuşan Türkiye’de sevgiyle ve sağlıcakla
kalın…