Aslında hesap ortadaydı; Irak gibi Suriye de bölünecek, Türkiye’nin 911 kilometrelik Suriye sınırında bir Kürt bölgesi oluşturulacak ve de Türkiye bu oyunun dışında tutulacaktı…
Aslında hesap ortadaydı; Irak gibi Suriye de bölünecek, Türkiye’nin 911 kilometrelik Suriye sınırında bir Kürt bölgesi oluşturulacak ve de Türkiye bu oyunun dışında tutulacaktı… Çünkü ABD ve İsrail böyle istiyordu!..
El Kaide’den IŞİD, PKK’dan PYD oluşturuldu; nasıl olduysa IŞİD sınırlı sayıda militanı olmasına rağmen bir anda Suriye ve Irak’ın büyük bölümünü ele geçirdi!.. Ve de vahşi eylemleriyle kısa sürede sadece Suriye’nin değil, tüm dünyanın kabusu oldu!..
Anlamak mümkün değildi ama IŞİD, başını ABD’nin çektiği koalisyonun havadan gerçekleştirdiği tüm bombardımana rağmen ilerlemesini sürdürüyordu!..
O halde bu vahşi terör örgütüyle baş edecek bir kahramana (!) ihtiyaç vardı: o da bulundu; PYD ve askeri kanadı YPG!..
Türkiye oynanan oyunun farkındaydı; Esad’ın bombasından, IŞİD’in vahşetinden, PYD’nin şiddetinden kaçan Suriyeliler’in büyük bir göç dalgasıyla sınırlara dayanacağını bildiği için ısrarla Suriye’nin kuzeyinde uçuşa yasak bir güvenli bir bölge kurulmasını önerdi.
Türkiye’nin sürekli savunmasına ve tüm ısrarlarına rağmen bu öneri kabul görmedi ve 3 milyonu aşkın Suriyeli sınırlara akın etti…
Türkiye oyunun dışında tutulmalı, bu oyunu bozacak her hamlesi engellenmeliydi; öyle de oldu…
Türkiye, topraklarını korumak adına 2014’te Suriye’ye müdahale için kollarını sıvadığında; PKK’nın başını çektiği ve 46 kişinin hayatını kaybettiği, 682 kişinin yaralanmasına neden olan 6-7 Ekim olaylarıyla karşılaştı!..
Türkiye, Rusya’dan da onay alarak ikinci girişim için hazırlık yaparken, 24 Kasım 2015’te Rus uçağının düşürülmesi bu hamleyi de boşa çıkardı!..
PKK’nın Suriye kolu PYD, ABD’nin desteğiyle hızla Kamışlı’dan Afrin’e dek Türkiye’nin güney sınırını kapsayan bölgeyi ele geçirirken Türkiye buna seyirci kalamazdı… Türkiye, tam üçüncü hamlesini yapacaktı ki 15 Temmuz’da FETÖ’nün darbe girişimiyle karşılaştı!..
Ancak tüm bu engellemelere rağmen Türkiye, burnunun dibinde bir Kürt oluşumuna izini vermemekte kararlıydı. Rusya ile ilişkilerini düzelten Türkiye, 24 Ağustos’ta, destek verdiği Özgür Suriye Ordusu’yla (ÖSO) Suriye’ye girdi ve Cerablus’u IŞİD’den aldı…
Daha sonra da IŞİD’in elinde bulunan El Bab’a yönelerek; ABD ve PYD’nin, Kürt oluşumunu Münbiç ve El Bab üzerinden Afrin’e bağlayacak alternatif koridorun açılmasını engellemeye çalışıyor…
Türkiye bu konuda yalnız da değil; artık Rusya, İran ve Irak, ABD’nin Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak bir yana parçalamak için elinden geleni yaptığının farkında. Bu yüzden Türkiye’nin başlattığı harekata yüksek sesle tepki vermiyorlar…
Evet, belki Türkiye’nin tek başına Suriye’nin geleceğine yönelik bir oyun kuracak gücü yok ama ABD’nin hamlelerini boşa çıkaracak oyun planları ve stratejik aklı var. Bunu önümüzdeki günlerde daha net göreceğiz…