Mazeretim var asabiyim ben..
Eskişehir’de, Gezi Parkı kalkışması günlerinde açtığı «Tayyip mezara, halk iktidara» g*kılı döviz, CHP’li büyüklerinin hoşuna gitmişti...
Halkı ötekileştirmekten şiddetle kaçınan (!) CHP, hem adamı kurtarmak, ötekileşip zayi olmasına mani olmak, hem de anamuhalefete kazandırdığı ivme, yaratıcı deha ve hani neredeyse Allah rızası için diyeceğim de, bu CHP’ye oldukça iğreti durur...
Uzatmayayım, bütün bu (ve benzeri) sebeplerle CeHaPe’nin Eskişehir il genel meclisi üyesi Erdal Ş.’yi abileri “Han ilçesi” Belediye Başkanlığı ile taltif etmişlerdi..
Bu herifin Gezi kalkışmasına destek mahiyyetinde açtığı o g*kılı döviz (pankartı) hakkında suç duyurusu yapılmış, herif de gûya yargılanmış fakat Erdoğan’ın emrindeki (!) yargıdan beraat alıp g*tü kurtarmıştı...
Ramazan’ın son 10 günündeyiz... Muhterem okurlarımdan çok çok özür dilerim...
Haklarında “Cehennemden azad” veridiği, iki cihan güneşi (sallallahü aleyhi ve sellem) tarafından bildirilmiş kardeşlerimden, kimilerinin “itikaf”a girdikleri şu hususî günlerde, böyle g*lü-mötlü ayıp şeyler yazdığım için özür dilerim...
Lâkin inanın sebepsiz değil...
Mazhar-Fuat-Özkan (MFÖ) üçlüsünün meşhur “ASABİYİM BEN” şarkısını hiç dinlememiş olamazsınız öyle değil mi?
Üstüme varmayın, MAZARETİM VAR…
“Soru sorma biliyorsun mazeretim var / Boş konuşma görüyorsun asabiyim ben... / Mazeretim var, asabiyim ben...”
Onlar bize hakaret edip duracak ama biz susacağız... Onlar necip milletimize “Bidon kafalı”, “Göbeğini kaşıyan adam”, “makarnacı, kömürcü”, “pe*venk”, “Muhtar olamayacak adam (sayelerinde) belediye başkanı oldu”, “411 el kaosa kalktı..” gibi şerefsizliklerle saldıracaklar...
Hattâ sonradan da utanmadan...
“Üniversitede türbana izin verirken, ilköğretim ve lisede, TBMM çatısı altında ve devlet dairelerinde türbanı kesinlikle yasaklayacak bir uzlaşmaya imza atılabilirdi. AKP imam hatip okullarını kaşımaktan vazgeçeceğini açıklayabilirdi..” yollu abuk tekliflerle dalga geçecekler...
Ve dahi hepinizin malûm-u âlîleri olan nice muayyebatı işlemekten, Ak Parti iktidarı 16’ıncı yılında, yargı üzerinde hükümran iken (!) dahi en ağır, hakaretamiz lafları çekinmeden telafuz edebilecek, yazabilecekler...
Ve biz bunları sineye çekip susacağız öyle mi?
Pışşııkkk... Yok öyle yağma Hasan böreği... Ben yapamam bunu...
Mehmed Akif merhum da (yerine göre) benim gibi çok asabiydi... Tá o zamanlarda bile aynı hain ve namussuz heriflere kızmış, haykırmıştı...
“Zulmü alkışlayamam, zâlimi asla sevemem; / Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. / Biri ecdâdıma [milletime..... REB] saldırdı mı, hattâ boğarım!... (........) Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum? / Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!”
#HARBİDEN: Evet, mazeretim var, asabiyim ben... Sinirlerimi aldıramam ya... Vatan haini şerefsizlerin rahatça konuşabildiği, elini kolunu, hattâ kimi zaman bize parmağını sallayarak salya-sümük dolaştığı, sözde muhalefetin “sözkonusu Erdoğansa gerisi teferruattır” raconunda birleştikleri ve maalesef biz vefasızlar sayesinde iktidarın bunları sineye çekmek zorunda kaldığı şu günlerde asabiyim... 07.06.2018