Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine..
Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı muhterem Recep Tayyip Erdoğan’ın, Teknoloji Bağımlılığı Kongresi’nde anlattıkları gerçekten mühimdi…
“Japonya'da 1 milyondan fazla genç «sosyal çekilme» denilen hastalıktan muzdariptir. (..…) Üniversite öğrencilerinden % 13'ünün internet bağımlısı olduğu.. 12-18 yaş gurubundaki çocuklardan % 22'sinin de internet bağımlılığı sınırında bulunduğu (..…) Anne babalar, eğitimciler olarak bu kötü gidişi eli kolu bağlı bir şekilde izleyemeyiz..”
“Babanın elinden telefonu tableti bırakmadığı bir evde çocuğa uzak dur demek faydasız bir çaba.. Çünkü ben bunu evde torunlarımla yaşıyorum. Sabah çıkıyor geliyor, 'Anneanne Ipad'ini bana versene'. Bir dayanıyorsun, iki dayanıyorsun..”
Hepimizin yaşadığı bu değil mi?
* * *
Biz de 22 sene evvel aşağıdaki satırları yazmıştık..
“Taksim meydanında (dev ekrandan) ABD’den naklen yapılan gösteri ile Windows furyası aldı gitti. (….) Hadise bir bilgisayar programı tekâmülünden çıkarılıp, “Alis harikalar diyarında” gibi takdim edildi..
Bu program çağın en harika buluşuymuş, artık ikibinlerin dünyası iyiden iyiye şekillenmeye başlamışmış.. (….) bilimin gücünü bütün insanlığa gösteriyormuş.. Ve daha neler neler..
Bill Gates, Windows95 satışından yıl sonuna kadar tam bir milyar dolar kâr etmeyi planlıyordu! (..…) Bu rekor kâra ulaşabilmek için Arçelik; 32, Tofaş; 13, Erdemir; 3,3 yıl hiç durmadan ve bir aksama olmaksızın üretim yapmak mecburiyetinde.
Ve tabi biz üretim yaparken Bill Gates de boş durmayacak! Kimbilir daha ne enâyî oyunları hazırlayıp piyasaya sürecek, ne kârlar sağacak..
(….) İlmin menşei şark, Bill Gates’leri alkışlamalı, lâkin utanarak!.
Hesap cetvelinin, cebirin, hendesenin, astronominin, aşıların ve dahi nice ilmin menşei şark, hakikaten ve cidden utanmalıdır!.
Şimdi bu Bill Gates paracıklarını sayarken “Yaşasın enâyîler!...” diyerek keyiflense haksız mı?” (28/08/1995 - Gündüz Gazetesi)
* * *
Bir tarafta paralarını sayan hin oğlu hinler, öbür tarafta ekmeklik buğdayını bile üretmekten âciz enâyîler.
Bazı gerçekler yüzyıllar da geçse değişmez.
Birileri uyanık, birileri enâyîdir.
Birileri sömürür, birileri sömürülür..
Birileri okur araştırır, danışır, sorup soruşturur, üretir, satar, kâr edip muradına erer,
Öbürleri seyreder, gevezelik eder, zarar eder, behbaht olur..
Çünkü birileri dürmadan çalışıyor, diğerleri ise İnşirah Sûresi’ne rağmen[1] yatıyordur!..
#harbiden: Windows95’ten win10’lara.. Hepimizin kullandığı ve sosyal medya dediğimiz enâyî çekerleri de unutmayalım.. Onlar ermiş muradına[2] biz çıkalım kerevetine.. (döşeğine, yatağına..)
[1] Kur’ân’ın 94. Sûresidir. Açıp genişletmek, feraha erdirmek anlamındaki inşirah (şerh) suresi, mü’minlere, boş kalmak yerine başka bir işe girişmeyi, zorlukla beraber kolaylık (fayda,kâr da) olduğunu bildirir..
[2] Murat” Arapça‘da “istedi, peşinden gitti” anlamına gelen “rada” fiilinden türemiştir. Yani yanlış bilindiği şekliyle kısmet değil, peşinden gidilen, uğrunda çalıştığımız şeydir...“Mürit” de aynı kökten; peşinden giden demektir.