Gerici ve yobazın kimler tarafından, hangi maksatla kullanıldığı açıklamasına girmeden önce gerici ve yobaz tanımı üzerinde kısaca duralım. Gerici;“toplumsal yaşamda çağdaş değerlere karşı çıkan, her yönüyle eskiyi özleyen, eski düzene dönülmesini isteyen bunu sağlamaya çalışan kimse”; yobazise “herhangi bir görüşte, düşüncede ya da dinde aşırı bir görüşe ve anlayışa bağlı olmak” olarak tanımlanmaktadır.
Gerici ve Yobaz Kim?
Gerici ve yobazın kimler tarafından, hangi maksatla kullanıldığı açıklamasına girmeden önce gerici ve yobaz tanımı üzerinde kısaca duralım.
Gerici;'toplumsal yaşamda çağdaş değerlere karşı çıkan, her yönüyle eskiyi özleyen, eski düzene dönülmesini isteyen bunu sağlamaya çalışan kimse'; yobazise 'herhangi bir görüşte, düşüncede ya da dinde aşırı bir görüşe ve anlayışa bağlı olmak' olarak tanımlanmaktadır.
Tanımlaması yukarıda görüldüğü gibi olmakla birlikte özellikle İslam düşmanı sapkın, gerici ve yobazlar'dinin emir ve yasaklarına uyan dinine bağlı insanlar' için kullanmaktadırlar.
Maalesef, gerici ve yobazlar ileri hatta ilerinin ilerisini görebilen insanları gericilikle itham ediyor ya ona yanarım!
İşte böyle tezat ve rezalet bir durumla karşı karşıyayız!
Bu duruma hemen hemen her gün yazılı ve görsel medyada sık sık rastlıyoruz. Bu yazıyı da bu nedenle yazıyorum ki kim gerici kim yobaz görülsün!
Biliyorum bu cahiliye artıkları Ebu Cehilliklerini göremeyecek; ancak, bunların dolmuşuna binip cahilliğinin farkında olmayan ahmaklarda inşallah görürler de akıllarını başlarına alırlar.
Kim gerici kim yobaz şimdi görelim.
Bunu görebilmek için cahiliye dönemine yani azgınlık dönemi diye adlandırılan İslamiyet'ten önceki dönemin sapkınlıklarına bir bakalım ve günümüz ile kıyaslayalım.
Cahiliye terimi, gerek Kuran-ı Kerim'de gerekse Hadis-i Şeriflerde Arapların İslam'dan önceki inanç, tutum ve davranışlarını İslam döneminkinden ayırt etmek için kullanılmıştır.Cahiliye dönemde;
1- Allah'ın ilahî hükümlerine değil, kendi inanç ve tutumlarına ve adetlerine göre yaşamasına, kendilerinin koyduğu emir ve yasakların doğruluğuna inanlardı. Kendi elleriyle yaptıkları putlara ve icat ettikleri sistemlere taparlardı.
2- Bu dönemde içki içme adeti çok yaygın olup her evde içki bulunur ve içilirdi. İçki şairlerin şiirlerinde çok yer bulan ve edebiyatın en önemli konularından biriydi.
3-Kumar hayatlarının vazgeçilmezi olup çok yaygındı. Kumar oynamakla övünülür, kumar oynamamak ayıp sayılırdı. Kumarbazlar toplumun en itibar gören saygın kişileri olarak görülürdü.
4-Tefecilik yani faizcilik o kadar yaygındı ki, bir birlerine para ve benzeri şeyleri verirler kat kat faiz alırlardı.
5- Fuhuş ve zina oldukça yaygın bir adetti. Eşlerini zorla fuhuşa sürükleyenler olduğu gibi karısının zengin ve soylu kimselerden çocuk sahibi olmasını isteyenlerin olduğu yazılı kaynaklarda vardır.Bir erkeğin birden çok metresi olduğu gibi bir kadının da birden çok kocası olabiliyordu.
Fuhuş evleri olup evlere fuhuş evi olduğunu belirten bayrak asılır ve hamilelik durumunda çocuğun babası kadının beyanıyla veya bir heyet tarafından belirlenirdi.
6- Kız çocukları diri diri toprağa gömülüp öldürüldüğü gibi kadına değer verilmez, hak ve hukuku tanınmaz, bir mal gibi alınıp satılırdı.
Bu dönemin rezilleri çok olup en önemlileri üzerinde kısaca durduk. Bu azgın, pespaye dönem sürerken Allah(cc),Hz. Muhammed(sav) Efendimizi İslam'ı tebliğ ve açıklamak üzerinevazifelendirdi.
Efendimiz(sav) her türlü cahiliye adetleri olan puta tapma, içki, kumar, faiz, zina ve daha birçokfuhşiyatı Allah(cc)'ın emriyle yasakladı ve yeni bir devir başladı.
İslamiyetin nurunun yeryüzünü aydınlatmasıyla başlayan bu asraASR-I SAADET denir.
Bu devir öyle bir devir ki, her türlü güzelliğin zirve yaptığı bir devirdir. İnsanlık böyle bir devir görmemiş aslakıyamete kadar da göremeyecek.
Bu devrin nuruyla yolunu aydınlatamayan ve bu devri referans almayan tüm kişiler hüsranda olup sonu felakettir!
Ahir zaman diye tarif edilen günümüzün durumuyla cahiliye devri dediğimiz İslamiyet öncesini başlıklar altına bir karşılaştıralım.
1-İnsanlar kendilerinin icadı olan tağuti kapitalist ve komünist sistemlere kutsiyet yükleyerek tapmıyorlar mı?
2-İçki tüketimi cahiliye döneminden kat kat fazla olup üretimi ve satışı meşru değil mi?
3-Kumar çeşitlenerek artmış ve kurumsal bir kimlikle faaliyetlerine devam etmiyor mu?
4-Aynı şekilde ülkelerin gelir kaynaklarının büyük kısmı faiz gelirlerinden sağlanmıyor ve Müslümanlar bile bu faiz batağının içinde değil mi?
5-Fuhuş yapmak suç olmadığı gibi kadınlara devletin izin verdiği işletmeler aracılığıyla para karşılığında fuhuş yaptırılmıyor mu?
Cahiliye adetlerinin hangi birini sayayım, bugün hepsi kat kat fazlasıyla mevcut olup ayrıca devletlerin kanunlarında meşru görülmektedir.
Şimdi biraz düşünelim!
Cahiliye adetlerine karşı çıkıp Allah(cc) ve Resulü(sav)'nün emrine uyanlar ve bu emirler doğrultusunda ikazda bulunanlar GERİCİ ve YOBAZLIKLA suçlanıyor kendileri çağdaş ve ilerici oluyorlar.
Gülüyor ve hadi oradan, diyorum!
İnsanlığın ortak birikimi sonucu insanlara faydalı olan bilimsel ve teknolojik gelişmelere hiçbir Müslüman karşı olmaz ve faydalanır; çağdaşlık diye sunulan pespaye yaşam biçimlerine karşı olur.
Gerici ve yobaz olanlar İslamiyet öncesi dönem olan cahiliye dönemi yaşam biçimlerini benimseyenlerdir.
Cahiliye devri adetlerine karşı çıkan ben ve benim gibi Müslümanlar SAADET devrinin ışığını arkasına almış ilerinin de ilerisi gören İLERİCİLER olup gerici ve yobaz değillerdir.
-Cahiliye artığı GERİCİ ve YOBAZLARA ithaf olunur!