ÖNEMLİ AÇIKLAMA: Medenî Müslümanlar topluluğu cemaat, tarikat, dernek, vakıf, hizip, fırka, sivil toplum kuruluşu veya bunlara benzer hükmî bir şahsiyet değildir. Başkanı, idarecileri, organları, üyeleri yoktur.
1. Medenî Müslümanlar itikatta ehl-i sünnet ve’l-cemaat mezhebine mensub olup, inançta imamları İmamı Eş’arî, İmamı Mâturidî’ dir. Bu iki imamı kabul etmeyen mezhebsizler, Selefîler, Haricîler, Mutezile, reformcular, Fazlurrahmancılar topluluğa dâhil değildir.
2. Medenî Müslümanlar beş vakit namazı dosdoğru kılar.
3. Yirmi küsur şer’î özürleri yoksa, farz namazları cemaatle eda ederler.
4. Kadın-erkek her Müslümanın, kendisine yetecek kadar ilmihalini öğrenmesinin farz olduğunu bilirler, ilmihal bilgilerini doğru olarak öğrenir ve hayata uygularlar.
5. Ramazanda oruç tutarlar.
6. Zekâtlarını Kur’ana, Sünnete, Şeriata, fıkha uygun şekilde gerçek şahıslara verirler. Zekât almaya ve toplamaya hakkı olmayanlara kesinlikle zekât vermezler.
7. Namazları başında takke, imâme, arakiye veya başka bir tür serpuş olduğu halde kılarlar.
8. Kur’anın emirlerini yerini getirir yasaklarından uzak dururlar, öğütlerini tutar, kıssalarından ibret alırlar.
9. Haram kazançları necis lâşe hükmünde görürler ve kesinlikle haram kazanmazlar, haram yemezler, haramla zengin olmazlar.
10. Lüks, israf, aşırı tüketim, aşırı konfor gibi ölçüsüzlüklerden uzak olur, orta halli bir hayat sürerler.
11. İsrafın günah olduğunu bilirler, her konuda israftan kaçınırlar.
12. Cömerttirler, ikram etmeyi, yedirmeyi, içirmeyi, yardım etmeyi, paylaşmayı severler.
13. Medenî Müslümanlar nefs-i emmârelerini en büyük düşman bilirler. Onun isteklerini yerini getirmezler, onun istemediklerini yaparlar. Nefs-i emmârelerini bağlarlar.
14. Onlar Cuma ezanı okununca ticarete, alışverişe ara verir, dükkân ve iş yerlerini kapatır ve câmilere, Rahman’a ibâdet etmeye giderler.
15. Onlar Cumadan sonra zuhr-i âhir namazını ve sünnetleri kılarlar.
16. Onlar meskenlerini, yazlıklarını, otomobillerini, ev eşyalarını, cep telefonlarını statü haline getirmezler.
17. Onlar içkili lüks lokantalarda yemezler, fuhşiyatlı, lüks otellerde kalmazlar.
18. Onlar kalbinde iman olan hiç bir mü’minin bütününe, zatına buğz ve düşmanlık etmezler. Hatâsı ve açık günahı varsa ona karşı olurlar, lakin kardeşlik hukukunu yıkmazlar.
19. Medenî Müslümanlar, Türkiyeli iseler eski İstanbul İslâm Osmanlı kültürüne, ahlâkına, görgüsüne, nezâketine, kibarlığına, mürüvvetine sahiptir; asla kabalık, hoyratlık, şarlatanlık, soytarılık, bedevîlik sergilemezler.
20. Medenî Müslümanlar katında “ben” demek çok ayıptır. “Ben” kelimesini mümkün olduğu kadar az kullanırlar. Mesela “ben geldim” demezler “geldim” derler.
21. Onların kültürü şifâhî kültür değil, yazılı kültürdür.
22. Ceplerinde güzel mürekkepli bir dolma kalem ile zarif bir cep defteri bulunur ve buna düzgün, güzel yazıyla notlar alırlar.
23. Medenî Müslümanlar insanların gizli ayıplarını, günahlarını, kusurlarını, çirkin hallerini tecessüs etmez, araştırmaz. Bunları istemeden öğrenirse örter, gizler.
24. Medenî Müslümanın ihtiyacı elli bin liralık bir otomobilse bundan pahalısını almaz.
25. Medenî Müslüman ribaya ve fâize bulaşmaz.
26. O iffet sahibidir, ne fiilen ne de gözle zina etmez; başkalarının analarına, bacılarına, kızlarına kötü gözle bakmaz.
27. O İslam dininin ölçülerine, kriterlerine göre yer, içer, beslenir. Acıkmadan sofraya oturmaz, sofradan doymadan önce kalkar, abur cubur yemez, o yaşamak için yer, yemek için yaşamaz.
28. O, hastalandığı vakit öncelikle İslam tıbbına müracaat eder, gerekiyorsa başka tıplardan da yardım ister. Mümkün olduğu kadar az kimyevî ilaç kullanır.
29. Medenî Müslüman beyaz ekmek yemez, tabiî kepekli ekmek yer. Boyalı, aromalı, korumalı sun’î gıda ve meşrubattan uzak durur.
30. Medenî Müslüman kalp kırmaz gönül yıkmaz.
31. Medenî Müslüman bir tarikata ve şeyhe bağlıysa, bunu kimseye söylemez, reklam yapmaz, davette bulunmaz çünkü tarikatın bir nasip meselesi olduğunu bilir.
32. Medenî Müslüman din istismarı yapmaz, Allah’ın âyetlerini ucuza veya pahalıya satmaz; dinî hizmetlerini ücretsiz yapar, karşılığını yaratıklardan değil, Yaratan’dan bekler.
33. Medenî Müslüman işveren ise işçilerinin hakkını verir, en küçük bir haksızlık yapmaz.
34. İşçi ve memur ise işverenin hakkını hukukunu çiğnemez, işini canla başla yapar.
35. Medenî Müslüman, piknik yapmasından anlaşılır. Ayrılırken her yeri temizler, çöpleri poşete koyar, poşeti çöp bidonuna atar, etrafı tertemiz, pırıl pırıl bırakır. Pasaklı kimse medenî Müslüman olamaz.
36. Medenî Müslüman otomobil sürmesinden anlaşılır. O, trafik kurallarına dikkatle hassasiyetle uyar. Lüzumsuz yere korna çalan bir kimse Medenî Müslüman olamaz.
37. Medenî Müslüman şarlatanlıktan, soytarılıktan, farfaradan, şamatadan, habbeyi kubbe, pireyi deve yapmaktan, çekişme ve tepişmeden, tartışmalardan uzak durur.
38. Medenî Müslüman mütevâzıdır. Kendisinde gurur ve kibir olan kimse gerçek medenî Müslüman olamaz.
39. Medenî Müslüman ile çok kolay ve rahat ülfet ve ünsiyet edilir.
40. Medenî Müslüman bir mideyle yemek yer, onun yedi midesi yoktur.
41. O çocuklarını iyi insanlar, iyi Müslümanlar, iyi vatandaşlar olarak yetiştirir; sahih itikatlı olmalarına, namaz kılmalarına ahlaklarının düzgünlüğüne dikkat eder.
42. İyi Müslüman eşittir iyi insandır… Ona bakan İslam’ın güzelliklerinin tecellilerini ve pırıltılarını görür.
(Defalarca yazdım, bendeniz elhamdülillah hakka Müslümanım ama iyi Müslüman değilim.)
YARINKİ PAZAR GÜNÜ MÜRŞİDÜL EMİN KİTABINI İMZALAYACAĞIM
12 Temmuz Pazar günü saat 17.30’dan 19.30’a kadar Beyazıt Kitap Fuarı BEDİR Yayınevi standında İmamı Gazali’nin son derece faydalı MÜRŞİDÜL EMİN kitabını, başka faydalı eserleri ve kendi kitaplarımı imzalayacağım.