Beslenme Alışkanlıklarının Kanser Üzerindeki Etkisi
Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Duruman, beslenme ve kanser ilişkisine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu:
"Artık 'can boğazdan gelir' değil, 'can boğazdan gidiyor'. İnsanoğlu çok yemek yesin diye yaratılmış bir varlık değil. Çünkü bu hastalıklar ve kötü beslenme her şeyimizi maalesef değiştiriyor."
Dernek olarak yürüttükleri çalışmalar hakkında bilgi veren Duruman, yaklaşık 4 milyon kişiye tarama hizmeti verdiklerini ve "Mucizeevi" projesiyle hastalara kapsamlı destek sağladıklarını belirtti. Bu merkezlerde psikolojik destek, diyetisyen hizmetleri, yemekhane ve çocuk odaları gibi birçok imkan sunulduğunu ifade etti.
Stresin Kanser Üzerindeki Yıkıcı Etkileri
Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İrfan Çiçin, kronik stresin kanser gelişimindeki rolünü detaylı şekilde açıkladı:
"Uzun süreli stres, hormon dengesini bozarak kanser hücrelerinin fark edilip yok edilmesini zorlaştırır. Stres durumlarında kortizol hormonunun sürekli yüksek seviyede seyretmesi, vücudun enfeksiyon ve tümör hücrelerine karşı direncini düşürür."
Çiçin, hareketsiz yaşam tarzının obeziteye ve hormonal dengesizliklere yol açarak özellikle kolon, meme ve rahim içi kanseri gibi türlerde riski artırdığını vurguladı.
Kanser Riskini Azaltan Besinler
Prof. Dr. Çiçin, kanserle mücadelede etkili olan besinleri şöyle sıraladı:
Antioksidan Zengini Gıdalar:
Brokoli, havuç ve domates gibi besinler hücresel onarımı destekliyor.
Lifli Gıdalar:
Tam tahıllar ve baklagiller sindirim sistemini koruyarak bağırsak kanseri riskini düşürüyor.
Omega-3 Kaynakları:
Balık, ceviz ve keten tohumu iltihabı azaltırken bağışıklığı destekliyor.
Doğal Antibakteriyeller:
Sarımsak ve soğan özellikle mide ve bağırsak kanserlerine karşı koruyucu etki sağlıyor.
Anti-inflamatuar Baharatlar:
Zerdeçal ve zencefil içerdikleri bileşiklerle kanser hücrelerinin yayılımını yavaşlatabiliyor.
Uzak Durulması Gerekenler
Uzmanlar, özellikle şu gıdalardan kaçınılması gerektiğini belirtiyor:
İşlenmiş Et Ürünleri: Salam, sosis ve sucuk gibi ürünler Dünya Sağlık Örgütü tarafından kanserojen olarak sınıflandırılıyor.
Aşırı Şeker Tüketimi: Obezite, insülin direnci ve tip 2 diyabet riskini artırarak dolaylı yoldan kansere zemin hazırlıyor.
Sigara ve Alkol: En güçlü kanserojenler arasında yer alıyor.
Kanser riskini azaltmak için alınabilecek önlemler
Stres Yönetimi:
Nefes egzersizleri ve meditasyon
Doğa yürüyüşleri
Sosyalleşme ve hobi edinme
Fiziksel Aktivite:
Haftada en az 150 dakika orta düzey egzersiz
Vücut ağırlığının kontrol altında tutulması
Uyku Düzeni:
Kaliteli ve yeterli uyku
Düzenli Kontroller:
Erken teşhis için tarama programları
Prof. Dr. Çiçin, sigara kullanımının akciğer, ağız, gırtlak, mesane ve pankreas kanserleriyle doğrudan ilişkisi olduğunu vurgulayarak, bırakmanın kanser riskini azaltmada atılabilecek en kritik adım olduğunu sözlerine ekledi.